GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askeri Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:95
Tarih:23.06.2021

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemiz iyi yönetilmiyor. Ülkemizde, on dokuz yıllık AKP iktidarında, yıllardan beri kurumsallaşan kurumların içi boşaltılıyor ve Türkiye'de insanlar yoksul, Türkiye'de insanlar haklarını arama kabiliyetinden yoksun ve yasaklarla memleket yönetiliyor.

Bakınız arkadaşlar, Türkiye'de özelleştirmeler yapıldı. AKP yapmış olduğu özelleştirmelerle devletin kasasına 62 milyar dolar para koydu. Bu paralar nereye gitti? Bu paraların hesabı verilmiyor. Şimdi, çıkıldı, Varlık Fonu diye bir yer kuruldu, Varlık Fonunun içine Ziraat Bankasından tutun diğer bankaları da koydular ve içerisinde TÜRK TELEKOM, ÇAYKUR ve birçok yılların kuruluşu boşaltıldı; içi boşaltıldı, zarar zarar etmeye başladılar. PTT'nin zararı ortada, TÜRK TELEKOM'un durumu ortada ve cumhuriyetin yıllardan beri gelen kuruluşları bu hâle getirildi.

Şimdi ne oldu? Şimdi sıra OYAK'a geldi. OYAK nedir? Ordu Yardımlaşma Kurumu. OYAK, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, üyeleri Türk Silahlı Kuvvetleri olan, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı mensupları olan -kendi ifadelerine göre- tamamlayıcı bir mesleki emeklilik dalı. 2016 yılına kadar 8 sektörde ve 39 şirkette çalışma içerisinde olan, parasını değerlendiren OYAK, Coşkun Ulusoy ve ekibinin FETÖ alt suçlamalarıyla görevden istifaları sağlandıktan sonra ne yapıldı? AKP'li yönetici, liyakatsiz kişilere bırakıldı. Kime bırakıldı? Genel Müdür Süleyman Savaş Erdem'e bırakıldı. Kimdir bu vatandaş? Bu vatandaş Devlet Denetleme Kurulu üyesi ama ilginç bir özelliği var: 17-25 Aralıkta o 4 Bakan var ya 4 Bakan, 4 Bakanı aklayan raporun altında imzası olan kişi arkadaşlar, bu kişiye bırakıldı. Bu kişi... O 4 Bakanın biliyorsunuz, 800 binlik saatler, para sayma makineleri... 17-25 soruşturmaları şu anda daha çözülmedi.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - FETÖ'nün kumpası, FETÖ'nün şantajı bu.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - Çözülmedi ama İçişleri Bakanı hatırlarsanız geçenlerde bir açıklamada bulunuyor "Ben İçişleri Bakanı olduğum zaman oğluma 'Para sayma makinesini evine koyma.' dedim." diyor İçişleri Bakanı. Kime söylüyor bunu? AKP'liler bilecek onu kime söylediğini. Sonra, bu Süleyman Savaş Erdem, yapmış olduğu çalışmalarda içini boşaltmaya başladı. OYAK'ın içini boşaltmaya başladılar; ilk yaptıkları, Genel Kurulun yetkisinden alıp Yönetim Kuruluna verdiler, 7 kişilik Yönetim Kuruluna. Neyi? Artık yapacakları iştiraklere katılımları 7 kişilik Yönetim Kurulu karar verecek. Neler yaptılar? İlk yaptıkları şey, Ziraat Bankasından 750 milyon dolar para alıp da, kredi alıp da ödemeyen Demirören'in M Oil ve Total şirketini 450 milyon dolara satın aldılar; arkadaşlar, 450 milyon dolar yapmayacak iki şirketi.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Onda 1'i etmez.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - M Oil'i 90 milyon dolara aldılar, 30 milyon dolar yapmaz ve pazar payı dört sene önce 5,6 olan Total şu anda 5,5. Düşünebiliyor musunuz yani tam anlamıyla peşkeş çekildi. Bunun dışında ne yaptılar? Sagrayı aldılar, batan Sagrayı aldılar. Bunun dışında ne yaptılar? TUKAŞ'ı, kâr yapan TUKAŞ'ı satıp gidip de TAMEK'i aldılar ve Emlakın bütün arsalarını almaya başladılar. Nereden aldılar? Gittiler, Ankara'ya 37 kilometre uzaklıkta olan Ballıkuyu mevkisinden 2,5 milyon metrekare arazi aldılar. Nereden aldılar? Urla'dan 400 bin metrekare arazi aldılar, Yalova'dan 1,5 milyon metrekare arazi aldılar. Elli yıllık konut ihtiyacını karşılayacaklar. Kimin paraları bunlar? Şehitlerin paraları bunlar. (CHP sıralarından alkışlar) Kimin paraları bunlar? Terörle mücadele eden, iki bin beş yüz yıllık Türk Silahlı Kuvvetlerinin çalışanlarından kesilen paraları peşkeş çektiler. Bunun hesabını soracağız, bunun hesabını Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında soracağız ve mutlaka soracağız arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar) Değerli arkadaşlar, bu da bitmedi, bu da bitmedi, bu OYAK dosyasını çok açacağız, çok açacağız burada, çok açacağız arkadaşlar.

Şimdi, biraz önce AKP temsilcisi, sözcüsü geldi, disiplinden bahsetti. Siz hangi disiplinden bahsediyorsunuz ya, hangi disiplinden? Cübbeli Amiral Mehmet Sarı denen kişi askerî elbisenin üzerine cübbesini, takkesini giyip de tarikatta bulunduğundan dolayı hangi soruşturmayı sonuçlandırdınız? (CHP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - Disiplin soruşturması ne oldu? Sayın Cumhurbaşkanı size buradan sesleniyorum, ne demiştiniz, 5 Nisanda ne demiştiniz: "TSK'nin disiplin anlayışıyla bağdaşmayacak fotoğraf veren askere de olumlu bakmadık, bakmayız." dediniz. Ne oldu disiplin soruşturması? Sayın Millî Savunma Bakanı, hani bayramda sonuçlanacaktı? Hangi bayram bu? Gelecek sene Kurban Bayramı'nda mı sonuçlandıracaksınız? Yazıklar olsun arkadaşlar, böyle şey olmaz!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - "İki bayram arası tahkikat olmaz." diyorlar.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - "İki bayram arası olmaz." deniliyor.

Değerli arkadaşlar, ben Ege'de Aydın Milletvekiliyim. Ya, bu adalar ne oldu, adalar? 20 tane ada Yunanlılar tarafından işgal edildi; Yunanlılar tarafından işgal edilip orada silahlandırıldı -Aydın'ın karşısındaki Eşek Adası- yazık değil mi? Yunan Cumhurbaşkanı gelip de orada mangal açarken... Yazık değil mi arkadaşlar? Arkadaşlar, bu memleket sahipsiz değil; bu memlekete sahip çıkacağız, hep birlikte sahip çıkacağız.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)