GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:43
Tarih:28.01.2021

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, teknoloji geliştirme bölgeleriyle ilgili kanun teklifi üzerinde söz almış bulunuyorum.

Değerli arkadaşlar, teknoloji bilgiyle oluyor, teknoloji çalışmayla oluyor ama en önemlisi teknoloji eğitimle geliyor. Şimdi, ben çiftçiyim. Bu gübre konusundan biraz bahsetmek istiyorum size. Değerli arkadaşlar, gelişmiş ülkeler sıvı gübreyle, organik gübreyle, mantar gübreyle üretim yapmaya başladılar, bizde ise ne oluyor biliyor musunuz? Üç ay önce üre gübresi, yüzde 46'lık azotlu gübrenin fiyatı 1.500 liraydı, üç ay sonra bugün bu fiyat 3.000 lira değerli arkadaşlar. Aynı zamanda, fosforlu gübrenin fiyatı üç ay önce 1.800 liraydı bugün 3.200 lira, 3.500 lira. Biz şimdi bununla uğraşıyoruz. Değerli arkadaşlar, hadi diyelim ki dolar baz alınıyor, doların fiyatı üç ay önce 8,5 liraydı, şimdi 7,40 lira. Gübrenin fiyatı yüzde 80 artmış. Bunun izahını bize bir anlatın da biz de bilelim. Teknoloji gelişsin diye burada yasa teklifi getiriyorsunuz. Getirelim, teknolojiyi üretelim, peki, nasıl üreteceğiz?

Değerli arkadaşlar, ülkemizin en nadide üniversitelerinden Orta Doğu Teknik Üniversitesinin çanına ot tıkadınız, şimdi de Boğaziçi Üniversitesiyle uğraşıyorsunuz. Boğaziçi Üniversitesi kaç günden beri sürekli olarak bir üniversite rektörüyle uğraşıyor. Bu mu olması lazım? Bununla mı uğraşması lazım Bilim Kurulunun? Bilim Kurulunun, bilimin görevi bu mudur, öğrencilerin görevi bu mudur? Ama öğrencileri mecbur bırakıyorsunuz, oradaki öğretim görevlilerini mecbur bırakıyorsunuz. Kaç gündür, kaç haftadır üniversite rektörü olarak atanan kişi hâlâ bir yardımcı atayamadı? Niye? Çünkü uygun görmüyorlar, çünkü "Bu yanlış." diyorlar, Bu yanlış olduğu müddetçe biz bu yanlışı üzerimize giyemeyiz." diyorlar. Şimdi, hâlâ ısrarlısınız bu konuda. Peki, bu ısrarla, şimdi bu getirdiğiniz yasa teklifiyle nasıl gelişecek teknoloji? Teknoloji bilimle gelişir. Bunun başka izahı varsa söyleyin değerli arkadaşlar.

İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Fransız General Almanya'ya gelir, Alman Generaline der ki: "Mahvoldunuz, ülkeniz tamamen yerle bir oldu, şimdi ne yapacaksınız?" Hepiniz biliyorsunuz belki, Alman Generalin verdiği dünya tarihine geçecek bir söz vardır: "Ekselans, bizim Almanya'da üniversiteler var."

Değerli arkadaşlar, bizim on sekiz yıl önce, siz gelmeden önce, hatta on dokuz yıl önce üniversitelerimiz vardı, üniversitelerimiz bilim üretiyorlardı. Arkadaşlarımızın aşağı yukarı birçoğu söyledi, bu üniversiteler ilk 500'e giren üniversitelerdi. Bunlar bilim üretecek diye aklınıza ne geldi, bilmiyorum, bilim üretmesin diye her şeyi yapıyorsunuz, çiftçi üretmesin diye, para kazanamasın diye her şeyi yapıyorsunuz.

Değerli arkadaşlar, başta söylemiştim çiftçiyim diye. 80 kilogram gübre atılır 1 dekara buğday için. Bu 80 kilogram gübrenin, kilo fiyatı 3 liradan -yapın hesabını- 240 liradır. 200-250 lira da "icar parası" dediğimiz kira parası; 450-500 lira olur. Değerli arkadaşlar, bunun 250-300 lirası da ilaç parası, yakıt parası ve makine amortisman ücretidir, etti mi size 650-700 lira. 300 kilo alacak buradan. 300 kiloyu 2 lirayla çarptığınız zaman -buğdayın kilosu 2 liradır, şimdi daha da aşağıya düştü- 600 liradır. 750 liraya mal edilen bir buğdayı 600 liraya satarsa bu çiftçi nasıl kâr edecek, bana bir izah edin. Bunun yolu nedir? Değerli arkadaşlar, biliyorsanız söyleyin, ben de gidip bölgemdeki çiftçilere bunu anlatacağım. Çiftçilerimiz her yaptıkları işten zarar ettikleri için bu işi bıraktılar. Böyle mi olması lazım bu iş? On dokuz yılda buraya mı geldiniz, ülkeyi buraya mı getirdiniz? Peki, ne kazanıyorsunuz bundan? İşte geldiğiniz nokta, Türkiye 70 cente muhtaç oldu. Yakışıyor mu? Size yakışıyor mu? Türkiye'ye yakışıyor mu? Bu çiftçiye, bu esnafa yakışıyor mu? Üniversitelerimize yakışıyor mu? Bir söyleyin bize değerli arkadaşlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TÜRABİ KAYAN (Devamla) - Sayın Başkan, bir dakika müsaadenizi rica ediyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

TÜRABİ KAYAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bilim işi ciddi iştir. Bunu da her fırsatta söylemeye çalışıyorum. Bilim işi ciddi iştir ve bilim işine siz duyguyu katamazsınız. Duyguyla bilim yürümez, geçmişle bilim yürümez; bilim sürekli olarak araştırmaya, geliştirmeye ve ileriye bakmaya yöneliktir. Bunu maalesef on dokuz yılda Türkiye'ye yerleştiremediniz, sizin geldiğiniz güne kadar yerleştirilmiş olanların da hepsini yerle yeksan ettiniz.

Türkiye üzerinde AK PARTİ artık bir yük olmuştur değerli arkadaşlar. Bu yükü Türkiye ilk seçimde üzerinden atacaktır diyorum, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)