| Konu: | Ankara'nın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 102 |
| Tarih: | 13.07.2021 |
LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Ankara'mız başkentimiz ama Ankara'mızın, başkentimizin burnunun dibindeki ilçelerde dağlar kadar sorunlar var. Kendi seçim bölgem olan 1'inci bölgedeki dış ilçelerle ilgili birazcık bilgi paylaşmak istiyorum.
Değerli arkadaşlarım, Sakarya Meydan Muharebesi'ne ev sahipliği yapmış Haymana'mızın, Polatlı'mızın hâli nicedir bilir misiniz? Geçtiğimiz günlerde Haymana'daydım, ticaret borsasını ziyaret ettik. Haymana'da birçok köyümüzü dolu vurdu, 6 bin dönüm arazimiz, Kerpiçköy, Saatli, Boğazkaya, Tepeköy'deki yaşayan yurttaşlarımızın arazileri dolu yüzünden biçilemez hâle geldi, çoğunun da sigortası olmadığı için sigortadan para alamıyorlar ve sigortayı ilgilendiren şirket TARSİM -geldiği zaman da- yüzde 80'lik, yüzde 90'lık arazilere yüzde 30 zarar biçiyor değerli arkadaşlarım. Çiftçimiz zararına mı yansın, sigorta yaptırdığı hâlde parasını alamamasına mı yansın? Çünkü TARSİM diyor ki: "Ben size ancak devletin ilan ettiği buğday fiyatından para veririm." Borsada 2.500, 2.900'e buğday gidiyor ama TARSİM doludan mağdur olan yurttaşlarımıza diyor ki: "Ben size 2 bin liradan ödeme yaparım, zararın da yüzde 30." yüzde 80'lik, yüzde 90'lık yerlere. Bunu kabul etmek olanaklı değil. Haymanalı çiftçimiz dertli, ürünün bedelini alamıyor. Kuraklık her yeri vurdu; Haymana, Polatlı, Şereflikoçhisar, Evren, Balâ, Gölbaşı, Elmadağ'ın tümünü.
50 dönümlük bir yerden örnek vermek isterim; 50 dönümü eken bir çiftçimiz kuraklık nedeniyle -Ankara Büyükşehir Belediyesinden aldığı tohum katkı payına rağmen değerli arkadaşlarım, 50 dönüme- mazot, biçer ve başka girdiler olmak üzere tam 5 bin lira civarında masraf yaptı, 50 dönüm yerden ancak 600 kilo buğday çıktı. Çiftçimizin eline geçen para 5 bin liralık gidere karşı 1.500 lira. Buna Haymana çiftçisinin dayanması mümkün değil, Polatlı çiftçisinin dayanması mümkün değil.
Polatlı il olması gereken bir ilçemiz, günde 10 kez elektrik kesintisi oluyor değerli arkadaşlarım, bunu kabul etmek olanaklı değil; 10 kez. Sulu tarım yapılıyor -pancar üretiminin de merkezidir Polatlı- su, elektrik kesilince motorlar çalışmıyor, tarlalar sulanmıyor, çiftçimizin zarar gördüğü bir dönem geçiriyor şu anda Polatlı.
Gökpınar Barajı'nın Polatlı'da mutlaka devreye alınması gerekiyor değerli arkadaşlarım, Polatlı'nın su sorununun çözülmesi açısından. Elektrik borcu olanların abonelikleri kesiliyor ve derhâl -fahiş fiyatlarla da- haciz işlemine gidiliyor.
Değerli arkadaşlarım, bir yandan Balâ'ya bakıyorsunuz, yoğun hobi bahçelerinde içme suyu kullanıyor. İçme suyu bahçelerde kullanılır mı değerli arkadaşlarım? Bunun derhâl, başka, tarımsal sulama şeklinde düzenlenmesi gerekiyor.
Balâ Devlet Hastanesinde uzman doktor yok. Balâlı hemşehrilerimiz Ankara'ya gelmek zorunda kalıyor herhangi bir acil ihtiyaçta. Türkiye'nin ekonomik değeri bakımından en zengin alçı üretim merkezi olan Balâ'da alçı üretiminden Balâlı hemşehrilemiz faydalanamıyor. Balâ'da alçı üretimine ilişkin bir organize sanayi bölgesinin kurulması ve Balâlı hemşehrilerimizin burada istihdam edilmesi şarttır.
Değerli arkadaşlarım, Şereflikoçhisar'a gidiyoruz. Peçenek Barajı var. Peçenek Barajı'nın hâlâ suyla dolmasını bekliyor Koçhisarlı hemşehrilerimiz. Tuz Gölü'nün özelleştirilmesiyle yaratılan mağduriyetlerden dolayı Tuz Gölü'nün nimetlerinden faydalanmayan bir Şereflikoçhisar halkıyla karşı karşıyayız. Organize sanayiye de katılımcıların gelmesi için teşvik kapsamına alınmasını bekliyor Koçhisarlı hemşehrilerimiz ve arsa bedellerinin de, gelecek sanayicilerin almaları için cazip hâle getirilmesini bekliyorlar.
Evren, Ankara'mızın en şirin ilçesi olan Evren'de Hirfanlı Barajı'nın yanında olmasına rağmen sulama sıkıntısı çekiliyor. Hirfanlı sulama projesi derhâl hayata geçirilmelidir Evren'de. Ekonomik ürün, bitki yetiştirilmesi özendirilmeli ve Evren ilçemizde üretilen balıkçılıktan Evrenli kardeşlerimiz faydalanamıyor. Gümüş balığı çıkıyor, kerevit çıkıyor. Gümüş balığının kilosunu 90 kuruşa satıyorlar, alan firmalar 50 liraya kadar, 100 liraya kadar dışarıya bunu ihraç ediyorlar değerli arkadaşlarım. Evren'de 90 kuruş, dışarı satıldığı zaman 50 lira, 100 lira; arada fahiş bir fark var.
Yine, değerli arkadaşlarım, Gölbaşı'mızda çok ciddi imar sorunları var. Özellikle Gölbaşılıların yakından bildiği 74 parselle ilgili imar sorunları derhâl çözülmelidir. Mogan Gölü 226 farklı kuş türüne ev sahipliği yapıyor ve burada, Türkiye'nin ve dünyanın göz bebeği bir sevgi çiçeği üretiliyor. Sevgi çiçeğini, daha, Ankaralılar ve Türkiye'de yaşayan yurttaşlarımız bilmiyor. O kadar değerli bir çiçek ki bunun mutlaka turizme, sanayiye ve üretime kazandırılması gerekiyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Başkan.
LEVENT GÖK (Devamla) - Yine, