GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:28
Tarih:11.12.2020

İYİ PARTİ GRUBU ADINA MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Değerli Başkanım, Sayın Bakanlar, değerli milletvekilleri; Doğu Anadolu Projesi ve Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlıklarının 2021 yılı bütçeleri hakkında söz almış bulunuyorum. Sizleri ve aziz milletimizi saygıyla selamlarım.

Dün akşam saatlerinde Resulayn'da şehit verdiğimiz kahraman askerlerimize, kardeşlerimize Cenab-ı Hak'tan rahmet dilerim, yaralılarımıza acil şifalar dilerim. Milletimizin başı sağ olsun, devletimiz var olsun.

Bu vesileyle, neredeyse artık toplu ölümlere yol açan ve iktidarın maalesef yeterli önlemleri almadığı Covid-19 hastalığı sebebiyle vefat eden binlerce vatandaşımıza Allah'tan rahmet dilerim, hastalarımıza da şifalar dilerim. Bu amansız hastalıkla insanüstü bir şekilde mücadele veren sağlık çalışanlarımıza minnetlerimi sunarım.

Üzerinde söz aldığım bölgesel kalkınma idaresi başkanlıklarının amacı, kamu yatırımlarının planlanıp hayata geçirilmesiyle bölge halkı gelir düzeyinin ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi olarak tanımlanabilir. Ülkemizde Marmara Bölgesi içerisine sıkışmış olan kamu ve özel sektör sanayi yatırımlarının hem sürdürülebilirlik hem de yeterlilik bağlamında diğer bölgelerimizle de paylaştırılması gerekiyor. Marmara Bölgesi'nde birikmiş, taşmış yatırımların Anadolu'ya serpiştirilmesiyle hem nüfusu Anadolu'da tekrar canlandırmamız hem de zenginleştirmemiz icap ediyor. Bu ekonomik transferi planlarken sektörlere göre marka şehirler de inşa edebiliriz.

Diğer yandan, kalkınma idareleri kaynaklarını yönetemiyorlar. Bölgelerindeki yerel girişimlerden ziyade, kendi bütçeleri olmasına rağmen, diğer kamu kurumlarına, özellikle batık AK PARTİ belediyelerine kaynak sağlayan bir işleyişe şu anda sahipler. Özellikle, DAP İdaresinin esas görevinden uzak olan bu tür işlemleri Sayıştay raporlarında da yer alıyor. Bu çerçevede, belirlenen bütçe yılı içerisinde harcanamayan miktarların uygulayıcı kuruluşların banka hesaplarına aktarılmasına ilişkin Sayıştay tespitlerini sizlerle paylaşmak isterim, rapordan okuyorum: Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının yatırım programında yer alan projeler için 2019 yılı bütçesinin sermaye transferleri tertibine konulan toplam 114 milyon 753 bin lira ödeneğin yılı içinde ancak 21 milyon 465 bin 571 liralık, yüzde 19'luk kısmının harcanabildiği, kalan 93 milyon 287 bin 429 liralık, yüzde 81'lik kısmının ise bütçe gideri yazılarak uygulayıcı kuruluşlar adına açılan hesaplara blokeli olarak aktarıldığı; aktarılan bu ödeneklerin ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca sonraki yıllarda harcandığı, bu kapsamda yapılan harcamalara ilişkin işlemlerin tamamen muhasebe sistemi dışında yürütüldüğü, harcama evraklarının ise ilgili koordinatörlüklerde muhafaza edildiği; aktarma yapıldıktan sonra kullanılamayan veya fazladan aktarıldığı anlaşılan blokeli paraların bir kısmının hâlen iade edilemediği ve iadesinde hukuki sorunların yaşandığı belirtiliyor."

Bu arada bilgilerinize sunmak istediğim bağlantılı diğer husus ise DAP İdaresinin 2019 yılı bütçesinin Genel Kurulumuzca 90 milyon lira olarak kabul edilmesi sonrasında usul ve esasları Sayın Bakan tarafından belirlenmek suretiyle yüzde 30'dan fazla bir artışla 126 milyon liraya çıkarılmış olması. İdarenin 2019 yılı bütçe planlamasında bile öngörülememiş 30 milyon liradan fazla bu artışın sırrı ne olabilir acaba?

Peki, Sayıştay raporlarında belirtilen ve bütçesinin yüzde 81'lik kısmının transfer edildiği uygulayıcı kuruluşlar kimlerdir? Bu sorunun cevabını Plan ve Bütçe Komisyonunda, Sayın Bakanın da bulunduğu toplantıda, AK PARTİ'nin kıymetli Erzurum Milletvekili, değerli hemşehrim İbrahim Aydemir Bey, GAP İdaresi Başkanına ve Sayın Bakana örnekleriyle veriyor. Tutanaklardan okuyorum: "Bizim Erzurum Büyükşehir Belediyesi -işte elimde var- onlarca projeyi size göndermiş. Başka belediyelerimiz var; Palandöken, Yakutiye, Aziziye. Hepsi, size yönleniyor ve o kurumlara da ellerindeki bütçe imkânı kadar destek oluyorlar. Bu çok büyük bir nimet. Dolayısıyla, bunlara gözümüz gibi bakalım diye hususen not düşüyorum değerli Bakanım." Bakan "Sayın Vekil, ne diyorsunuz siz, böyle bir şey olabilir mi, usulen uygun mu?" diye sormuyor. DAP ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlıklarının asli görevleri belediye fonlamak değildir. Bunlar, parti kurumları da değildirler, devlet kurumlarıdırlar. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)

