GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin İlk Görüşmesi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:24
Tarih:07.12.2020

MUSTAFA DESTİCİ (Ankara) - Sayın Başkanım, kıymetli milletvekilleri ve değerli vatandaşlarım; öncelikle sizleri saygıyla ve muhabbetle selamlıyorum.

Öncelikle, söz hakkımla ilgili açılış bölümünde bir itiraz yapıldı. Evvela şunu ifade etmek isterim ki: Mecliste temsil edilen her siyasi partinin yeri ve zamanı geldiğinde, özellikle bütçe gibi önemli görüşmelerde konuşmalarını arzu ettiğimi, desteklediğimi ifade etmek istiyorum. Lakin bu bir İç Tüzük meselesi. Buradan teklif ediyorum, daha önce de bu kürsüden teklif ettim; gelin, İç Tüzük'ü değiştirelim. Bakın, bir saattir Grup Başkan Vekillerinin birbirlerine güzellemelerini dinliyoruz. Bu süreyi Mecliste temsil edilen diğer partilere versek herhâlde demokrasi adına daha önemli bir katkı sağlamış oluruz diye düşünüyorum. Lakin burada şunu da hatırlatmak isterim: Grubu bulunan siyasi partiler nasıl farklı görülüyorsa bir de seçime katılmaya hak kazanan partiler ve sadece kuruluşu yapılmış partiler var. Türkiye'de şu anda 102 parti var ama seçime katılan, hak kazanmış sadece 15 siyasi parti var. Mecliste de seçime girmeye hak kazanmış siyasi partilerin bu anlamda değerlendirilmesini arzu ediyorum. Lakin terör örgütünün siyasi uzantılığında inat eden HDP'nin kendi terör örgütünün sözcülüğünü yaptığı yetmezmiş gibi, başka terör örgütlerinin sözcülerini de Meclise taşıyarak, paravan partiler kurarak, onları da normal siyasi parti gibi gösterip, bizimle eşitlemeye kalkıp söz hakkı talebini de maraza çıkarmak olarak değerlendiriyorum. Bunu da açık yüreklilikle buradan ifade ediyorum.

Biraz önce HDP Grup Başkan Vekilinin 2 itirafını dinledik, 2 açıklamasını dinledik. Bir: Selahattin Demirtaş'ın henüz ceza almadığını söyledi. Bu 2 şeye işaret ediyor, bir: Türkiye'de kendilerinin iddia ettiğinin aksine, tam demokratik özgür bir ortamın olduğunu gösteriyor çünkü ne demişti bu şahıs Doğubeyazıt mitinginde? "Burada Kürdistan kurulacak ve siz bunu göreceksiniz." Birisi gitse Almanya'da, Amerika'da dese ki: "Burada başka bir devlet kurulacak." Onu ne yaparlar? İki: Yerel seçimlerde iş birliği yaptığını ifşa ederek bundan sonra CHP, İYİ PARTİ ve Saadet Partisi sözcülerinin laflarını da boşa çıkardı. Beklentim şudur ki: Yakın zamanda gizli Anayasa görüşmelerini de ifşa edeceklerdir, bunu da beklediğimizi buradan ifade etmek istiyorum.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Olmayan bir şeyi nasıl ifşa edecek?

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Yerel seçimlerde de iş birliği yapılmadığı söylenmişti.

Kendilerine şunu söylüyorum: Türkiye Cumhuriyeti devleti, İçişleri Bakanlığımız, kahraman ordumuz, güvenlik güçlerimiz nasıl terörü yok edecekse sizleri de kurtaracak çünkü sizler özgür değilsiniz, sizlerin vicdanları kelepçelenmiş vaziyette. İnşallah, Türkiye'de terör bittiğinde sizler de özgürleşeceksiniz ve hem Türkiye'nin partisi olacaksınız hem de milletin değerlerini sahipleneceksiniz; biz bunu bekliyoruz. Hiçbirinizle şahsi bir problemimiz yok, problemimiz devlet adına, millet adına, şehitlerimiz adına. Gelin bu inadınızdan, bu yanlışınızdan vazgeçin, terörü lanetleyin, PKK'yı lanetleyin; Türkiye'nin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine katkı verin diyorum.

