| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 96 |
| Tarih: | 24.06.2021 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA BEHİÇ ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. HDP'nin nefret söylemi ve toplumsal kutuplaşma konulu grup önerisi için söz aldım.
Bilindiği üzere, İnsan Hakları Evrensel Sözleşmesi ve temel hak ve özgürlüklere atıf yapan tüm evrensel haklar ve özgürlüklere ilişkin sözleşmeler ülkemiz tarafından da kimi çekince hükümlerine rağmen kabul edilmiştir ve bağlayıcıdır. Belli bir grubu, kitleyi, etnisiteyi veya camiayı bütünüyle tekfir etmek, aşağılamak, yok saymak, kutuplaştırmak bahsettiğim değerlere aykırılık teşkil eder. Diğer taraftan, Anayasa'mızın 12'nci maddesinden başlayarak 40'ıncı ve hatta 65'inci maddeye kadar hak ve özgürlüklerle ilgili düzenlemeler mevcuttur.
Değerli arkadaşlar, hak ve özgürlüklerin bir ülkede sorunsuzca uygulanması, temelde bir kültür ve müktesebat meselesidir. Türk milletinin asaletinin nedeni de bu birikimde yatmaktadır. Ne kadar yazılı, hukuki metin koyarsanız koyun onu içselleştiremeyen, değerleri sindiremeyen bir düzende nefret duygusunun ve kutuplaştırmanın olmadığına kanaat getiremezsiniz. İşte, Türk-İslam uygarlığı bunu geniş Avrasya coğrafyasında başarabilmiş, tüm etnik inanç gruplarını bir arada yaşatabilmeyi başarmıştır.
Değerli arkadaşlar, 20'nci yüzyıl ayrı bir mahiyet arz etmektedir. 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin doğuşu mucizevi bir olaydır; tamamen ulus devlet üniter yapı olarak teşkilatlanmış, asli kurucu unsur, imparatorluktan ayrılan coğrafyasında uygarlığın şafağına "Türk" adını şerefle yazdırmıştır. Bu şu demektir: Millet anlayışımız ve millî değerlerimiz belirleyicidir, Lozan Anlaşması ise azınlıkları ve haklarını ayrıca tadat etmiştir.
Değerli milletvekilleri, bugün, küreselleşme ideolojisiyle bilinmeze sürüklenen dünya, bir avuç küresel çetenin dayatmasıyla 8 milyar insanın köleleştirilmesiyle sonuçlanacak karanlık bir dehlize itilmektedir. Kısaca, küreselleşme bizden şunu istiyor: Ulus devletler yıkılmalıdır, etnik kimlikler parlatılmalıdır, ulusal dil yerine mahallî diller hâkim kılınmalıdır, tüm dinler sulandırılarak yok edilmelidir, 4 bin civarında küçük devletçik kurulmalıdır vesaire.
Değerli arkadaşlar, yeni ideoloji "mülkiyetsizleşme" kavramını da piyasaya sürmüş bulunuyor. Bu, yeni bir köleci toplum değil mi arkadaşlar? Diğer yandan, dünya nüfusunu fazla gören bu elitler dünyanın 3 milyar nüfusa indirilmesini planlamaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.
BEHİÇ ÇELİK (Devamla) - Gıda, ilaç, salgın hastalıklar, tarım bağlamında hafızalarınızı yoklamanızı tavsiye ediyorum. Şimdi, böyle bir tabloyu size arz ederken nefretin, kutuplaştırmanın feci sonunu, insanlığı yok olmaya götürecek küresel projelere bağlıyorum. Evet, uyanmalıyız; nefrete, yabancılaştırmaya direnmeliyiz; millî politikalarımızı tahkim ederek aydınlık geleceğimizi inşa etmeliyiz. Türk milleti bunu yapabilecek birikime ve bilince her zaman sahiptir.
Değerli arkadaşlar, son olarak, bu nefret söylemi ve kutuplaştırma bağlamında Sayın Cumhurbaşkanının da özellikle üslubunu değiştirmesini tavsiye ediyorum. Artık Cumhurbaşkanı da parti başkanlığından ayrılmalıdır; tüm vatandaşlarımıza eşit ve adil davranılmalıdır; ayrımcılık, hakaret, nefret ve kutuplaştırma terk edilmelidir diyorum; hepinize saygılar sunuyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)