GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:39
Tarih:25.12.2020

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; aziz milletimizi ve Genel Kurulumuzu saygıyla selamlarım.

Üzerinde söz aldığım maddeyle Yardım Toplama Kanunu'nun 9'uncu maddesine yeni bir fıkra ekleniyor. Fıkrayla suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanmasıyla mücadele amaçlanıyor. Ayrıca terörizmin finansmanının önlenmesi ve ülkemizden yurt dışına yapılacak yardımların yasal çerçeveye oturtulması da öngörülüyor. İlk bakışta gayet makul bir düzenleme. Bu bağlamda maddeye eklenmek istenen fıkra "Yurt içine ve yurt dışına yapılacak yardımlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir." şeklinde, sağlıksız bir mantıkla ifade edilmiş. Oysa bahse konu usul ve esasların Meclisimizce düzenlenmesi ve bir kanunla yasalaştırılması daha doğru olmaz mı? Anayasa'ya ve hukuk düzenlerine uygun olan da bu değil mi? Bu bakımdan yurt içine ve yurt dışına yapılacak yardımların yönetmelikle belirlenmesindeki niyet ve mantık nedir bilmek isteriz.

Teklif Komisyonda görüşülürken ilgili kurum ve kuruluşların tecrübelerinden de yararlanılarak usul ve esasların temelini oluşturacak bir kanun maddesiyle kuralların konulması doğru ve hukuki olan düzenleme olurdu. Anayasa'nın 123'üncü ve 124'üncü maddeleri böyle durumlar için birer yol göstericidirler. Bu maddeler, idarenin esaslarını belirliyor, yönetmeliklerin hangi şartlar altında çıkarılabileceğini kaydediyorlar. AK PARTİ'nin sayısal çoğunluğu sayesinde Komisyonda sebep olduğu bu yanlışı düzeltmek için hâlâ fırsatımız var. Gelin, teklifi hazır Genel Kurulumuzda görüşüyorken madde üzerinde değişikliğe gidelim ve "Yönetmelikle düzenlenir." kısmını "Kanunla düzenlenir." şeklinde düzeltelim. Bu ifade Meclisimizin üstünlüğünü ve saygınlığını da vurgular.

Değerli milletvekilleri, görüştüğümüz Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi'nin öneminin idraki içindeyiz; bu kanunun gerekliliği kuşku götürmez. Ancak böylesine önemli bir konuda hazırlanan kanun teklifinin etraflıca tartışılması gerektiğine inanırım. Yeterli bir fikir alışverişinde bulunulmaması, aceleci bir anlayışla hareket edilerek belirlenmiş süre kurallarına bile uyulmaması, kamuoyunda tartışılmasına imkân verilmemesi kanun teklifinin kalite eksikliğini ve yetersizliğini gündeme getiriyor.

Diğer yandan ülkemiz Mali Eylem Görev Gücü'ne 1991 senesinde üyesi olmuş. Aradan geçen otuz yıla rağmen özellikle on sekiz yıllık kesintisiz AK PARTİ iktidarı döneminde gerekli düzenlemeler neden vakitlice yapılmamıştır? Eğer yabancılardan gelecek bir yaptırım tehlikesi olmasaydı alelacele bu teklif gündemimize gelir miydi? Bunu da kendi kendimize sormamız gerekiyor. AK PARTİ zihniyetinin samimiyetten ve halka açıklıktan uzak olduğu artık aşikâr. Mali Eylem Görev Gücü tarafından Türkiye'nin uyumsuz olarak gösterildiği kararlarından en göze çarpanı "Siyasi Nüfuz Sahibi Kişiler" başlıklı 12'nci maddesi. Bu maddede yerli yabancı siyasi nüfuz sahibi kişiler ve yakınları tarafından gerçekleştirilen işlemlere ilişkin fon ve mal varlıklarının takip edilmesi kararına AK PARTİ iktidarının uymadığı belirtiliyor. Günümüze kadar geçen süre içerisinde bu önemli tespitle ilgili bir düzenlemenin yapılmamış olması hakikaten düşündürücü. Tespit edilen eksikliklerle ilgili bir düzenleme yapılmaz ise AK PARTİ iktidarı ülkemizi gri listeye dâhil olma utancıyla yüz yüze getirecek. Öncelik hiç ülke, devlet değil, öncelik hep AK PARTİ elitleri, sizler de değilsiniz. Bu konuyla ilgili bir düzenleme yapılmaması hâlinde siyasi nüfuz sahibi kişiler veya yakınlarıyla ilgili yolsuzlukların ekonomik sistem içerisinde kolaylıkla aklanabileceği ifade ediliyor.

"Gri liste" tanımı, finansal sistemlerinin kara para aklama ve terörizmin finanse edilmesine karşı güvencede bulunmadığı düşünülen ülkeler için kullanılıyor. Ülkemiz için kullanılabilecek bu riskli ve haysiyet kırıcı tanımı geç olmadan hatırlatmak isterim.

İYİ PARTİ olarak teröre maddi kaynak sağlayan, finanse eden her türlü kaynağın kurutulmasından yanayız. Teklifi bazı maddelerindeki itirazlarımızla birlikte olumlu ama eksik olarak değerlendirdiğimizi ifade eder, Genel Kurulumuzu saygıyla selamlarım. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)