| Konu: | Yunus Emre'nin Ölümünün 700'üncü Yıl Dönümünü Anma ve Türkçe Yılı'na ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 10.02.2021 |
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
2021 yılı, Sayın Cumhurbaşkanı tarafından, vefatının 700'üncü yıl dönümünde "Yunus Emre'yi Anma ve Türkçe Yılı" olarak ilan edilmiştir. Yunus Emre Anadolu irfanını inşa eden önemli bir şahsiyettir. 1238 yılında doğduğu kabul ediliyor. Anadolu'da Türkçe şiirin öncüsü olan tasavvuf ve halk şairi. 13'üncü yüzyılın ortasında, 14'üncü yüzyılın ilk çeyreğinde, Orta Anadolu havzasında, Eskişehir Sivrihisar ilçesinde yer alan Sarıköy'de yetişip Nallıhan'daki Tapduk Emre dergâhında yaşadığı kabul ediliyor. Ahmet Yesevi'yle başlayan tekke şiir geleneğine özgün bir Anadolu söyleyişi eklemiştir. Türkçe'nin kapılarını açan Yunus Emre Anadolu insanının hem boy aynasıdır, hem gönül havzasıdır. İşgal altındaki Anadolu topraklarında, yaşamı, halka manevi rehber olmuştur. Yunus Emre, yalnız halk ve tekke şiirini değil divan şiirini de etkilemiştir. İnsanın kendisiyle, nesneyle ve Allah'la olan ilişkilerini işledi. Ölüm, doğum, yaşlılık, yaşama bağlılık, ilahi adalet ve insan sevgisi gibi konuları ele aldı. 14'üncü yüzyılda yaşayan abdallar ve dervişler, Osmanlı'nın fetihlerine paralel bir şekilde, Anadolu ve Rumeli coğrafyasına yayılmışlardır; Alevi-Bektaşi edebiyatı ile Melami-Hamzavi edebiyatını meydana getiren halk edebiyatının kaynağı oldular. Kendisinin tarikat üstü olduğu kabul edilir.
Yunus Emre 20'nci yüzyılda yeniden dikkat çekti ve yansıttığı insan sevgisi ve hoşgörü bakımından yeni bir gözde olarak değerlendirildi. Birleşmiş Milletlerin kültür kuruluşu UNESCO Yunus Emre'nin doğumunun 750'nci yılını "Yunus Emre Sevgi Yılı" olarak 1991 yılında ilan etmiştir. Yunus Emre her yüzyılda canlılığını koruyan, geniş bir yelpazeye yayılan bir mutasavvıf olmuştur. Yaşamış olduğu çağın koşulları ve Moğol baskınları, Moğol hükümdarlarının etkileri Anadolu insanlarını zorluk içerisinde, darlık içerisinde bırakırken Yunus Emre söylemleriyle onlara moral vermiştir, onlara moral aşılamıştır ve sabır aşılamıştır. Bu sayede o dönemi bu insanlar daha rahat geçirmişlerdir.
Yunus Emre, yalnız edebiyat değil, psikoloji, felsefe ve tarih gibi alanlarda da ilham kaynağı olmuştur. Mevlâna'nın pergel metaforuna göre pergelin sabit ayağı kendi manevi ve medeniyet değerlerimizi; hareketli ayağı ise kalan dünyayı kapsar, dünyanın neresinde olursa olsun her kültüre açık yanımızdır. Bu, değerlerimizin sunuşu açısından da önemlidir. Yunus Emre, bu yüzden, muhatap kitle olarak 72 milleti alır. O yüzden, eğer biz Yunus Emre'yi doğru anlamayı başarabilirsek İslam'ın bu çağda karşı karşıya olduğu yanlış tanımlamalarına da müdahil olma imkânı bulabiliriz. Onun sevgisiyle adalete, müsamahaya, emeğe, çalışmaya, dünyaperest olmamaya, sadece Allah'a kul olmaya çağıran sesini de bütün dünyada kabul görülen bir anlayışa dönüştürebiliriz.
Yunus Emre'yi millî ruhun ve hak sevgisinin efsane kuşağı sarmıştır. Onun menkıbelerini elinden çekip almak zordur, belki de hayal kırıcı olabilir. Kimliği efsanelere karışan bu büyük sanatçımız, büyük ümmet değeri değil, insanlık değeridir. Yunus'un inandıklarına inanmadan da Yunus'u sevmek mümkündür. Herkes Yunus'u kendine göre yorumlamış ve değerlendirmiştir. Öç alıcı bir tarih inanışına karşı koyar. Dünyamızın gerçekten Yunus Emre gibi seven, onun gibi dost, onun gibi sevmesini bilen ve "Düşmanımız kindir bizim, / Kamu âlem birdir bize." diyebilen yiğit selamlarına ihtiyacı var.
Yunus Emre'nin insan sevgisi esasında Tanrı sevgisi vardır. "Yaratılanı hoş gör Yaradan'dan ötürü." der. Yunus Emre dinî ve tasavvufun ilkelerine sadık kalarak ömrünü idame ettirenleri mistik kavram ve isimlerle zikretmiş, gönül yıkan, yaralayan ve kâmil insan modeline aykırı düşen tipleri ise cahil, bedbaht gibi sıfatlarla tenkit etmiştir. Yunus Emre'nin bu tenkitlerinin zemininde bir olgunluk ve bir tevazu bulunmaktadır. İşte Yunus Emre ideal insan tipine mahir bir rol model olarak çağlar boyu varlığını sürdürebilmeyi başarmıştır. Yunus Emre'nin tabiriyle gönül, insanın kıblesidir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz.
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Devamla) - Bir şairden ziyade ahlakçı tavırla hareket eden mutasavvıf Yunus, sayısız kavram ve ifadeye layık görülmüş, halkın sorunları ve tahayyülüyle ilgilenen, onlardan uzak bir sanatı yersiz gören bir davranış içerisindedir. İnanıyorum ki 2021 yılı ülkemizde törenlerle kutlanacaktır. Bununla ilgili, Türkiye Büyük Millet Meclisinin de gerekli olan şeyleri yapacağına ve Yunus Emre'nin şanına uygun bir 2021 geçireceğimize inanıyorum.
Hepinize saygılarımı sunarım. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)