Bir başka husus: Türkiye'de Kürt sorunu yoktur, Türkiye'de terör sorunu vardır, teröristler sorunu vardır. Kürtler bizim kardeşimizdir. Kürt, Türkmen, Çerkez, Boşnak, Laz, Alevi, Sünni; biz hepimiz büyük bir milletiz, necip Türk milletinin birer evladıyız. Onun için bizim burada yapmamız gereken, asla bir... "Kürt meselesi" ya da "Kürt oyları" gibi, bu ayrılıkçı tabirleri reddettiğimi buradan ifade ediyorum. Bizim Kürt kardeşlerimiz bize sorun değildir, tam tersine bizim için bir kazanç ve bin yıllık kardeşliğimizin nişanesidir. İnanan, devletini, milletini seven herkes için de bu böyledir.

Kıymetli milletvekilleri, değerli vatandaşlarım; her bütçe gibi bu bütçe de bir tahminlemeden ibarettir ve 2021 sonu geldiğinde bütçenin tutup tutmadığını da orada göreceğiz. Bütçenin esas işlevi kaynakların ülke kalkınmasına harcanmasıdır. Gelirlerin millî geliri artırıcı yatırımlara ve geri dönüşü olan, katma değer sağlayan yerlere harcanmasıdır önemli olan. Bu hassasiyetle davranılmaması durumunda, bütçeler gereksiz kaynak israfından ve faiz giderlerini artırmaktan başka bir işe yaramaz. Milletin parasının harcanmasında kendi işletmemizin, kendi evimizin harcamalarındaki duyarlılığı göstererek hareket etmeliyiz, ki bu duyarlılığı beklediğimizi ifade etmek istiyorum.

Bütçedeki en önemli gelir kaynağının vergiler olduğunu görüyoruz. Burada bir, dolaylı vergiler var; bir de doğrudan vergiler var. Maalesef, yıllara sâri bir problemimizdir, bizde dolaylı vergiler doğrudan vergilerin katbekat fazlasıdır. Doğrudan vergiler acıtır, vatandaşlar bilir, hisseder; dolaylı vergilerde ise vatandaşımız vergi ödediğini pek anlamaz. Bütçedeki vergilemenin dolaylı vergilerden doğrudan vergilemeye kaydırılması ve bu dengenin sağlanmasını önemsediğimizi ve bu konuda çalışmaların acilen yapılmasını arzu ettiğimizi ifade ediyorum.

Bütçedeki program yapısı incelendiğinde, Millî Eğitim Bakanlığı ile eğitim hizmeti veren diğer kurum ve kuruluşlara, 2021 yılında 19,1 milyar lirası yatırım olmak üzere toplam 211,4 milyar TL kaynak ayrıldığını görüyoruz. Böylece 2021 bütçesinde de aslan payı eğitimin. Bir eğitimci olarak, bir öğretmen olarak bundan büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Çünkü her şeyin başı eğitimdir, bir reform yapılacaksa da eğitimden başlanmalıdır. Burada da inşallah ücretli öğretmenlerimiz ve PİKTES öğretmenleri de kadroya kavuşarak, bu bütçeden kendilerine uygun olan payı almalarını beklediğimizi ifade etmek istiyorum.

Bütçede bir başka önemli pay, Sağlık Bakanlığına ayrılan paydır. Bu da çok doğrudur çünkü dünya pandemiyle mücadele etmektedir. Bizim ülkemiz de pandemiyle mücadelede başarılı bir süreç geçirmektedir. Maalesef bazı arkadaşların pandemi noktasında bu kadar başarıyı görmezden gelip, bir başarısızlık tablosu varmış gibi sunmaları da anlaşılmamaktadır. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demek gerekir. Bakın, ABD'de 285 bin kişi hayatını kaybetmiştir, Rusya'da 43 bin kişi hayatını kaybetmiştir, Fransa'da 55 bin kişi hayatını kaybetmiştir -bunu sayabiliriz- dolayısıyla bütün Avrupa ülkelerindeki ve ABD'deki ölümler Türkiye'nin katbekat üstündedir. Türkiye'de isterdik ki hiçbir vatandaşımız ölmesin ama bu süper güç dediğimiz ülkelerle kıyaslandığında 100 binlerce daha aşağıdaysa bu ölümler, vaka sayıları, o zaman burada yine hizmeti geçenlere, başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere teşekkür etmeliyiz. Ben Sağlık Bakanımıza da Bakanlık yetkililerimize de tabii ki sağlık çalışanlarımıza ve bu süreçte tedbirlerin uygulanmasında emeği olan Emniyet görevlilerimize, kamu görevlilerimize de şükranlarımı sunuyorum.

