| Konu: | Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 02.12.2020 |
ÇEVRE KOMİSYONU BAŞKANI MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Öncelikle sürekli tekrar eden Sayın Tanal'a cevap vermek istiyorum. 625 bin ton diye söylemiştim 2020 rakamlarını, 2019: 547 bin ton, 2018: 437 bin ton Sayın Tanal.
Özellikle bu Çevre Ajansının kurulmasıyla birlikte -belki ilk bölümde de söyledim- niye bunları ithal ediyoruz? Böyle bir sektör var Türkiye'de, bunu söylemek isterim yani bu atıkların geri dönüşümünü yapan bir sektör var. Bunların bir anda ortadan kaldırılması mümkün değil ama bu Çevre Ajansıyla birlikte bu sektörler dışarıdan ithal etmekten ziyade özellikle bizim çöplere attığımız bu atıkların, plastik atıkların geri dönüşümünü yaparak tekrar ekonomiye kazandıracaklar, aynı zamanda da çevre kirliliğini önleyecekler.
Diğer taraftan, Sayın Ergun'un bir sorusu var. Özellikle konuşmasında altın arama faaliyetlerinde siyanür kullanıldığından bahsetti. Altın arama faaliyetlerinde siyanür kullanma diye bir şey yok.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Altını ayrıştırırken kullanılır, siyanür havuzuna atıyorlar.
ÇEVRE KOMİSYONU BAŞKANI MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Bir sonraki, en sonraki aşamasında, işleme ve zenginleştirme yani kayaçların yan kayaçlardan, çevrelerinden ayrışmasında siyanür kullanımı var.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ne fark ediyor? Sonuçta siyanür kullanılıyor; oradaki toprağa, doğaya, su kaynaklarına geçiyor sonra.
ÇEVRE KOMİSYONU BAŞKANI MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Yani bunu söylemek isterim, altın arama faaliyetlerinde ve üretim faaliyetlerinde siyanür kullanılmıyor, bunu buradan altını çizerek söylemek istiyorum.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ayrıştırmada kullanılıyor, ne fark ediyor? Çevreye zarar veriyor, toprağa, su kaynaklarına geçiyor.
ÇEVRE KOMİSYONU BAŞKANI MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Diğer bir konu: "Kamu İhale Kanunu'ndan muaftır, denetimden muaftır." diye söyledi.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Hepsi siyanürden dolayı sıkıntılı.
ÇEVRE KOMİSYONU BAŞKANI MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Denetimden muaf değil; tekrar ediyorum, hem Sayıştay denetimi var hem Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimi var.
Yine "Bu 7 kişilik Yönetim Kurulu üyeleri kimlerden oluşuyor?" Bunlar yine kanun metninin içerisinde var.
Sayın Ünal'ın sorusu... Burada siyanürle altın...
Sayın Taşkın, özellikle "2002'de katı atık tesisi ne kadardı, şimdi ne kadar?" 2002'de 15 katı atık tesisi vardı, şimdi 90 ve yaklaşık 60 milyon insanımıza hizmet veriyor. Yine, 2002 yılında atık su arıtma tesisi sayısı 145'ti, şimdi 1.170 yani yüzde 35'ti 2002'de atık su arıtma tesisi -nüfus oranında, hizmet verdiğimiz insan- şu anda yüzde 89'a çıktı ve atık su arıtma tesislerinde de hiçbir ayrım yapmadan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, tüketilen elektrik enerjisinin yüzde 50'sini karşılıyor.
Yine, Sayın Kılıç "Bu Çevre Ajansının kurulmasıyla birlikte dönüşüm hedefiniz nedir?" diye sordu. Şunu söylemek isterim: Çok teşekkür ediyorum. 2002 yılında bu katı atıkların geri dönüşüm oranı yüzde 1'di, şu anda katı atıkların geri dönüşüm oranı yüzde 13. Bizim 2023 hedeflerinde, bu Ajansın kurulmasıyla birlikte yüzde 35'i hedefliyoruz. Şu anda 20 milyar olan ambalaj atıklarında da yüzde 90 bu ambalaj atıklarını toplayıp, geri dönüşüme verip ekonomiye kazandıracağız. Bunları söylemek isterim.
Diğer taraftan, Sayın Ergun "Çevre Kanunu'ndaki Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yetkisini Ajansa veriyor." diye söyledi. Bunu Komisyonda da görüştük. 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 12'nci maddesinde Çevre Kanunu hükümleri kapsamında denetleme yetkisinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ait olduğu net bir şekilde belirtilmiştir. Ayrıca, denetimlerin hangi usul ve esaslar çerçevesinde yapılacağını Çevre ve Şehircilik Bakanlığının belirleyeceği de ifade edilmiştir. Hâlihazırda 2872 sayılı Kanun kapsamında aşağıdaki kurumlar için Bakanlığa, Bakanlığın denetim yetkisini devredebilme hakkı tanınmıştır. Bunlar hangi kurumlar? İl özel idarelerine, çevre denetim birimlerini kuran belediye başkanlıklarına, Denizcilik Müsteşarlığına, Sahil Güvenlik Komutanlığına, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'na göre belirlenen denetleme görevlilerine -şimdi zannediyorum bir önerge geldi- Emniyet Genel Müdürlüğüne... Yani şunu söylemek isterim: Bu kapsamda, kanun teklifinin 14'üncü maddesiyle sayılan kurumların arasına Türkiye Çevre Ajansının da eklenmesi öngörülmektedir. Mevcutta denetim yetkisi devredilen kurumlarda olduğu gibi Türkiye Çevre Ajansına da denetim yetkisinin devredilmesindeki amaç, denetimdeki etkinliğin artırılmasıdır yani denetimdeki etkinlik artırılarak Çevre Kanunu hükümlerine aykırı davrananların gerekli yaptırımlara uğratılmasıdır. Yukarıda ifade ettiğimiz üzere, mevcutta denetim yetkisinin devredildiği kurumlar olduğu gibi, 14'üncü maddenin de bundan farklı bir hüküm içermediği ve bu amacın Anayasa ve kanunlara uygun olarak denetim etkinliğinin artırılması olmasından ötürü Anayasa'ya aykırılık da bulunmamaktadır. Bunu söylemek isterim.
Diğer taraftan, yine, Van Milletvekilimiz Sayın Işık'ın, Türkiye Çevre Ajansı tarafından paylaşımlı elektrikli skuter işletmecilerinden işgal harcı alınacağı ve bu suretle paylaşımlı elektrikli skuterin yaygınlaştırılamayacağı hakkında bir sorusu var. Öncelikle, Türkiye Çevre Ajansı tarafından paylaşımlı elektrikli skuter işletmecilerinden işgal harcı alınması söz konusu değildir. Paylaşımlı elektrikli skuter işletmecilerinden alınan işgal harcı 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'yla düzenlenmiş olup mevcut durumda belediyecilerce tahsil edilmektedir. Kanun teklifinde yer alan değişiklikle, işgal harcı bedellerinin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nda yer alan en az tarife üzerinden hesaplanması sağlanarak elektrikli skuterlerin kullanımının yaygınlaştırılması ve uygulamada birlikteliğin sağlanması amaçlanmaktadır.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.