| Konu: | Karabağ'a ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 16 |
| Tarih: | 17.11.2020 |
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, yüce Türk milleti; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Sözlerimin başında, tüm imkânlarıyla bütün dünyaya emsal olacak şekilde İzmir'imizin yanında olan, cömert eliyle gönüllerimizi ısıtıp başarılı bir koordinasyonla yaraları saran devletimize ve bütün kurumlarına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
Değerli milletvekilleri, şükürler olsun Karabağ işgalden kurtarıldı. Böylece, Azerbaycan'a karşı işlenen insanlık ve savaş suçları, sonunda, Azerbaycan Türklüğünün demir yumruğuyla cezalandırıldı. Azerbaycan Türkünün sevinci, bizim sevincimiz; gururu, bizim gururumuzdur. Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Karabağ'ı işgalden kurtaran anlaşma için "Bu anlaşma bizim şanlı zaferimizdir." diyor. Bizler, Azerbaycan Türklüğünün bu şanlı zaferini aynı mutlulukla ve iftiharla yürekten kutluyoruz. Büyük düşünür Ziya Gökalp'in dediği gibi "Vatan, ne Türkiye'dir Türklere ne Türkistan; vatan, ulu ve müebbet bir ülkedir: Turan."
Azerbaycan, Türk'ün vatanıdır; Karabağ, Azerbaycan'ın öz toprağıdır. Karabağ, işgalden köy köy, kasaba kasaba kurtarılırken aziz milletimiz işte bu millî şuurla bu hadiseyi sahiplenmiş ve kardeşliğini göstermiştir. Karabağ'da yerleşim yerleri tek tek Azerbaycan ordusunun çelik pençesiyle kurtarılırken Azerbaycan Bayrağı, ay yıldızlı al bayrağımızın yanında, ellerimizde ve yüreğimizde dalgalanmıştır. Birliğimiz ve bütünlüğümüz bizim en büyük gücümüzdür. Azerbaycan'da bu silah düşmanı dize getirmiştir. Bu bayrakla, kendi bayrağımız kadar gurur duyuyoruz. Türkiye'nin "Yanındayız." nidaları sadece Bakü'ye değil, bütün dünyaya ulaştı. Tek yürek, tek ruh, tek beden olduğumuzu 7 cihana gösterdik. Vatandaşlarımızın Karabağ'ı kendi öz vatanı ve orada çarpışan orduyu kendi ordusu olarak görmesini herkes doğru okumalı ve anlamalı. Türk dünyası birdir ve bütündür; coğrafyasıyla, tarihiyle ve vatanıyla bu birliğin önünde kimse duramaz. Karabağ'ın işgalden kurtarılması, otuz yıl süren ayrılığın sona ermesi, Türk'e kefen biçenlere ders olsun.
Değerli milletvekilleri, şehitlerimizi rahmetle, şükranla anmadan geçmeyeceğim. Andığımız şehitler, Karabağ toprağını kanlarıyla sulayarak aziz yurdu yeniden vatan yapan Türk askerlerinden ibaret değildir. Bir asır önce Anadolu'dan giden Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam ordusunun o toprağa bıraktığı şehitlerimizi de rahmet ve minnetle anıyorum ve gururla hatırlamalıyız, can Azerbaycan'ın bugünkü vatan sınırlarını çizen o şehitlerimizdir. Bu ordunun askerlerinin Bakü alındıktan sonra ulaştıkları sınırlar bugünkü Azerbaycan vatan sınırlarını oluşturmuştur. Azerbaycanlı kardeşlerimizin mezarlarını kutsal bilip komünist dikta döneminde bile gülistan hâlinde muhafaza etmişlerdir. Bakü'nün Hazar'a bakan en güzel tepelerinden biri, bugün Türk bayrağının altında yatan Kafkas İslam ordusu mensuplarına aittir; bıraktıkları mirasa sahip çıkılmıştır. Karabağ'ın işgalden kurtarılmasıyla bölünmez bir vatan bugün yeniden vücut bulmuştur; huzur içinde uyusunlar. İşte, bu zaferin mimarı şanlı ordunun mensupları olmak üzere Azerbaycan Türklüğünün ve tek yürek hâlinde kalpleri Karabağ'da atan ve mensubu olmaktan kıvanç duyduğum Türk milletinin önünde saygıyla eğiliyorum; şehitlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyor, yüce Meclisinizi verdiği destekten dolayı tebrik ediyorum.
Sözlerimi duygularımıza tercüman olan liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin şu sözleriyle sonlandırmak istiyorum: "Şimdi gerisini şer güçlerin piyonu Paşinyan ve hunhar şebekesi düşünsün. Artık kendisine sığınacak, kaçacak delik aramaya koyulsun. Karabağ Türk'tür, Karabağ özgürdür, Karabağ Azerbaycan'dır, Karabağ Türk'ün çelikten bileğidir."
Teşekkür ediyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)