Kıymetli vatandaşlarım, değerli milletvekilleri; pandemi sürecinin bize öğrettiği en önemli şey tarım ve hayvancılığın bir ülkenin ve milletin hayatını devam ettirebilmesi için en stratejik sektör olduğudur. "Aşa dökülen yağın zararı olmaz." derler Anadolu'da. İşte bu özdeyiş tam da tarım ve hayvancılık için söylenmiştir. Bazı yerdeki zararlar, kâr hanesine yazılır. Onun için tarıma, çiftçiye, hayvancılık yapana verilen desteğin hiçbir zaman zarar olarak görülmemesi gerekir.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Var mı destek?

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Var.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Nerede?

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Şimdi, bak, eğri oturalım doğru konuşalım. Bundan kırk sene önce hiç destek var mıydı? Ben çiftçilik yapan biriyim. Benim traktörüm var, ben traktörün üstünde çiftçilik yapıyorum; buğday yetiştiriyorum, arpa yetiştiriyorum, üzüm yetiştiriyorum, ceviz yetiştiriyorum. Kardeşim, şimdi bakın, yapılması gereken ne?

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Onun için mi çitçilerin traktörlerine haciz geliyor.

BAŞKAN - Sayın Yalım, lütfen.

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Yapılması gereken ne? Yapılması gereken şu: Mazotun üzerindeki ÖTV kaldırılmalı -bunu da söylüyorum, eksikler yok mu, eksikler var- gübrenin üzerindeki vergi kaldırılmalı.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Önerge verilmedi mi?

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Sulamada elektrik desteği verilmeli.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Et Balık Kurumu vardı, Süt Endüstrisi Kurumu vardı, Zirai Donatım Kurumu vardı...

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Şimdi, bunları biliyorum, bunları her zaman söylüyoruz ve söylemeye devam edeceğiz ama yapılanı da takdir edelim, yapılanı da söyleyelim. Bir çiftçi olarak bunları söylüyorum.

Yine, bu bütçede OSB'lere, küçük sanayi sitelerine, TÜBİTAK'ın AR-GE çalışmalarına ve KÖYDES projelerine, SUKAP projelerine, yerel yönetimlere, mahallî idarelere ayrılan destekleri de doğru bulduğumuzu ve bunların yanında olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Fakat bunlar yeterli mi? Yetmez. Önemli olan yapısal reformlardır, Türkiye'yi geleceğe hazırlamaktır. İşte, savunma sanayisindeki yatırımlar bugün meyvesini veriyor. Maden sektöründeki yatırımlar, sondaj gemileri alınması bugün netice veriyor ve Türkiye'nin en büyük dış ticaret açığı nereden kaynaklanıyor? Enerjiden. İnşallah bu sondaj gemilerimizin çalışmasıyla enerjiye eriştiğimizde -ki bunların sevindirici haberleri geldi- yarın bizim cari açık diye bir problemimiz de kalmayacak. Bizim yapmamız gereken iç cepheyi kuvvetlendirmek, birliğimizi beraberliğimizi sağlamaktır değerli arkadaşlar. Dışarıdan medet ummayacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen Sayın Destici.

MUSTAFA DESTİCİ (Devamla) - Son cümle olarak Kıymetli Başkanım, Büyük Birlik Partisi olarak, ülkemiz insanlarının yarınlarına güven verecek, Türk milletinin güvenini sağlayacak ve ekonomik yaklaşımlara yön verecek ehliyetli ve liyakatli kadrolara sahibiz. Burada belirttiğimiz somut yaklaşımlara destek vermeye, elimizi taşın altına koymaya dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam edeceğiz, yeter ki sorgulayıcı, yok saymayan, öz eleştiri yapan bir bakış açımız olduğu unutulmasın.

Bu duygu ve düşüncelerle 2021 bütçesinin hazırlanmasında ve sunulmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyor, vatansever ve milletperver milletvekillerimizi ve her şeyin en iyisine layık olan vatandaşlarımızı saygıyla ve muhabbetle selamlıyor, Genel Kurula saygılarımı arz ediyorum. (AK PARTİ sıralarında alkışlar)