GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:40
Tarih:26.12.2020

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu torba teklifle, aslında, başka önemli şeylerin üstü örtülmeye çalışılıyor ve gizleniyor. Sivil toplumu zapturapt altına almaya çalışan, hizaya getirmeye çalışan bu tekliften bahsetmeden önce önemli bir kavramı hatırlatmak istiyorum size: "Güven" Biz, ülkede hukuka güveni, demokrasiye güveni sağlamakla mükellefiz. İstisnasız her yurttaşın yaşam hakkının devlet tarafından güvence altına alındığını yürekten bilmesi çok önemli bir şey, buna her vatandaşımız yürekten inanabilmeli.

"Güven" dedik ya, bir ülkenin Cumhurbaşkanı kendisinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine 3 ayrı başvuru yaptığını unutup "Ben bu mahkemenin kararlarını uygulamam." derse mesela, hem de İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 46'ncı maddesinde bu iş gün gibi ortadayken yurttaş kime, niye, nasıl güvensin değerli arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar) Bir ülke düşünün ki ilk derece mahkemesi "Anayasa Mahkemesinin kararını ben tanımıyorum." diyebiliyor. Ya da sicili belli olan, iddianamelerinde intihal yani bilgi hırsızlığı yapmış önceki İstanbul Başsavcısı İrfan Fidan'ı düşünelim birlikte. Anayasa Mahkemesi üyeliği seçimi Covid vakalarının artması sebebiyle ertelenmişti, sonra bir anda yapılıverdi ve sürpriz! Erdoğan'ın işaret ettiği isim en çok oyu aldı. Tüm bunlar yaşanırken elbette ki vatandaşımızın yargıya güven duymasını beklemek mümkün değil.

Şimdi "Teklife döneyim." diyorum ama hepsi elimde kalıyor. "Hangi aykırılıklardan bahsedeyim?" diye düşünüyorum; Anayasa'ya aykırılıkları mı sayayım, ifade özgürlüklerinin yok edilmesini mi sayayım, yoksa avukatların muhbirleştirilmesini mi sayayım? Değerli arkadaşlar, siz, ortada yargı kararı mevcut değilken sivil toplum örgütlerini nasıl faaliyetten alıkoyabilirsiniz söyler misiniz? "İlk önce faaliyeti durduralım, sonra mahkeme karar versin." Bu, mantığınıza nasıl sığıyor söyler misiniz? Aslında yapılan tam da sivil toplum örgütlerinin imhasıdır. (CHP sıralarından alkışlar) Bakın, ben bir hukukçuyum, savunma hakkının kutsallığı bakımından avukatların bağımsız olması gerektiğini herhâlde burada benim gibi hukukçu olan herkes biliyor ama siz ne yapıyorsunuz? Avukatı kolluk görevlisi hâline getirmeye çalışıyorsunuz. Buna izin veremeyiz değerli arkadaşlar çünkü biz hukukçuların adalet üzerine inşa ettiği değerler var. O değerlerden biri, mesela, masumiyet karinesi, biri şüpheden sanık yararlanır ilkesi, bir diğeri ise vekil müvekkil ilişkisinin mahremiyeti yani sır saklama yükümlülüğü. Ama siz bu düzenlemeyle ne yapıyorsunuz? Şüpheden sanık yararlanır ilkesinin aksine avukatı şüphe duyduğu müvekkilinin muhbiri hâline getiriyorsunuz değerli arkadaşlar. Bir avukatın, bir hukukçunun hayatı boyunca inşa ettiği ilkeleri ve değerleri yıkıyorsunuz.

Bu Meclise getirdiğiniz hangi kanun hukukun üstünlüğünden yana ki zaten? Ya da hangi kanun yargının bağımsızlığından yana? Hangi kanun adaletten yana, söyler misiniz? (CHP sıralarından alkışlar) On sekiz yıldır iktidardasınız, hâlâ yargı reformuna ihtiyaç duyuyorsunuz.

Diğer taraftan, yargının en önemli unsuru olan savunmayı etkisizleştirecek adımlar atmaya ısrarla devam ediyorsunuz. "Yok çoklu baro getirelim, Türkiye'nin en önemli sorunu, hukuk reformu öyle değil böyle olur." diyorsunuz. "Evet ama yetmez, boş verin sağlık çalışanlarını filan, şu derneklere el atalım, demokratik kitle örgütlerinin hepsini susturursak o kadar iyi." diyorsunuz. "Bu kitle örgütlerinden, derneklerden hazzetmiyorum, kayyum atayalım, olmadı kapatırız." yaklaşımını biz çok iyi tanıyoruz, AKP'nin anlayışı bu. Peki, ya bizzat sizin akrabalarınızın kurduğu, desteklediği TÜRGEV, TÜGVA, ENSAR Vakıflarını, bunları nasıl denetleyeceksiniz? Sivil toplumdan, demokrasiden neden bu kadar rahatsızsınız söyler misiniz? Özgür düşünceden neden bu kadar korkuyorsunuz? Her şeyin en iyisini bildiğinizi düşünüyorsunuz, ortak akıl neden lügatınızda yok? Ama az kaldı Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında sivil toplum susturulamaz ve susturulamayacak. (CHP sıralarından alkışlar)

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.