GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:49
Tarih:18.02.2021

AK PARTİ GRUBU ADINA MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Nefret diline, nefret söylemine itiraz etmek haklı bir taleptir; esasen hepimizin bu tavrı desteklemesi gerekir. Tavırdan ve yaklaşımdan bahsediyorum. Fakat burada grup önerisini açıklarken arkadaşların vermiş olduğu örnekler esasen başlangıçtaki o iyi niyetli çabayı gölgeleyen örneklerdir diye düşünüyorum. Eğer toplumumuzda nefret diline ve kabul edilemeyecek ifadelere ilişkin bir çalışma yapılacak olsa bunun mütekabil bir şekilde oluşan bir dil olduğunu vicdanı olan herkes görürdü. Hiçbir dil kendi başına sivri ve keskin bir şekilde ortaya çıkmaz, bir karşılıklılık teşekkül eder. Aslolan, buradaki iklimi, buradaki atmosferi mütekabil olarak yükselen, sertleşen, nefret diline dönüşen bir dil olmaktan çıkartan medeni bir üslubu benimsemektir. Bakın, burada, bazen muhalefetten kimi sözcülerin yaptığı konuşmaları tersine çevirerek, oradaki özneleri ve muhatapları yer değiştirerek dile getirmeye kalksak emin olun aynı sözleri burada kullanılırken alkışlayanlar, bağlam değiştiğinde öfkeyle ve kızgınlıkla davranacaklardır. Galiba oturduğumuz yerlere göre konuşmaları dinlemeye alışkın kulaklarımız da var. Belki dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi de bu.

Peki, dil niye bu şekilde keskinleşiyor? Bunun çok tabii nedenleri var, üç dakika içinde anlatamayız. İşin toplumsal nedenleri var; yaşadığımız döneme ilişkin, modernleşmeyle birlikte kesinlikle analiz edilmesi gereken yönleri var ama bir husus daha var ki -herhâlde hepimizin dikkat etmesi gerekiyor- o da sosyal medya marifetiyle teşekkül eden bir trol dili. Normalde siyasetin, siyasal dilin sosyal medyaya nüfuz etmesi ve buradaki dili dönüştürmesi gerekirken bana öyle geliyor ki tam tersine bir durum söz konusu. Sosyal medyadaki trol dili, gündelik siyasetin dili olmaya başlıyor. Bakın, bunu hepimiz için söylüyorum. Yani sosyal medyayı çok verimli bir şekilde kullanan arkadaşlar da buradaki bir tür derinlik sarhoşluğu olarak tanımlayacağım daha fazla taraftar toplayan yaklaşımın ve dilin nasıl olduğunu muhakkak analiz ediyorlardır. O bakımdan, bence Mecliste herkese, bir grup önerisinin ötesinde düşen en temel görevlerden biri -burada herkes sosyal medyayı kullanıyor- sosyal medyadaki dili Mecliste de kullanabiliyorsak, Mecliste birbirimizin yüzüne bakarak konuşabiliyorsak ona göre ayarlamak, düzenlemek gerektiğidir. Bunu salim bir kafayla -böyle rekabetçi bir anlayışla değil- düşünmekte hepimiz adına ve memleket adına fayda var.

Bir hususun da altını çizmek isterim. Latinlerin bir kelimesi vardır "obscene" diye. "Obscene" edepsiz demektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Hocam, buyurun toparlayın.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - "Obscene" yani edepsiz kelimesi hem incelikle davranmaya hem de utanmaya atıf yapar. Edepli olmak, insanın utanmasını gerektirir, aynı zamanda incelikli olmasını gerektirir. "Obscene" kelimesinin aynı kökeninden gelen "obscenus" uğursuz demektir. Eğer edepli olmazsanız, uğursuz bir gelecek oluşturursunuz. O bakımdan dili dikkatli bir şekilde kullanmak, karşıdakini hasımlaştırmaksızın onu kendisine katabilecek, kendisiyle en azından ahlaken, vicdanen toplumun meselelerinde bir araya getirebilecek bir yaklaşımı sergileyebilmek bence son derece önemlidir ve hepimizin üzerine düşen bir görevdir.

Ben bu grup önerisinin en azından şu müzakere zemininde böyle bir anlayışa destek vermesini ümit ederim ama grup önerisine itiraz ediyoruz, karşıyız; getirdikleri için de teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)