GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:92
Tarih:16.06.2021

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bugün Soma'da bir karar verildi. Hepimizin yüreğini yaraladı bu karar. Grup Başkan Vekilimiz Sayın Özgür Özel, Soma'da, Manisa Ağır Ceza Mahkemesinin çıkışında basın açıklaması yaparken gözyaşlarını akıttı. Aramızdaki fark bu. Biz haksızlığa karşı direngen bir ekolden geliyoruz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Vah, vah!

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - "Vah, vah." diyecek kadar sıradan görüyorsunuz değil mi? Zaten o yüzden aramızda fark var, siz devam edin. Şimdi sizi teşhir edeceğim.

Grup Başkan Vekilimize buradan sesleniyorum: O gözyaşlarını boşuna akıtmıyorsun Sevgili Grup Başkan Vekilim. O gözyaşların, bu "Vah, vah." diyen arkadaşların kirlettiği hukukun üzerindeki kiri alacak; hep beraber alacağız, boşa akmayacak. (CHP sıralarından alkışlar)

Size gelince; siz, bu gözyaşlarından anlayacak durumda değilsiniz; bir fantastik filmin üzerimize çökmüş bireyleri gibisiniz; nasıl geldiğiniz karışık olduğu gibi, gidişiniz de bir buhar gibi olacak diye görüyorum. Çöktünüz. Yavaş yavaş bu milletin adalet duygusunu rahat bırakacaksınız.

Biz farklıyız; biz, 450 kilometreyi yürümüş bir Genel Başkanı olan, adalet duygusu çok özel bir partinin milletvekilleriyiz ama görüyorum ki aramızda aynı dili konuşabilecek bir hukuk zemini de kalmadı. Takkeyi ters giydirdiğiniz konuları burada gelişmiş dünya ülkelerinin hukuku diye yutturmaya çalışıyorsunuz. Bilin ki yine, sizin Adalet Bakanınız -ki saygıyla karşılıyorum- "Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun." ifadesini kullandı. Duvar gibisiniz, kendi Adalet Bakanınızın dediğine bile uymayan duvar gibisiniz. Bu kanunu hangi yüzle getirdiniz ya? Cumhuriyetin savcılarının bugün, burada, üzerine ezan okutacak, sela okutacak bu kanunu nasıl getirdiniz ya? Majesteleri emir mi verdi ya? "Ben bu kadar savcıyı kontrol edemiyorum, kirimiz çok, bu kontrolü 81 tanesi üzerinden yapayım, nasılsa 81'i de bana ait." mi dedi de getirdiniz?

Hiç düşündünüz mü ya? Yargıtay 13'ncü Ceza Dairesi bakın, burada, sıcacık bir karar verdi, yakın tarihte. Zaten bunun üzerine getirdiniz. Dedi ki savcılar: "Sadece başsavcıya idari açıdan bağlıdırlar denetimsel olarak, hukuksal nitelemeleri açısından bağımsızdırlar." Tabii, sizin hukukunuz ile Yargıtayın hukuku arasında da büyük farklar var.

Hatırlar mısınız? "Uçurtmayı Vurmasınlar" diye bir film vardı 1980'li yılların başında. O filmde cezaevi avlusu üzerinde bir uçurtma vardı. O uçurtmayı küçücük Barış adlı bir çocuk güzel güzel seyrediyordu; cezaevinin içerisinde bir çocuk, özgürlük alanı sadece o uçurtma. Cezaevi müdürü huylandı, 12 Eylül faşizmi koşulları, hemen akabinde. Cezaevi müdürü huylandı "Uçurtmayı vurun." dedi cezaevi görevlilerine. Bir cezaevi görevlisini vurmaya gönderdi, arkasından da bir başka görevliye dedi ki: "Vuracak mı, vurmayacak mı? Git, onu takip et." Aynı durumdasınız, biliyor musunuz? Savcıları alacaksınız, o savcılar sizin için bir daha takibe başsavcı kanalıyla el koyulacak hâle getirilecek öyle mi? Ama filmin o sahnesini ben -size bir şey söyleyeyim- hatırlatayım. O uçurtmayı vuramadılar, biliyor musunuz? O uçurtma özgür uçtu. (CHP sıralarından alkışlar) Hukuku vuramazsın, hukuk kendi kanatları içerisinde uçar gider, seyredersiniz. Burada, bu getirdiğiniz, başsavcıya bağladığınız savcılar var ya -kiriniz o kadar çok ki- döner, sizi yargılarlar, haberiniz olsun. Bu sizin kendi ayağınıza kurmuş olduğunuz bir tuzaktır.

ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Savcı yargılamıyor ki.

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - Birbirinize düştünüz yakın tarihte. Bakın, birbirinizi sırf buradan yargılatırsınız. Majestelerine karşı hafifçe sesi çıkan ne olur, biliyor musunuz? O başsavcıya bağlanmış savcıların iddianamesiyle karşı karşıya kalır, en çok sizin başınıza gelir bu.

Ha, ben size burada Anayasa falan anlatacaktım ama artık anlatmıyorum, biliyor musunuz. Anayasa'nın 2'nci maddesi hukuk devleti, 13'üncü maddesi temel hak ve özgürlüklerin sınırlanması, 20'nci maddedeki özel hayat, 22'nci madde haberleşme özgürlüğü. Anlatmayacağım size.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Cumhurbaşkanının görevleri...

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - Çünkü siz hiç yüzünüz kızarmadan 83 milyonun özel hayatını Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanının eline teslim ettiniz. Sizin hiç yüzünüz kızarmadı. O 83 milyonun içerisinde sizler de varsınız, haberiniz olsun. Az önce söyledim ya, size döner bunlar diye. Zannediyorsunuz ki iyi bir şey yaptınız. Özel hayatınız, kişisel verileriniz atanmış bir memurun elinin altında şu anda, haberiniz var mı? Yoksa çıkardığınız kanundan haberiniz de mi yok?

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - KVKK.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, bu ezbere konuşuyor!

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - Ya, ya!

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - Cahit Özkan, senin de kişisel verilerin saraydaki atanmış bir memurun elinin altında. Hadi gel buraya da "vesayet" diye konuş, hani konuş! Atanmış bir memurun...

Sayın Başkanım...

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - Bu yasayı çıkarıyorsunuz. Bu yasa sizin cumhuriyet savcılarını sekreter hâline getirmenizdir. Ama siz alışkınsınız, bakanları da sekreter hâline getirdiniz, kimse ağzını açamıyor. Tek adam düzeninin özellikleri bunlar.

Ama o arada size başka önerilerde bulunduk -bu yasayla bir dünya ihlal yapıyorsunuz- dedik ki: "Ya, küçücük çocuklar var cezaevinde 0-6 yaş grubunda. Bunlarla ilgili kanun teklifi verdik. "Hiç mi vicdanınız yok ya, bunların anneleriyle ilgili bir yasa çıkaralım." El ettiniz, fel ettiniz, karışık işler yaptınız, bunlara ilgi duymadınız. Özgürlük düşmanısınız siz, hürriyet düşmanısınız kardeşim! Burada, bu Mecliste bunu kayıtlara geçireceğim. Siz tek adam rejiminin burada sadece ve sadece iz sürücülerisiniz. Bizim sizinle ortak bir hukukumuz yok. Sizin hukukunuzu teşhir ediyorum. "Vah, vah!" dersiniz 301'le ilgili.

ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Kendinizle karıştırıyorsunuz.

TURAN AYDOĞAN (Devamla) - O "Uçurtmayı Vurmasınlar" filmindeki bir sahnenin bugüne özel bir yanını daha hatırlatayım size. Berkin Elvan uçurtma uçuracak yaşta bugün sizin sahaya gönderdiğiniz insanların kurşunlarına hedef oldu, bu da sizin ayıbınızdır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)