| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 99 |
| Tarih: | 06.07.2021 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYLİN CESUR (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Türkiye son zamanların en sıcak yazını yaşıyor, memleket yanıyor âdeta. Yalnız, bu defaki sıcaklar temmuz ayının sıcaklarından dolayı değil; memleket zamlardan, işten çıkarılmalardan, enflasyondan dolayı yanıyor, hatta yanmıyor, kavruluyor.
Üç senedir söylüyoruz, dilimizde bu yangın ve vatandaşlarımızın geçim sıkıntısını geldik buralarda defalarca anlattık sizlere. Önce yoksulluktu durum, daha sonra yokluk oldu ama şimdiki durum hayatta kalma mücadelesi hâline gelmiş değerli arkadaşlar. Türkiye sanki için için eridi senelerce ve partili Cumhurbaşkanlığı sisteminizle beraber, 2018'den itibaren alev alev yanmaya başladı.
Genel Başkanımız Meral Akşener 20 Ocak 2020'den beri ilçe ilçe Türkiye'yi geziyor, biz de beraber geziyoruz veya ayrı ayrı geziyoruz. Türkiye'de her yerdeyiz; köylerdeyiz, ilçelerdeyiz; her yerde durum aynı, hiçbir yerde durum değişik değil. Sadece son on beş günde Genel Başkanımızla Niğde, Adana, İstanbul, Ankara, Afyon, Muğla, Kocaeli ve dün de Malatya'daydık; her yer aynı. Tanık olduğumuz manzara nedir biliyor musunuz? Bir utanç tablosu. Memleket feryat ediyor "Açız, destek istiyoruz!" feryadı bu ama duyan yok. Her yerde bu şikâyet; hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, gelecek kaygısı ve bakın, dostane söylüyorum: Vatandaş öfkeli artık, çok öfkeliler size.
Adana'daki karpuz üreticisiyle Niğde'deki çiftçi aynı şeyden muzdarip. Bor'da bir emekli abim dedi ki: "1.700 lira aldığım maaş, öleyim mi ben ya!" Afyon'da bir kasap kardeşimiz "Millet artık kasabın yolunu unuttu, kasap diye bir şeyin varlığından haberi yok." dedi. Bolvadin'de bir kardeşim, hayvancılıkla uğraşan bir kardeşim: "Yem 160 lira. 80 tane hayvanım vardı, 2-3 tane kaldı; ne yapayım, onları da satmıyorum, öleyim mi? Mera da yok artık, ne yapacağımızı şaşırdık!" dedi. Isparta'daki elmacı, gülcü, kirazcı kardeşimin durumu da aynı, feryat ediyor hepsi. Eskişehir'de "Sulama birlikleri bizi haraca bağladı." diyor, oradaki bir çiftçi kardeşim. Ve Kocaeli'deki kardeşim ne dediyse Kadıköy sokaklarında dolaşırken konuştuğumuz esnaf kardeşim de aynı şeyden şikâyetçi. "Öldük!" diyor vatandaş.
Dün Malatya'daydık, kayısı ve tütün üreticisi perişan vaziyette ve onlar ne haykırıyorsa Tunalı Hilmi'de -cumartesi günü dolaşırken arkadaşlarımla- kuyumcu bir kardeşim de aynı şeyden şikâyetçi, diyor ki: "Burada mal var falan sanmayın -yani kuyumcu ya- işte göstermelik bir şeyler koyduk vitrine." Ve teşkilattaki arkadaşlarımız dışarı çıktıktan sonra eğildi utanarak bana dedi ki: "Ya, durum şöyle Sayın Vekilim: Kızım üniversite sınavına hazırlanıyor, içimden içimden 'İnşallah kazanamaz.' diyecek kadar utanacak bir baba hâline geldim çünkü kazanırsa nasıl okutacağımı bilmiyorum. Kızıma 'Seni okutamam.' demenin utancını yaşamak istemediğim için 'Acaba kazanamasa mı?' diyorum." dedi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
AYLİN CESUR (Devamla) - Yine salgının başında -30 Mart 2020'de ve 15 Nisan 2020'de- söylediğimiz ekonomik tedbirleri almadınız. Ne salgın doğru dürüst kontrol altına alınabildi ne de esnafın hâli... Şimdi, vatandaş -otuz yıllık birikimlerini satmış, kiralar, vergiler, faturalar artmış- perişan durumdayken, bir Bermuda şeytan üçgenine girmişken -ülke yüksek enflasyon, yüksek zam ve düşük destekle- siz kalkmışsınız elektriğe yüzde 15, doğal gaza yüzde 12, LPG ve oto gaza yüzde 9 zam yapmışken, temmuz ayı kira zammı yüzde 14,5'ken, memura enflasyon farkı olarak yapılacak olan zam yüzde 5,45'ken siz kalkıp diyorsunuz ki: "Biz kısa çalışma ödeneğini ve işten çıkarmaları artık serbest bırakıyoruz." Borç boğazı aşmış, vatandaş icralık, işsizlik artmış yürümüş ve siz bunu düşünüyorsunuz. Bakın, yaptığınız memlekete budur, bu bir buhrandır, bir buhrana soktunuz vatandaşı artık bundan çıkarmak hepimizin boynunun borcu. Onun için bir iyilik yapın -gözünüzü seveyim, vatandaş adına size haykırıyorum ben de buradan- bu buhrandan çıkaralım ülkeyi. Getirin sandığı biz çözeriz, Türkiye'yi iyileştiririz biz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)