| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 08.06.2021 |
CHP GRUBU ADINA ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
2010 yılından bu yana devam eden bir süreci kısaca sizlerle paylaşmak istiyorum. 2010 yılında Doğan medya grubuna yoğun bir mali baskı vardı ve sürekli bir teftiş gönderiliyordu, ciddi vergi cezalarıyla karşı karşıya bırakılmıştı. Bu 17-25 Aralık sonrasında "Bu işleri FETÖ yaptı, FETÖ buraya çökmek istiyordu, Doğan medya grubunu almak istiyordu." diye kamuoyunun bilgisine bu şekilde yansıdı; AK PARTİ iktidarı da bunu böyle savunmuştu "Biz yapmadık, FETÖ yaptı." demişti. Sonra, o sıra, o dönemde yani bir iki yıl içerisinde tam Doğan medya grubu "kurtuldum" derken bu sefer de 2015 Haziran seçimleri geldi. Haziran seçimlerinde AK PARTİ iktidardan uzaklaştığında, o ara seçimlerde, kasıma kadar olan ara seçimlerde yine Doğan medya grubunu hedef aldı. Bu süreçte 2 kez Doğan Medya grubunun bir gazetesi basıldı, taşlı sopalı saldırıya uğranıldı ve bu saldırıyı yapan da sonraki dönem AK PARTİ milletvekili, o dönem Gençlik Kolları Başkanı Abdurrahim Boynukalın'dı. Yine, bu dönem, Aydın Doğan'ın kendisine ve kızına davalar açıldı, ceza tehditleriyle karşı karşıya bırakıldı. Gelinen son aşamada, 2018 yılı Nisan ayında Doğan medyanın tamamı Demirören gruba satıldı.
Peki, bu satışın kaynağını nasıl elde ettiler? Ziraat Bankasını burada taşeron olarak kullandılar, 750 milyon dolar gibi bir rakamı Ziraat Bankasından kredi olarak kullandırdılar ve bakın, bu kullanılan krediyle Hürriyet, Posta, Fanatik, Kanal D, Euro D, CNN Türk, Dream TV, Kral TV, Kral Pop, Kral World TV, Cartoon Network, teve2, Radyo D, Radyo Kral FM, D-Smart ve Doğan Haber Ajansı Demirören'e geçti. İki yıl ödemesiz, on yıl vadeli krediyi, 10 Haziran 2020'de "Tahsile başladınız mı?" diye sorduğumuzda, bize dediler ki: "Ticari sır." Bir suç örgütü liderine ayan olan iş, milletin vekiline, maalesef, ticari sır oldu.
Ziraat Bankası, 1888'de Mithat Paşa tarafından kuruldu ve o dönem yüzde 900 faizle karşı karşıya kalıp da tefecilerin eline düşen çiftçileri kurtarmak için kurulmuştu. Bugün geldiğimiz noktada, Ziraat Bankası çiftçiye haciz götürüyor, Ziraat Bankası kredi borçlusu olan 5 milyon öğrencinin boğazına çöküyor ama aynı Ziraat Bankası, Demirören'e verilen 750 milyon doların tahsili için herhangi bir işlem, maalesef, yapmıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Haydar seni dinlemiyorlar, seni dinlemiyorlar.
ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Canları sağ olsun, sizin de canınız sağ olsun. (CHP sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ben dinliyorum.
ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Hani, bu kredinin peşine düşmüyorlar ya, iki ay önce Çin Eximbank'tan 400 milyon dolar kredi aldı Ziraat Bankası. Yani bir taraftan kredi alıyorsunuz, bir taraftan alacağınızın peşine düşmüyorsunuz. Bu para iktidarın parası değil, bu para babanızın parası değil; bu para çiftçinin, işçinin, vatandaşın, öğrencinin parası.
Şimdi, buradan soruyorum: Hani "Dicle'nin kıyısında kurdun kaptığı koyundan ben sorumluyum." diyen Varlık Fonu Başkanı Erdoğan'ın, bu kredinin verilmesinde, muvafakatinde, izninde veya bu kredinin tahsil edilmemesi iradesinde dahlinin olamaması mümkün mü? Böyle bir şeyi düşünebilir miyiz? Erdoğan bu işin neresinde? Bizce tam da göbeğinde. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
Teşekkür ederim Başkanım.