GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:80
Tarih:29.04.2021

CHP GRUBU ADINA LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Halkların Demokratik Partisinin vermiş olduğu önergede bir husus çok önemli. Önergede, HDP, 6-8 Ekim 2014 tarihinde meydana gelen olaylarda, 43 kişinin hayatını kaybettiği olaylarda zamanın İçişleri Bakanıyla bir görüşme yaptıklarını ve İçişleri Bakanının HDP heyetine "Güvenlik güçleri içerisinde kontrol edemediğimiz güçler var." dediğini ifade ediyor. Bunu hepimiz çok önemsemeliyiz ve ciddiye almalıyız değerli arkadaşlarım.

Şöyle bir kronolojik sıraya tabi tuttuğumuzda nereden nereye gelindiğinin görünmesi açısından bazı tarihsel olayları hatırlatmakta yarar görüyorum. IŞİD 2014 Eylülde Kobani'ye saldırıyor, Türkiye'de o zaman bir çözüm süreci devam ediyor. Sayın Erdoğan 7 Ekimde "Dışarıdaki ülkelerin Kobani'ye bir hava harekâtı yapmasının yararsız olacağını, kara harekâtı olmadıkça hava harekâtının başarıya ulaşamayacağını ve Kobani düştü, düşecek." diyor sayın milletvekilleri. Bu sözden sonra 7-8 Ekim 2014 olayları oluyor, on beş gün sonra 20 Ekim 2014 tarihinde peşmerge güçlerinin Irak'a geçişine, Kobani'ye geçişine izin veriyoruz Hükûmet olarak. O zaman Sayın Erdoğan diyor ki: "Ben, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Obama'yı ikna ettim, peşmergenin geçişi buradan zorunludur." diyor. Ne zaman söylüyor? 20 Ekim 2014'te yani olaylardan on beş gün sonra. Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu da 22 Ekim 2014 tarihinde "Biz kara harekâtı yapamayız, PYD'ye silah vermeyiz ama peşmerge de Irak'ta bir güçtür ve -PYD'ye de destek vermek istiyor- bizim için bu meşrudur." deyip peşmergeye nasıl izin verdiklerini açıklıyor.

Değerli arkadaşlarım, olaylar oluyor, bu olaylar yaşanıyor, peşmerge geçiyor ve tam beş ay sonra, 7-8 Ekim olaylarından sonra Dolmabahçe mutabakatı imzalanıyor 28 Şubat 2015'te. Daha sonra ne oluyor? 1 Mart 2015'te İmralı'dan gelen silahların bırakılması çağrısı ve 11 Mart 2015 tarihinde, bu olaylardan tam altı buçuk ay sonra Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ben silahların bırakılması önerisini destekliyorum." dediği bir süreç var. Yani 7-8 Ekim olayları olurken o zamanki Hükûmet ile HDP arasında görüşmelerin sürdüğü ve bir sürecin yürüdüğü belli. O zaman ses çıkarılmıyor 7-8 Ekim olaylarına, ne olduysa. Ama tam altı buçuk ay sonra, çözüm sürecinin sonlanmasından sonra bu hadiselerde karşılıklı suçlamalar başlıyor. Diyeceğim odur ki değerli arkadaşlarım, daha sonra da bu olaydan, 7-8 Ekim olaylarından...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

LEVENT GÖK (Devamla) - ...tam yedi ay sonra da 21 Mart 2015 tarihinde Diyarbakır'da İmralı'dan gelen Nevruz mektubu okunuyor. Şimdi, arada tam yedi aylık süreç var. Bence, bu süreçte, gerçekten, hakikatlerin ortaya çıkması çok önemli. Bu süreçte, gerçekten, güvenlik güçlerinin kontrol edemediği güçler var mı? Nedir bu güçler, kimdir? Bu süreç 7-8 Ekim olaylarına yürüdüyse ondan sonraki ilişkiler nasıl cereyan etmiştir? Kamuoyunun ve milletimizin bunu öğrenmeye, bilmeye hakkı vardır.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27'nci Döneminde şu ana kadar tam 9 tane araştırma önergesi kabul edildi. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Büyük Millet Meclisi, halk adına denetim yapan bir organdır ve böylesi önemli konuları da geçiştiremez. Dolayısıyla Halkların Demokratik Partisinin verdiği bu önergeyi çok da önemsediğimizi ve destek verdiğimizi ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)