| Konu: | Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 69 |
| Tarih: | 07.04.2021 |
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 220 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 11'inci maddesiyle ilgili olarak İYİ Parti Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Sözlerime, Konya'da şehit düşen pilotumuza Allah'tan rahmet dileyerek başlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bu maddeyle güvenlik soruşturması veya arşiv araştırması yapılması ve değerlendirilmesinde görevli olanlar tarafından kişisel verilerle ilgili suç işlenmesi hâlinde 6698 sayılı Kanun'un 17'nci maddesi, kabahat işlenmesinde de aynı kanunun 18'inci maddesi hükümlerinin uygulanması teklif edilmektedir.
Değerli milletvekilleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu çerçevesinde, kamu görevlilerinin ödev ve sorumluluklarının başında Anayasa ve devlete bağlılık ve tarafsızlık gelmektedir. Bu teklifte, kamu hizmetlerinin gereği gibi sunulması ve hukuka uygun bir şekilde yürütülmesi için kamu görevlilerinin, kamu görevinin gerektirdiği niteliklerinin tespiti için bazı düzenlemeler yapılmaktadır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması ülkemizin yaşadığı kötü tecrübeler ışığında FETÖ, PKK gibi terör örgütlerinin devlete sızmasını önlemek açısından gerekli görülse de bu teklifteki düzenlemelerin uygulamalarında önemli sorunların ortaya çıkacağını da belirtmeliyim.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinin maddelerinde eleştirilen ortak nokta, hakkında güvenlik soruşturması veya arşiv araştırması yapılan kişilerin keyfî uygulamalara maruz kalabilecekleri ve sonuç itibarıyla da büyük mağduriyetler yaşanacağıdır. Dünkü görüşmelerde, 5'inci maddede mevcut "Soruşturmalara kişinin eşi ile birinci derece kan ve sıhri hısımları da dâhil edilmesi..." cümlesinin kaldırılması ve böylece Anayasa'mızın "Suç ve cezalara ilişkin esaslar" başlıklı 38'inci maddesinin yedinci fıkrasındaki "Ceza sorumluluğu şahsîdir." ilkesine uyulması yerinde olmuştur. Ayrıca, 7'nci maddede yapılan değişiklikle, yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen verilerin değerlendirilmesi amacıyla çeşitli kurumlarda kurulacak komisyonun en az 5 kişiden oluşturulması belirtilmiş olsa da bu kişilerin hangi ölçütlere göre seçileceği ve ne şekilde karara varacağı açıkça belirtilmemiştir. Nesnel ve gerekçeli değerlendirme ölçütlerinin ne olduğu da belirtilmediğinden komisyonun yapacağı keyfî değerlendirmelere karşı kişilere hukuki bir koruma sağlanmamıştır.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinde, arşiv araştırmasında öngörülen veriler bakımından hangi suçların kamu görevine girmeye engel oluşturacağı açıkça belirtilmemiş, beraat veya takipsizlik kararı verilen kişilerin maruz kalabileceği keyfî uygulamalara karşı koruma sağlanmamış ve suçlar arasında herhangi bir ayrım ve derecelendirme yapılmamıştır. İlaveten, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak kişiler hakkında elde edilen bilgi ve belgelerin kullanılış şekli, bu bilgilere itiraz usulü, verilerin silinmesine ilişkin izlenecek usul, süresinde silinmeyen bilgilere yönelik güvencelere ve koruyucu düzenlemelere yer verilmemiş olması da ayrı bir sorundur.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinde, kanunda yer alacak hususların ayrıntısının belirlenmesi Cumhurbaşkanınca yürürlüğe konulacak bir yönetmeliğe bırakılmıştır. Anayasa'nın 128'inci maddesinde "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunda düzenlenir." denilmektedir. Buna göre, yönetmelikte düzenlenecek hususların sınırının yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesi ihlal edilmeden net ve belirli bir şekilde çizilmesi vatandaşların hukuk güvenliğini sağlama açısından zorunludur.
Değerli milletvekilleri, kanun tekliflerinde üzerinde en fazla durulması gereken konu keyfîliği önlemek, uygulamalarda siyasi rant elde edilmesini önlemek, herkese eşit ve adil muamele yapmak olmalıdır. Biraz önce bahsettiğim çekinceler gördüğümüz yanlış uygulamalardan ve acı tecrübelerden kaynaklanmaktadır. Nitekim, geçmiş uygulamalara bakıldığında, keyfîlik, yandaşlık, taraf tutma, ciddiyetsizlik, sorumsuzluk ve toplumsal değerlerdeki erozyon nedenleriyle hem devlet zarar görmüş hem de yüz binlerce vatandaşımız mağduriyet yaşamış ve yaşamaya devam etmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması ciddi yapılmadığı, görevliler liyakatli, ahlaklı, sorumluluk sahibi insanlardan seçilmediği takdirde, üzerinde konuştuğumuz 11'inci maddede önerilen cezalar vatandaşlarımızın mağduriyetlerine ve acılarına çare olmayacaktır.
Geçen hafta Mecliste reddedilen ve ancak bir yıl sonra görüşülmesi gereken bu teklifin İç Tüzük'e aykırı şekilde yeniden oylaması yapılarak görüşmelere devam edilmiştir. Öyle bir sorumluluğa girdiniz ki yapılan yanlışlıklara siz de ortak olacak ve yaşanacak mağduriyetlerden dolayı büyük bir vebal altında kalacaksınız diyor, Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)