| Konu: | Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 42 |
| Tarih: | 27.01.2021 |
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 229 sıra sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 8'inci maddesi üzerinde İYİ PARTİ Grubumuzun görüşlerini ifade etmek üzere söz aldım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, bu maddeyle, 2023 yılı sonuna kadar uygulanacak olan hüküm 2028 yılı sonuna kadar uzatılmakta yani daha önce yaptığınız düzenlemede yeterli görmediğiniz kısmı 2028 yılına kadar uzatıyorsunuz. Yine, indirim yapılacak tutar sınırını da 500 bin liradan 1 milyon liraya çıkarıyorsunuz ve Cumhurbaşkanına da bunu 4 katına kadar artırma yetkisi veriyorsunuz.
Evet, değerli arkadaşlar, sizlerden istirhamım, şimdi çıkıp da burada her zaman yaptığınız gibi "Bu ülkede her şeyi biz yaptık, AK PARTİ'den önce bu ülkede teknolojinin adı bile anılmıyordu, teknokentler akıllarda bile yoktu, hepsini biz düşündük, biz hayata geçirdik." falan demeyin. AK PARTİ iktidara gelmeden önce ülkemizin bilim, teknoloji ve yenilik ekosisteminin önemli kurumları devreye girmiş, teknolojik gelişmelerin altyapıları hazırlanmıştır. Ülkemizde teknoloji bölgelerine yönelik ilk kanuni düzenleme de 4691 sayılı Kanun'la 2001 yılında yapılmıştır. O günden bugüne AK PARTİ iktidarının yaptığı sadece, bu düzenlemede yapıldığı gibi, kanunlar içinde geçici olarak işe yarayan yani geçiştirici düzenlemeler yapmak olmuştur. Gerçekte, bu teknoloji bölgeleri için geniş ölçekte onarım ve iyileştirmeler yapılması gerekmektedir. O günden bugüne neden buna ihtiyaç duyularak gerekli seviyede reformlar yapılmamıştır? Çünkü AK PARTİ iktidarının önceliği beton ekonomisine yatırım yapmak oldu. Üniversite-sanayi iş birliğini bir türlü aklınıza getirip gerekli yatırımları yapmıyor, bunlara yeterli kaynağı aktarmıyorsunuz. Sadece 5 müteahhidin önünü açmakla, yandaşları abat etmekle kul hak yediğinizin de farkına varmıyorsunuz.
Biz İYİ PARTİ olarak şuna inanmaktayız: Yeterli destek ve kaynak verilmediğinden ülke olarak AR-GE'nin ötesine geçilememekte ve ürün odaklı çalışma henüz tam olarak bilinmemektedir. Esas sorun da buradadır. Bir AR-GE çalışmasını ürün hâline getirip pazarlamak farklı bir konudur.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemiz, artık, teknoloji tüketen değil, teknoloji üreten bir ülke olmalıdır; teknolojiyi satın alan değil, üreterek satan, ihraç eden bir duruma gelmeliyiz. Bunun için de teknoloji geliştirme bölgeleriyle ilgili teknoparklara yapılacak AR-GE ve ileri teknoloji yatırımlarına yapılacak desteklemeleri İYİ PARTİ Grubu olarak olumlu buluyoruz. Hiç kuşkusuz teknolojideki gelişmeler ekonomik gelişmeye daha geniş ve yeni ufuklar açmaktadır. Teknolojideki gelişmeyle elde edilen üretim metotlarının sanayiye uygulanmasıyla elde edilen yeni ürün ya da geliştirilen mevcut ürünün sağladığı fayda, üretimde yeni metotlar için AR-GE faaliyetlerine yapılan harcamalardan daha büyük olabilecektir.
Uluslararası alanda rekabet edebilmemizin ve varlığımızı devam ettirebilmemizin temel koşulu ucuz ve kaliteli ürün üretebilmektir. Bu da üretim teknolojilerimizin yenilenmesi ve geliştirilmesine bağlıdır. Bunun için bizim de ülke olarak uluslararası konumda teknolojik düzeyde sürekli kendimizi yenilememiz ve geliştirmemiz elzemdir.
AK PARTİ'ye tavsiyemiz, mevcut teknoparkların iyi çalışıp çalışmadığına, altyapılarının yeterli seviyede olup olmadığına bir an önce bakmasıdır. Pratikte bu teknoparkların üniversitelerin içerisinde olması gerekmez mi? Parti olarak bizim görüşümüz teknoparkı olan tüm üniversitelerin içi de teknopark statüsünde olmalıdır. Firmalar üniversite binalarının aralarında yer almalıdır diyor, heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)