| Konu: | ALAN DEĞİŞİKLİĞİ YAPMAK ZORUNDA BIRAKILAN ÖĞRETMENLERİN SORUNLARINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 56 |
| Tarih: | 23.01.2013 |
MÜLKİYE BİRTANE (Kars) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yan alan değişikliği yapmak zorunda bırakılan öğretmenlerin yaşadıkları sorunları sizlerle paylaşmak üzere söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Eğitimde 4+4+4 düzenlemesi daha uygulanmaya başlanmadan 30 bini sınıf öğretmeni olmak üzere 80 bine yakın öğretmen norm fazlası durumuna düşmüştür.
Yıllardır atama bekleyen binlerce öğretmen, atamaları yapılmayınca çareyi alan değişikliği yapmakta buldular. Yine, eş durumundan atama isteyen öğretmenler alan değişikliğini bir fırsat olarak gördüler ancak bugün gelinen aşamada bu durum söz konusu öğretmenler için daha büyük mağduriyetler doğurmuştur. Alan değişikliği ile başka branşlarda çalışmak zorunda kalan öğretmenler yeni oldukları alanda yetersiz kaldıklarını, öğrencilerinin sorunlarına cevap olamayınca da kendilerini verimsiz gördüklerini beyan etmektedirler. Bu durumun öğrencileri de mağdur ettiğini, yabancı oldukları branşlarda girdikleri derslerde öğrencilerin kendilerinden faydalanamadığını, en basit sorularına bile cevap veremediklerini anlatan öğretmenlerin çoğu, alan değişikliği yaptıktan sonra depresyona girdiğini, mesleklerinden soğuduklarını aktarmışlardır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; illere gönderilen bilgi yazısında, alan değişikliği iptalinin sadece iller arası alan değişikliği yapanları kapsadığı, öğretmenlerin eski görev yerlerine dönmeleri şartıyla taleplerinin karşılanacağı belirtilmiştir. Alan değişikliği iptalinin sadece il dışı olacak şekilde dar tutulması ve öğretmenleri "Geldiğiniz illere geri giderseniz iptalinizi yaparız." denmesi, öğretmenlere işsizliği gösterip her türlü haksız hukuksuz uygulamaya razı olmak zorunda bırakmaktır.
Sorunlarını paylaştığımız yüzlerce öğretmenden aldığımız bazı maillerin sadece isimlerinin baş harflerini kullanarak sizlerle birkaçını paylaşmak istiyorum.
"Acil? Acil? Artık dayanacak gücümüz kalmadı. Bunları yazarken dahi titreme nöbetleri geçiriyorum. Depresyon ilaçları fayda etmiyor, yavaş yavaş ölüyorum. On yedi yıllık başarılı bir sınıf öğretmeni iken yan alana geçtim. O günden bu tarafa yaşayan bir ölü gibiyim."
Ayşe adında bir öğretmen: " On dört yıl sınıf öğretmenliği yaptım. Alanımı değiştirdim. Gittiğim okulda bana görev bile vermek istemediler, yüzüme bakmadılar, sürekli göz hapsindeyim, rahatsız oluyorum, psikolojim bozuldu. Ne yapacağımı bilemez durumdayım. Kendime güvenim kalmadı. Böyle öğretmenlik olur mu? Öğrenciler saygısızlık yapıyor, veliler de öyle. Kimse bizi istemiyor. Ben bu şekilde çalışamıyorum. Bıktım usandım her şeyden, kendimden nefret eder duruma geldim."
M.Y: "Yan alan sosyal bilgilere geçiş yaptım ama çok pişmanım, yapabileceğimi sandım, yanılgıya düştüm. Bulunduğum alanda yetersiz olduğumu düşünüyorum. Lütfen, sayın vekilim, şu alan değişikliği garabetini gündeme getirin, yüzlerce öğretmen intiharın eşiğine gelmiş durumda."
Z. B: " On sekiz yıllık sınıf öğretmeni iken yan alanıma, İngilizceye geçtim, geçtiğim günden beri hayatım altüst oldu, yapamıyorum. Veliler de yan alana geçtiğimi öğrenmişler, sürekli idareye baskı yapıyorlar derslere başka öğretmen girsin diye. Bunu duyduktan sonra iyice psikolojim bozuldu."
Evet, öğretmenler alan değişikliğinin kendileri için ciddi bir sorun olduğunu, bu nedenle de kendi alanlarına yeniden dönmek istediklerini ve bu konudaki belirsizliğin ortadan kaldırılmasını talep etmektedirler. Alan değişikliğinin iptali için yapılan başvuru ise hâlâ karara bağlanmış değil. Başvurunun sonucu beklenmeden değişiklik iptal edilmelidir, aksi takdirde hem öğretmenler hem de öğrenciler için onarılmaz sonuçlar doğuracaktır Çünkü yan alan uygulaması ile yetenek sınavıyla alım yapılan öğretmenlik bölümlerine yetenek sınavlarına girmeden, yani alan ile ilgili yeteneğe ve bedensel yeterliliğe sahip olmayan sınıf öğretmenleri atanmıştır. Bu durumun, sonuç olarak İngilizce, fizik, kimya, matematik, edebiyat derslerinde eğitimin kalitesini düşüreceği aşikârdır. Aynı zamanda, bu uygulama Millî Eğitim Bakanlığının öğretmenlerin ve eğitim kalitesini artırma amacıyla KPSS artı alan sınavı yapma düşüncesiyle de çelişmektedir.
AKP Hükûmeti, eğitim alanında uyguladığı yanlış politikalarla sorunlu bir eğitim camiası ve bu camianın yetiştireceği sorunlu bir toplum yaratacağını bilmeli ve bu uygulamadan derhâl vazgeçmelidir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.(BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.