| Konu: | Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 28.01.2021 |
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; üç gündür burada âdeta havanda su dövüyoruz. Söz konusu yasa teklifinin Türkiye'de bir teknolojik gelişimi sağlayabilmesi için elbette koşullar yok yani böyle bir yasanın gerçekliği yok, hayatta bir gerçekliği yok. Güzel bir Japon atasözü var, diyor ki: "Hiçbirimiz hepimiz kadar akıllı değiliz." Tek bir adamın aklıyla yönetilen, yönetilmeye çalışılan bir tek adam rejimiyle karşı karşıyayız ve böyle bir ortamda da elbette ki bilimsellikten, teknolojiden, gelişmeden, toplum yararına, halk yararına bir ekonomiden bahsedemeyiz. En azından, örneğin Eğitim Bilişim Ağı olan EBA'nın milyonlarca çocuğa ulaştırılamadığı pandemi sürecinden söz edebiliriz. Aşı adaletinin sağlanmadığından; eğitimcilerin, öğretmenlerin aşılanamadığından bahsedebiliriz ama size bakılırsa öyle ki sanki dördüncü sanayi devrimini yapacaksınız bu yasa teklifiyle.
Bakın, Bilim Kurulu bir açıklama yaptı, dedi ki: "15 Şubat tarihi okulların açılması için erken." Öğretmenler aşılanmadan bu güvenli değil. Öğretmenlerimizi aşılamamız lazım, niye aşılayamıyoruz, neden aşılayamıyoruz? Cevap veremiyorsunuz. Her şeyi çok güzel yaptığınızı, dünyadaki sağlık sektöründeki başarısızlıktan faydalanmaya çalışarak "Biz herkesten daha iyi yapıyoruz." diyorsunuz, fakat bunlar hiçbir şeyi açıklamıyor. Dünyada pandemiyle mücadelede oldukça kötü bir noktada Türkiye ne yazık ki.
Şimdi, Sayın Erdoğan, Sosyal Koruma Kalkanı çerçevesinde 46 milyar liralık bir kaynağı karşılıksız olarak bu dönemde, pandemi döneminde halkın her kesimine sunduğunu söylüyor ve bu esnada da müjdeli bir açıklamada da bulunuyor; esnaflara, kafeteryalara ve benzeri kuruluşlara, şahıs firmalarına belli bir destek açıklıyor ve bunu da müjde diye açıklıyor. Şimdi, bu 46 milyar nereden geliyor diye baktığımızda, halka verilen bu destekten 8 milyar TL, 8 milyon haneye verildi, yoksullar için pandemide sosyal yardım olarak hanelere verildi, oradan geliyor. Geri kalan 38 milyar da İşsizlik Fonu'ndan ücretsiz izne ayrılanlara veriliyor, toplamı 46 milyar. Şimdi, 8 milyon aileye verilenle birlikte 8 milyar ediyor, toplam 46 milyar. Bunların toplamı millî gelirin yüzde 1'i bile değil. Yani İşsizlik Fonu'nun parasını işsizlere vererek devlet halka bir şey sunmuş değil. İşsizlerin kaynaklarını, kumbarasını tüketmiş durumda ve kalkıp "Biz üstümüze düşeni yapıyoruz." diyorsunuz, fakat hayır, üstünüze düşeni yapmıyorsunuz ve bundan üzüntü de duymuyorsunuz, tekrar "Müjde, müjde." diye açıklamalar yapıyorsunuz. Aslında müjde değil de bundan üzüntü duymanız gerekiyor ve açıklamanızı yaparken şöyle demelisiniz: "Halkımızdan özür diliyoruz, halkımıza üzgünüz demek istiyoruz çünkü pandemi sürecinde biz halkımızı koruyamadık." Açlıktan emziremeyen anneler var ülkede, çocuk maması alamayan, çocuk bezi alamayan, naylonla çocuğunu bezleyen evler var. Elektrikler kesik, sobalar yanmıyor, doğal gaz kesik. Öyle çok sorun var ki... 10 milyonu aşkın insan işsiz, derin bir yoksulluk var ve bu derin yoksulluk karşısında sizin halka verdiğiniz aslında hiçbir şey yok ama en ufak bir hicap da duymadığınızı görüyoruz. Bir an önce Hükûmeti -bir yıla yaklaştı- pandemiye karşı gerçek önlemler almaya davet ediyoruz, gerçek bir desteğin pandemi için halka sunulmasını burada tekrar hatırlatıyoruz. Bunlar müjde değil, bu yapılanlar aslında birer kırıntı, sorumluluklarını bu Hükûmet yerine getirmemiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Bir konudan daha bahsetmek istiyorum: İzmir'de belediyede çalışan emekçiler işten atıldılar. Anayasa Mahkemesi kamuda işçi statüsünde çalışacak işçilere yönelik arşiv taramalarını iptal etmişti fakat bu güvenlik soruşturmasının iptaline rağmen fiilî olarak valilik, Aydın Valiliği ve İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZENERJİ ve İZELMAN'da 17, Aydın Büyükşehir Belediyesinde 30, Aydın Efeler Belediyesinde 25, yine Aydın Germencik Belediyesinde 21 kişi olmak üzere toplam 97 kişiyi Kod 29'la yine damgalayarak ahlak ve iyi niyet kuralları ihlal edildiği gerekçesiyle işten atmıştır. Valilere buradan sesleniyorum, valiler suç işliyorlar. Şu anda yürürlükte olmayan güvenlik soruşturması üzerinden insanları damgalıyorlar ve işiyle, ekmeğiyle oynuyorlar. Buradan, yapılan bu uygulamaya da son verilmesi çağrısını yapıyorum.
Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)