GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:88
Tarih:08.06.2021

HDP GRUBU ADINA MURAT ÇEPNİ (İzmir) - Teşekkürler Başkan.

Genel Kurul ve değerli halkımız; evet, çevre ve ekoloji denildiğinde AKP iktidarı tarafından bir çelişkiler yumağıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bu öylesine bir durum ki akın kara, karanın ak olduğu bir tablo.

Şimdi, Türkiye dünyanın çöplüğü hâline getirilmiş fakat bizim bir Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız var, zannedersiniz ki dünyada çevrecilik konusunda şampiyon bir pratik sahibi. Yani böylesine bir tabloyu neresinden tartışacağımızı bilemiyoruz. Yani yapılan işin yanlışlığı doğruluğundan ziyade, var olup olmadığını tartışıyoruz yani "AKP." dediğinizde böyle bir tablo.

Şimdi, düşünün ki fidan dikmek ile ormanı aynılaştıran bir iktidarla karşı karşıyayız yani bir ormanın yüzyıllarda oluştuğunu bilmeyen ya da bilmek istemeyen bir iktidar; şimdi, böylesi bir durum.

Salda Gölü... El dokunulmaması gereken Salda Gölü'ne şimdi inşaat yapıyor ve bu inşaatı da bize çevrecilik olarak yutturmaya çalışan bir Çevre ve Şehircilik Bakanlığı var; tablo bu.

Şimdi, Türkiye'de 2004 yılından bugüne Avrupa ülkelerinden ithal edilen plastik atıkların miktarı 173 kat artmış; bu, Türkiye'de olmuş, AKP rejiminde olmuş. Avrupa'dan 2019 yılında 582 bin ton plastik atık ithal edilmiş, 2020 yılındaysa 659 bin ton plastik atık ithal edilmiş. Bunu AKP yapmış, AKP, başka biri değil.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - İhracat ne kadar?

MURAT ÇEPNİ (Devamla) - İhracat diye bir şey yok, dünyanın çöplüğü yapmışsınız Türkiye'yi. Dünyanın çöplüğü yapanlar şimdi de kalkmış bize çevrecilik yutturmaya çalışıyorlar.

Şimdi, Türkiye'nin etkili atık yönetimi yok. Çöplerin ayrıştırılması, yıkanması, kategorize edilmesi ekonomik değil, ekonomik olmadığı için ithal ediyor -yani düşünün, AKP icraatı bu; "AKP" demek "rant" demek, "AKP" demek "kâr" demek, bu yoksa eğer ormanlar da kesilir çöpler de ithal edilir- gerekçe, ekonomik olmaması. Son bir yılda ithal izinli şirket sayısı 130'dan 400'e çıkmış; çok kârlı bir alan, 400'e çıkmış. Türkiye'de 250 bin ton atık toplama ve dönüştürebilme kapasitesi var fakat bunun çok çok ötesinde bir ithal politikası var. Plastik atıklar, atık ithalatı yasaklanmalıdır, atık toplama işçileri de güvenceye kavuşturulmalı, sosyal ve ekonomik hakları sağlanmalıdır.

Nereden geldiği belli olmayan zehirli atık ülkesidir Türkiye. Örneğin, İzmir Gaziemir'de terkedilmiş bir fabrika sahasında nükleer atık kalıntıları vardır. On üç yıldır bu devlet, her türlü kurumuyla, bu zehirli atığı temizleyememektedir. Soruyorum buradan bir kez daha: Niye Gaziemir'i temizleyemiyorsunuz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım...

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Kim getirmiş?

MURAT ÇEPNİ (Devamla) - Bunu kimin getirdiği belli değil resmen ama işte, kimin getirdiği AKP'nin bu mekanizmalarından çok net olarak bellidir.

Yetmiyor, bakın, Aliağa, Türkiye genelindeki kanser oranının 4 katı fazla kanser vakası olan bir ilçe; Aliağa. Peki, Aliağa'da şimdi bir gemi bekleniyor, asbest yükü zehirli bir gemi bekleniyor ve bu gemi Aliağa'ya gelecek.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Gelemez!

MURAT ÇEPNİ (Devamla) - Biz Aliağa'da, Aliağa'nın Türkiye'nin çöplüğü, Türkiye'nin de dünyanın çöplüğü olmadığını söylemeye devam ediyoruz ve o asbest yüklü zehirli geminin Aliağa'ya gelmeyeceğini, gelemeyeceğini, getirmeyeceğimizi buradan bir kez daha söylüyoruz. AKP zehir ithal eden bir iktidardır ama bakanlıkları da bu zehirli politikaları ambalajlamakla görevli şirketlerin aparatına dönüşmüştür, bunu reddediyoruz.

Teşekkür ediyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)