GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:37
Tarih:23.12.2020

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Türkiye Çevre Ajansının Kurulmasına Dair Kanun Teklifi'nin 27'nci maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 27'de söz aldım ama 32 ve 33'üncü maddeler, bisiklet yollarının ve elektrikli skuterların şarj istasyonlarının düzenlenmesi amacıyla hazırlanmıştır. Bisikletli şehirler, ileri medeniyet yolunun önemli bir adımıdır. Bisikletler, yolların trafik sorununu azaltmakta, egzoz dumanlarının yerine pedal seslerini koymaktadır; düzenlemeyi bu yönüyle olumlu buluyorum.

Bisiklet yollarının çoğaltılması ve bisiklete erişimi olmayan özellikle çocuklara ve gençlere bisiklet sağlanması için yerel yönetimlere ek ödenekler verilmesi çağdaş devlet olmanın gereğidir. Bu noktada, bisiklet yollarını Ankara'da hızla çoğaltan Ankara Büyükşehir Belediyesine ve Başkan Mansur Yavaş'a teşekkürü bir borç biliyorum. Ankara'yı mavi bisiklet yollarıyla örüyorlar, biz de bundan gurur duyuyoruz.

Saygıdeğer milletvekilleri, zaman zaman engellilerin talep ve fikirlerini Genel Kurulda dile getirmeye çalışıyorum. Yaptığım araştırmalarda karşıma çıkan bir konu gerçekten çok ilginçtir: Ülkemizde 2002'den beri kapsamlı bir engelli nüfus araştırması yapılmamıştır. TÜİK'in 2002 yılında yaptığı Türkiye Özürlüler Araştırması'na göre o yılın nüfusunun yüzde 12,29'u engellilerden oluşmaktaydı; 2002 nüfusunun 65 milyon olduğu bilindiğine göre, o yıl içinde ülkemizde 8 milyon engelli vardı. 2011 Nüfus ve Konut Araştırması çerçevesindeki istatistiklere göre ise o yıl için 4,8 milyon engelli vardı. Sayın Bakan Zehra Zümrüt Selçuk'un 2020 yılında verdiği bir yazılı cevaba göre ise 2,5 milyon engelli vatandaşımız vardır. 2002'de 8 milyon olan engelli vatandaş sayısı 4,8 milyona, sonra ise 2,5 milyona nasıl düşmüştür; sormak istiyorum. 5,5 milyon engelli 2002'den bugüne kadar ne oldu? Bu vatandaşlarımız buharlaşmış mıdır yoksa engelleri mevsimlik midir, kalkmış mıdır? Bu kadar ciddiyetten uzak devlet yönetimi olabilir mi?

Verilerin açık olmaması hakkında ise pek çok spekülasyon ortaya atılmaktadır. Bunlar, ciddi miktarlarda ödenek ile hibenin rant ve yolsuzluğa kurban gittiğini gösteren iddialardır. İktidarın bu hususun üzerine acilen gitmesi ve engelli vatandaşlarımız hakkında kapsamlı bir istatistikle Sosyal Doku Araştırması yapılması şarttır. Bu kapsamda, engelli vatandaşlarımız için açılmış boş memur kadrolarına da hızlıca atamalar yapılmalıdır; yüzde 3 olan engelli kontenjanı yüzde 6'ya çıkartılmalıdır.

Saygıdeğer milletvekilleri, özel gereksinimli çocuklar bizim geleceğimizin bir parçasıdır. Bu çocuklarımıza hizmet veren özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine çok daha fazla önem verilmelidir, ödenekler artırılmalıdır. Küresel salgın sebebiyle kapatılan ve zor durumda olan merkezlere sübvansiyon yapılmalı, sağlanmalı; grup eğitimi seansları için ödenekler ise bu sebeplerle bireysel seanslarla eklenmelidir. "Engelli" ifadesi yerine "özel gereksinimli birey" ifadesinin kullanımının da yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. Ancak temelde isim üzerinden yürümek yerine içini doldurmak, özel gereksinimli bireylere insanca yaşayacağı şartları temin etmek gerekmektedir. Her şeye rağmen, konuyla alakalı adımlar atan Bakanlarımıza da özellikle teşekkür ediyorum.

2002 yılında çıkarılan bir Başbakanlık genelgesiyle, 3 Aralık Engelliler Günü'nde ve 10 Mayıs Engelliler Haftası'nın ilk gününde herhangi bir yazı beklenmeksizin kamudaki engelliler iş yerlerinden izinli sayılmaktadırlar. Bu hakkın bazı kurumlarda uygulanmadığı duyumlarını sıkça almaktayız. İdarecilerin bir kısmı da konuyu bilmedikleri için uygulama yapamamaktadırlar. Bu iki günde engellilerin izinli sayılmaları için kanuni bir düzenleme getirilmeli ve özel sektörü de kapsama dâhil etmeliyiz diye düşünüyorum.

Biz, İYİ PARTİ olarak tüm hayatı engelliler için eşit, erişilebilir ve engelsiz kılana kadar mücadeleye devam edeceğiz. İktidarı da ya bu yönde uyarmayı ya da iyileştirdiği takdirde teşekkür etmeyi sürdüreceğiz.

Bu düşüncelerle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)