Sayın milletvekilleri, durumun vahameti daha da büyük. Sayıştay denetçileri "2019 yılı böyleyse acaba geçmiş yıllar nasıldır?" diyerek son beş yıla ilişkin uygulamaları topluca inceliyorlar. 2015-2019 yıllarında merkezî bütçeden alınan 525 milyon liranın 434 milyon lirasının yılı içerisinde harcanmadığını ve açılan hesaplara aktarıldığını tespit ediyorlar. Bu miktardan, Şubat 2020 itibarıyla, 324 milyar lira harcanmış durumda. Ayrıca idarelerin kaynak sağladıkları projelerin tamamlanma oranlarının da düşük olduğu, raporlara bakılınca hemen fark ediliyor. Bu nedenle bölge kalkınma idareleri geçici, süreli olarak kurulmasına karşın görev süreleri devamlı uzatılıyor. Örneğin, DAP Kalkınma İdaresi. İdare, 2011 senesinde beş yıl süre sınırıyla kurulmuş. Hedeflerine ulaşamadığı için 2019 yılı sonuna kadar görev süresi uzatılmıştı. Daha sonra Cumhurbaşkanlığı kararıyla, idarenin, 2020 yıl sonuna kadar görev süresine sahip olduğu kaydedildi. Son olarak, geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanı tarafından alınan bir kararla, idare görev süresinin 8 Haziran 2021 tarihine kadar uzatıldığı duyuruldu. GAP Bölge Kalkınma İdaresinin görev süresi ise direkt 2023 yılı sonuna kadar uzatılmıştır. Buradan Sayın Bakana sormak isterim: Bu tarihler nasıl belirleniyor? DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının görev süresinin altı ay uzatılmasına etken olan sebepler nelerdir? İyimser bir düşünceyle yıllarca tamamlanamamış projelerin altı ay içerisinde bitirileceği mi zannediliyor? Yoksa idarelerin 2021 bütçeleri üzerinden batık AK PARTİ'li belediyelere yeni kaynaklar mı oluşturulmak isteniyor? Altı aylığına görev süresi uzatılmış kuruma bir yıllık bütçe hangi niyet ve mantıkla ayrılıyor, bunu da bilmek isteriz.

Değerli milletvekilleri, milletvekili seçildiğim bölge olması nedeniyle, DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı üzerinden daha fazla örnek veriyor olabilirim. Ancak Anadolu'nun kilit taşı, Doğu Anadolu'nun merkezi, tarih boyunca fedakârlıklar yapmış Erzurum'un dahi bölgeye yaraşır bir yatırım alamaması vatanını, devletini seven her bir hemşehrimi derinden üzüyor. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Hele ki AK PARTİ'ye verdikleri vefakâr desteği düşündükçe değerli Erzurumlu hemşehrilerimin kendilerini aldatmış hissetmeleri çok normal. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Üzüntüleri öfke sınırına dayanıyor. AK PARTİ'ye ciddi destekler veren Erzurum gibi pek çok doğu şehrimiz aldatılmıştır, insanları küçük düşürülmüştür ve küstahça "Hele sen otur yerine, sesini çıkarma." denmiştir.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Bir Erzurum mu? Bütün Türkiye Vekilim, bütün Türkiye.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Devamla) - Bu kara kış günlerinde insanımızın yakıp yakamadığı bilinmeyen pahalı doğal gaz, çiftçinin ödenemeyecek boyutlara varan borçları, esnafın ailesinin yüzüne bakmaya çekinecek hâle getirilen perişan hâli...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - 30 milyarlık yatırım yapılmış, 30 milyar.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Devamla) - İbrahim Bey, buraya gelirsiniz, Erzurum'un sorunlarını anlatırsınız bir gün, biz de dinleriz; bugüne kadar duymadım.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - "Yapılmamış." dedin mi olmaz!

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Devamla) - Yapılmıyor, hayır.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - 30 milyarlık yatırım yaptık biz ya. Olur mu öyle şey?

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Devamla) - Bölgede parmakla sayılabilecek kadar azalmış sanayicinin durumu AK PARTİ iktidarının ve siyasilerinin umurunda değildir; bizim Erzurum tabiriyle "Talaşına değildir." (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Bilgisayar sıkıntısından daha vahimi on sekiz senedir ülkeye yaraşır bir internet altyapısı kurulamaması sebebiyle eğitim göremeyen yüzbinlerce çocuk ve gencimizin durumu da AK PARTİ'nin talaşına değildir.

"Doğu Anadolu'da insanlar eksi derecelerde nasıl yaşıyorlar?" diye düşünülmeli. Ekmek, su gibi bir doğal tüketim maddesi hâline gelen doğal gazın yokluğunda yaşamın neredeyse imkânsız olduğu, dokuz ay kış yaşayan Doğu Anadolu'da doğal gaz fiyatlarının makul seviyeye indirilmesi gerekiyor. Önceden vermiş olduğum ama işleme alınmayan kanun teklifimde bölgede doğal gazdan KDV ve ÖTV alınmamasını önermiştim, ciddiyetle dikkate alınmasını rica ederim.

Bu çerçevede, konumuz olan kurumların bütçelerini tartışmaktan ziyade, asıl bölgeyle ilgili zihniyetin değişmesini de tavsiye ederim. Doğu Anadolu Bölgesi'nin toplu hâlde, daha geç olmadan, akılcı bir devlet politikasıyla ele alınmasını umar, heyetinizi saygıyla selamlarım. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)