| Konu: | ESKİ MİLLÎ EĞİTİM BAKANLARINDAN, DEVLET VE SİYASET ADAMI TEVFİK İLERİ'NİN VEFATININ 51'İNCİ YIL DÖNÜMÜNE VE MİLLÎ EĞİTİME YAPTIĞI KATKILARA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 47 |
| Tarih: | 02.01.2013 |
İHSAN ŞENER (Ordu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; seçkin bir devlet adamı, vatan ve milletine âşık fikir adamı, hareket adamı, eski bakanlarımızdan merhum Tevfik İleri'nin vefatının 51'inci yıl dönümü münasebetiyle söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkanım sizin, sayın milletvekillerimizin ve milletimizin yeni yılının hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.
Tevfik İleri, 1911 yılında Rize'nin Hemşin kazasında doğdu. 1950 seçimlerinde milletvekili seçildi. 27 Mayıs darbesinde yargılanıp ömür boyu hapse mahkûm oldu. Kayseri Cezaevinde, hapiste yattığı sırada kanser hastalığına yakalanarak 31 Aralık 1961 yılında vefat etmiş siyasetçi ve memleket adamıdır.
"Memleket adamı", "memleket evladı" tabiri, memleketin herhangi bir yerinde doğmuş olmaktan kaynaklı bir kazanç değildir, o memlekete yaptığı hizmetlerle ilgilidir. Tevfik İleri, memleketini yâr, yârini memleket gibi seven bir kuşaktan geliyordu. Elli yaşında vefat ettiğinde şerefli bir isimden başka çocuklarına bıraktığı mirası yoktu. Yıllarca bakanlık yapmış birisinin oturacak bir evinin olmayışı dikkatinizi çekmiştir umarım. Daha sonra, hemşehrileri ve arkadaşları ailesine bir ev yaptırıyor ve adını da "Vefa Apartmanı" koyuyorlar.
1950 seçimleriyle birlikte Türkiye'de ilk defa demokratik bir seçim sonunda iktidar değişmiştir "halka rağmen halk için" zihniyeti yerine "halkla beraber halk için" düşüncesi iktidar olmuştur. On yıl boyunca Türkiye Büyük Millet Meclisinin faal bir üyesi sıfatıyla rahmetli Menderes hükûmetlerinde değişik bakanlıklar yapmış ama biz, Tevfik İleri'yi Millî Eğitim Bakanı olarak daha fazla hatırlarız.
Tevfik İleri, Millî eğitim konusunda "Maarif davasını mutlak surette bir memleket davası addediyoruz. Eğer hakikaten bir memleket kalkınması yapacaksak, mutlak bir maarif kalkınması yapmamız lazımdır." diyerek kalkınmanın ancak eğitim yoluyla mümkün olabileceğini vurgulamış ve bu hususta çok ciddi çabalar göstermiştir.
Tevfik İleri, Millî Eğitim Bakanlığı sırasında ilkokul müfredatına din dersinin konulması, imam-hatip okullarının yeniden açılması, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünün açılması, Orta Doğu Teknik Üniversitesinin açılması, Atatürk Üniversitesinin açılması, Köy Enstitülerinin öğretmen okullarıyla birleştirilerek ilköğretim okullarının açılması gibi hizmetlerde bulunmuştur.
Türkiye'de dinî alandaki gelişmelerle demokratikleşme arasında çok ciddi bir ilişki vardır. Hatta Türkiye'nin yakın tarihini din tarihi olarak okumak da mümkündür. Bu açıdan bakıldığında tek parti despotizminin hüküm sürdüğü yıllarda ülkemizde din eğitim ve öğretimi, dinî hayatın yaşanması sürekli olarak geriletilmiş, baskı altında tutulmuş, âdeta yok sayılmıştır.
Tevfik İleri'nin Millî Eğitim Bakanı olduğu dönemde Diyanet İşleri Başkanlığına din adamı yetiştirecek bir müessese bile yoktu. Bu hususta çok ciddi gayretleri olmuştur. Gerçekten de cenazelerin ortada kaldığına dair o dönemde ciddi hatıralar vardır. Tevfik İleri ismini milletimizin zihninde diri tutan şey, işte bu dinî hayata yaptığı katkılardır hiç şüphesiz. Merhum Tevfik İleri, 1950 yılında İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünün açılışında yaptığı konuşmada "Şüphe yok ki bu okulların, Yüksek İslam Enstitülerinin, din bilgisiyle yetişen gençlerin milletimize, sadece milletimize değil, bütün İslam âlemine ve kâinata bir ışık tutacağı aşikârdır?"
Ben, kendisinin Siirt'te 1958 yılında yaptığı bir konuşmadan küçük bir parça ile konuşmama son vermek istiyorum. Şöyle diyor İleri: "Kendi kendime düşündüm: Bu millete hizmet etmek ne güzel şey, ne sevaplı şey. Sonra hizmetlerimizin karşısında gösterilen büyük sevgiye mazhar olmanın bahtiyarlığı içinde Allah'ıma şükrettim ve hükûmet olmayı vatandaşa hükmetme şeklinde telakki eden, vatandaşı ürküten, vatandaşı korkutan fakat kendisini sevdiremeyen ve en mühimi millet sevgisinin ne olduğunu tadamayanlara acıyorum."
Milletimizce, sayın vekillerim, sizlerin de böyle hatıralarla anılmasını temenni ediyorum.
Tevfik İleri'ye Cenabı Allah'tan, Adnan Menderes ve arkadaşlarına Cenabı Allah'tan rahmet diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Şener.