GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:28
Tarih:11.12.2020

CHP GRUBU ADINA BEDRİ SERTER (İzmir) - Teşekkür ederim.

Ben de farkındayım; Sayın Bakana konuşacağız üç yüz altmış beş günde bir gün, bugün yine yok; olmaz. Bakanın burada olması lazım, ben Bakana konuşacağım, lütfen buraya gelsin, lütfen. (CHP sıralarından alkışlar)

Sayın Başkan, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı bütçesi üzerine söz aldım. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

2 şehidimiz var, ciğerimiz yanıyor. Engin Başkanım çok güzel söyledi. Artık son olsun. Evlat büyütmek ve yetiştirmek çok zor ama kaybetmek çok kolay.

Sayın milletvekilleri, KOBİ'nin açılımını aramızda bilmeyen yoktur umarım. En fazla 250 çalışan ve 125 milyon TL ciro yapan işletmelere KOBİ işletmeleri denir. Türkiye'de kurulu yaklaşık 3,9 milyon işletmenin yüzde 99'u KOBİ'dir. Bu KOBİ'lerin, şu anda, iktidarın yaptığı vahim hatalarla ne duruma düştüğünü sizlere izah edeceğim. Dedim ya, KOBİ'lerin sermayesi o kadar büyük değildir. En küçüğü -tarif edeceğim size- bir bakkal dükkanı kadar küçük; en büyüğü, yanında 250 işçi çalıştıracak bir tekstil atölyesi kadardır. Bu KOBİ'lerin sahipleri, öz varlıklarıyla, düğünlerde evlatlarına takılan takıları bozarak, aile ve akrabalarından borç para alarak işletmelerini kurarlar. KOBİ'lerin kurucularının, devletlerinden çok beklentileri yoktur. Onların mutlulukları, yanlarında çalıştırabildikleri ve emekleri karşılığında maaşlarını ödeyebildikleri çalışma arkadaşlarıyla birlikte alın teri döküp onları üretmektir. Bir de neyi önemsiyorlar biliyor musunuz? Devlete olan vergi, SGK, elektrik ve su borçlarını eksiksiz ve zamanında yatırmayı bir namus borcu bilirler. Hükûmetten tek beklentileri Türkiye'yi iyi yönetmeleridir. "Bizler kendi yağımızda kavruluyoruz, bizlere gölge etmeyin, başka ihsan istemiyoruz." diyorlar.

Bu KOBİ işletmeleri, o kadar hayatın içinde insanlardır ki Hükûmetin yaptığı en küçük bir hatayı gözden kaçırmazlar. Vatanlarını çok severler. Onlar, cumhuriyetin temel ilke ve değerlerini, Büyük Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'ne neler emanet ettiğini ve neler kazandırdığını çok iyi bilirler. (CHP sıralarından alkışlar) Tüm KOBİ'lerde Büyük Atatürk'ün, Büyük Önder'in resimlerini görürsünüz. Haramı da helali de çok iyi bilirler, hiç gözlerinden kaçmaz. Çünkü en küçük işletme, aileleriyle birlikte 10 kişiye aş, ekmektir; en büyük KOBİ de 1.500 kişiye aş, ekmektir; o yüzden kazançlarını helal bilirler.

KOBİ'lerimiz, salgından önce de birçok olumsuzlukla karşı karşıya kalmışlardı. Covid salgını, KOBİ'lerin çökmesinin tuzu biberi oldu, tablo çok ağırlaştı. Nitekim, pandemi dönemi sonrası çıkan acı tabloyu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay çok net açıkladı. 11 Mart-22 Kasım tarihleri arası 86 bin iş yeri kapandı. Bu ne demek biliyor musunuz? Ortalama 10 milyon insanın çorbasız ve ekmeksiz kalması. (CHP sıralarından alkışlar) Ama Hükûmet hâlâ bunları göz ardı edip pansuman tedavileriyle günü kurtarmaya çalışmakta.

Hoş geldiniz Sayın Bakan.

Bu tedavilerden biri de KGF kredileriydi. Üç yıl önce KGF kredileri çıktı, tabela şirketlerine 30 milyon, 100 milyon, 200 milyon dağıttılar; sanki babalarının parasını dağıttılar. Sonra ne oldu, hani hesabı sorulmuyordu bunların? Evet, Sayıştay raporlarında dahi bu rakamlar çıkmadı. Çıkmaz yola giren bir iktidarın geldiği son nokta, Merkez Bankası rezervlerinin eksi 60 milyonlara varması. O akşam Merkez Bankası Başkanının kellesi gitti. Sonra ne oldu? "Bu, çok önemli arkadaşlar." derdi ya damat bakan, damat bakan "Allah sonumuzu hayırlı etsin." "tweet"iyle çekti gitti. (CHP sıralarından alkışlar) Yok, bilen var mı damat bakan nerede?

Ayrıca bugün gelinen noktada 3 milyon 800 bin KOBİ'nin yani tümünün bankalara borcu var. Kredi borçları 860 milyar lirayı bulmuş, 288 bini takibe girmiş durumdayken, o tabela şirketlerine verilen kredilerin birer milyonu bunlara dağıtılsaydı bu Covid'i mükemmel geçerlerdi, siz de sıkıntı çekmezdiniz.

Yine kime satıldığı belli olmayan 128 milyar dolardan, aldı-sattıyla para kazananlardan gelen rakam, kâr rakamından 1,5 milyon KOBİ'mize destek verilecekti; haram olsun, zıkkım olsun onlara! (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) İngiltere'deki tefecilere giden 192 milyar dolar faizle kaç KOBİ'yi kurtarırdık, kaç fabrika yapardık, kaç işletme kurardık? 13 milyon işsizimiz var Sayın Bakan, 13 milyon işsiz gencimiz var, bu paraların oralara gitmesi lazımdı. Peki, bu faizler neden ödenmiştir? Yol, köprü ve yapılacak olan hızlı tren inşaatlarına dış kaynakla gelen paralar üç beş müteahhide verilmiştir, 85 milyon insanımız iliklerine kadar sömürülmüştür. Daha dün Van'dan... A, sürem bitti...

Evet "Artık yeter." diyor KOBİ'ler, memleketimizin KOBİ'leri "Gelin, bizi kurtarın." diyorlar. En kısa zamanda geliyoruz iktidara, hep beraber geleceğiz. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)