GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Lisanslı Harita Kadastro Mühendisleri ve Büroları Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:75
Tarih:21.04.2021

ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; halkımızı saygıyla selamlıyorum.

Gerçekten birkaç gündür Türkiye'nin gündemini meşgul eden insan kaçakçılığı ülkede bilinen bir şey. Bu işin devlet eliyle, devlet kurumlarıyla yapılması değişik bir durum. Bölgede var "şebeke" diye biliniyor. Kimi yurttaşlar gidip başvuruyor; 6 bin avroya, 7 bin avroya, 8 bin avroya kimi bölgelerde bu işler yapılıyor ama bu işe, bu şebekeye devlet bulaştı, artık devlet şebekesi var; valilikler, belediyeler bu işin içinde. Bu, işin bir tarafı.

24 Haziranda milletvekili olarak seçildik, buraya geldik. Üzerimizde herhangi bir mahkeme kararı olmamasına rağmen şu an İçişleri Bakanlığı tarafından pasaportumuz verilmiş ama engelleniyor idari karar olarak. Meclis Başkanı Sayın Mustafa Şentop'la görüştük, ilgileneceğini söyledi; birkaç defa da İçişleri Bakan Yardımcısı Sabri Erdil'le görüştük. Ha bugün, ha yarın, bir hafta sonra, on gün sonra... En son bana söylediği söz: "Vekil Bey, avukatlarınız ilgilensin." Öyle bir yere gidecek hâlimiz de yoktur. Bu coğrafyada yüzyıllardır atalarımız yaşamış, şimdi biz yaşıyoruz, bizden sonra evlatlarımız yaşayacak ama ortada bir devlet ciddiyeti yok, bir devlet geleneği yok. Kurumsal yapıların tamamı tahrip edildi. 90'larda derin bir şiddet hissedilirdi, derin bir hukuksuzluk hissedilirdi ama devletin içerisinde kısmi bir ciddiyet vardı ama şu an devlet de kurumsal olarak çökmüş, şebekelerin yaptığı insan kaçakçılığını valilikler ve belediyeler yapmaktadır. (HDP sıralarından alkışlar) Bu da size yeter, yani ne diyelim, bu konuda, yolunuz açık olsun, gidiyorsunuz.

Bundan sonra, siyasal perspektif olarak iktidardan ziyade muhalefete bazı şeyler düşüyor; Kürt halkıyla, Alevi halkıyla hangi noktalarda biz bütünleşebiliriz? Demokrasiden bahsediyoruz, muhalefetteki arkadaşlarımız da bizler de, Anayasa'nın değiştirilmesinden, Alevilerin haklarından, Kürtlerin haklarından bahsediyoruz; ortak noktalarda buluşabilecek miyiz? Türkiye'nin geleceğini birlikte inşa edebilecek miyiz? Bundan dolayı muhalefetin daha cesur olması gerekiyor. Güçlendirilmiş parlamenter sistemden neyi kastediyorlar, bu halka açıklamak lazım. Kürt halkıyla, Alevi halkıyla, Türkmen'iyle ve diğer tüm ötekileri ortak paydada nasıl buluşturacaklarının metotlarını yaklaşan seçim mahallinde açıklamaları gerekiyor. Çok geç kalmamaları gerekiyor çünkü biz ortak noktalarda buluşabiliriz.

AKP derin bir tarihte ıskaladı, siyasal İslam'ın gerçek yüzünü -kendini öyle tanımlıyor ya, siyasal İslam olarak kendini lanse ediyor- bu halka yaptığı zulüm, hakaret, gasp, iradesini elinden alma, Kürtlerin seçme ve seçilme hakkını elinden almakla kendini derin bir şekilde ifşa ediyor. Biz de bunu bölgede her yerde söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz. 28 Şubat mağdurları olarak geldiler, Kürt halkının onlarca belediyesini gasbettiler, seçilen belediye başkanlarını cezaevine attılar, demokrasiyi bir köşeye bıraktılar, hukuku ortadan kaldırdılar ve siyasetçilere esir muamelesi yaptılar. 26 Nisanda da Sincan Cezaevi kampüsünde bir tiyatro başlayacak. Bu noktada demokrasi güçlerine, muhalefete çağrımızdır: Ortak noktada buluşabiliriz, ortak insani değerlerde buluşabiliriz. Bunların geç olmadan, ana muhalefet, diğer muhalefet ve toplum dışına itilen tüm halka anlatılması gerekiyor. AKP bir tarihi ıskaladı, AKP'nin yaptığı yirmi yıldır herkes tarafından biliniyor. Bundan sonra kazanamayacaklar ama o boşluğu dolduracak olan muhalefet, projesini, ortak noktaları bir an önce kamuoyuyla paylaşmalıdır, yeni bir demokratik sistemin inşasına katkı sunmalıdır.

Tüm halkımızı selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)