GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:42
Tarih:27.01.2021

AYDIN ADNAN SEZGİN (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 6'ncı maddeyle girişimcilerin ve teknokentlerin desteklenmesine yönelik bir fon oluşturulması amaçlanmaktadır. Girişimciler elbette desteklenmelidir, ancak iktidarın fon yönetimi konusundaki karnesi zayıf olduğu için düzenlemedeki muğlaklıklar şüphe uyandırmaktadır. Cumhurbaşkanına bu rakamları tek başına değiştirme yetkisi verilmesi de düzenlemenin diğer bir yanlışıdır.

Sanayileşme politikalarının teknokentlerle desteklenmesi doğrudur. Günümüzde küresel ekonominin güçlü aktörleri, en önemli yatırım harcamalarını teknokent ve AR-GE faaliyetlerine yönlendirmektedir. Ülkemizde 2001 yılından başlamak üzere 84 teknokent kurulması planlanmıştır, şu ana kadar sadece 72 tane teknokent kurulabilmiştir. Teknokentlerin sayısında da niteliklerinde de istenen düzeye maalesef ulaşılamamıştır. Bu teknokentlerde kaç marka yaratılmış, kaç patent alınmıştır? Sayıların yetersiz olduğu ortadadır. Hep söylüyoruz, Çin ve İsrail gibi ülkelerin ihracatının üçte 1'ini yüksek teknolojili ürünler oluştururken bizim ihracatımızda bu oran, hem Dünya Bankası hem TÜİK verilerine göre yüzde 5 bile değildir. Bu oranın bir an önce yükseltilmesi için teknokentlerin etkili şekilde işlemesi gerekmektedir.

Değerli arkadaşlar, teknokentler elbette önemli. Ben bir de bölgem Aydın'ın ve ülkemizin büyük bir sorununa değinmek istiyorum. Turizm sektörü can çekişmektedir. Türkiye'nin en önemli dış gelir kaynaklarından biri olan, birçok sektörle irtibatı sayesinde sürükleyici kapasitesi çok yüksek olan bu sektör çökmektedir. Turizm sektörüne 1960'lardan beri yapılan beşerî yatırım da uçurumun kenarındadır. Sektörün en önemli bileşenlerinden seyahat acenteleri çok önemli sıkıntılar yaşamaktadır. Sayısı 12 binin üzerinde olan seyahat acenteleri pandemi nedeniyle ağır yara almıştır. Krizden çıkabilmek için TÜRSAB üyesi seyahat acentelerinin ciro odaklı ve on sekiz ay ödemesiz düşük faizli kredi talepleri bulunmaktadır. Acenteler, hava yolları ve otellerdeki alacakları için muhatap bulamamaktadır. Ayrıca seyahat acenteleri 1972 tarihli Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Yasası'nda değişiklik öngören düzenlemelerin bir an önce Meclis gündemine gelmesini haklı olarak istemektedir. Böyle dinamik bir sektörün elli yıllık bir yasayla düzenlenmesi zaten mümkün değildir.

Aydın'daki turizmcilerin önemli bir talebi de ilimizin turizmini on iki aya taşıyacak olan Kuşadası Kongre Merkezi'nin bir an önce aktif hâle getirilmesidir.

Sektörün diğer bir önemli bileşeni olan turist rehberlerinin ekonomik sorunları da giderek derinleşmektedir. Rehberler zaten sosyal güvenlik açısından sıkıntılar yaşayan, yılın büyük bölümünde çalışamayan ve düzenli devlet desteği alamayan bir meslek grubudur. Covid-19 nedeniyle rehberlere verilen 10 bin lira destek kredisine başvuran rehberlerin sadece yüzde 60'ı krediden faydalanabilmiştir. Krediden yararlanabilenlerin geri ödemeleriyse kasım ayında başlamıştır. 2020 yılında neredeyse hiç çalışmamış olan rehberler kredi geri ödemelerinde ciddi güçlükler yaşamaktadır. Acilen yeni ve etkili destek paketlerinin devreye sokulması gerekmektedir. Ayrıca 10 binin üzerindeki mevcut rehber iş bulamayarak sektör değiştirmek zorunda kalırken yabancı dil aranmaksızın rehberlik yapılabilmesi tartışmaları gündeme gelmektedir. Turist rehberliğinin mesleki kalitesinde mutlak bir gerileme yaratacak olan böyle bir uygulamadan uzak durulmalıdır. Yetişmiş turizm profesyonellerinin kendi alanlarını bırakıp başka sektörlere gitmeleri pandemi sonrası temenni edilen canlanmaya ciddi engel teşkil edecektir. Karar verici makamların bu gerçeği mutlaka doğru değerlendirilmeleri icap ediyor.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)