GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:18
Tarih:19.11.2020

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; her ne kadar 12'nci madde üzerinde söz aldıysak da ben 13'üncü madde üzerinde konuşacağım.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime Enerji Bakanlığımız noktasında, önemli potansiyeli olan Karadeniz'deki doğal gaz havzalarının bulunmasında emeği geçen herkese teşekkür ederek başlamak istiyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk Millî Mücadele'den sonra "Siyasi, askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa kazanılan zaferler kalıcı olamaz, az zamanda kaybedilir." veciz sözüyle önemli bir noktaya temas etmiştir. Günümüzde bu bağlamda ekonomik bağımsızlığın en kritik noktası enerji kaynaklarının kullanımı ve enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasıdır. Bu noktada yükselen bir hegemon güç dünyada göze çarpmaktadır, bu güç Çin'dir. Çin, Kuşak-Yol Projesi adını verdiği çok boyutlu çalışmasıyla Çin Seddi'nden Avrupa'ya uzanan ekonomik bağları kontrol altına almayı hedeflemektedir. Bu noktada Çin özellikle Türkiye cumhuriyetlerini ve Türkiye'yi hegemonyası altına almaya çalışmaktadır. Çin, Doğu Türkistan'da Müslüman Türk kardeşlerimize modern bir soykırım uygulayan otoriter, baskıcı bir ülkedir. Türkiye olarak bu hususta ön almalı ve Türkmenistan gibi bir doğal gaz zengini, Azerbaycan gibi bir petrol zengini ve Kırgızistan gibi altın ve maden zengini kardeş ülkelerle çok daha etkin anlaşmalar yapabilmeliyiz. Türk Keneşi çatısı altında enerji iş birliği çok daha kapsamlı bir organizasyona ulaştırılmalı, OPEC benzeri bir organizasyonun öncülüğünü ülkemiz yapabilmelidir. Ekonomik bağımsızlığın ve enerjide özgürlüğün yolu Türk dünyasından geçmektedir.

Kıymetli milletvekilleri, görünen o ki, Varlık Fonu garabetini aklamak, yandaş enerji firmalarını kurtarmak amaçlı bir düzenlemeyle karşı karşıyayız. Enerji ve modern üretim dağıtım firmaları tabii ki önemlidir. Onların daha rahat hareket etmesi ülke ekonomisine katkıdır ancak bu kolaylıklar vatandaşa yansımıyorsa bu ekonomik bir ihanettir. Şimdi bakıyoruz ortalama rakamlarla Elektrik Üretim AŞ'nin 15 kuruşa sattığı elektrik halka 39 kuruşa, tarımsal sulamaya 50 kuruşa verilmektedir. Kolaylıklar neden zor şartlarda tarım yapmaya çalışan çiftçimize yansımamaktadır? Cumhurbaşkanına kanunla şirket kurma ve yönetme yetkisi verenler, Varlık Fonuyla denetimsiz işler yapmaya heveslenenler seçim bölgem Polatlı'daki, Bala'daki, Haymana'daki ve bütün yurttaki çiftçiyi hatırlamayı bırakın rüyalarında bile görememektedirler. Çoğu enerji firması için çerez parası olacak 100 bin liralık sembolik cezalar keserek, erteleme yaparak, Kamu İhale Kanunu'nu baypas ederek yandaş enerji firmalarını zengin etmeye niyetlenenler, şeker pancarı için, soğan ve buğday için canını dişine takanları, emekçi çiftçiyi görmezden gelmektedirler. Çiftçi mağdurdur, elektrik borçları bellerini bükmüştür. Çiftçimiz elektrik fiyatlarının azaltılmasını, ödemelerin mesken abonesi gibi değil hasat tarihlerine uygun yapılmasını istemektedirler. Şunu unutmayın: Yakarsa dünyayı garipler yakar. Bu vebal seçim sandığında da dünya hayatında da ahirette de sizlerin yakasını eminim ki bırakmayacaktır.

Saygıdeğer milletvekilleri, Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçe görüşmelerimiz sürüyor. Önümüzdeki ay, Genel Kurulda bütçe görüşmelerini gerçekleştireceğiz inşallah. Bu vesileyle, taşeronların kadroya geçişlerinde yaşanan bir eşitsizliğin de giderilmesi için adım atılması çağrısında bulunmak istiyorum. Kamu iktisadi teşebbüsleri yani KİT'lerde çalışan ve kadroya geçen pek çok taşeronla aynı işleri yapan emekçiler üç yıldır kadro umuduyla beklemektedirler. Eşit işe eşit ücret, eşit işe eşit itibar şarttır; adalet emekte tecelli etmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Karayollarında, PTT'de ve pek çok kurumda kadro bekleyen taşeronlara bir müjde verelim diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)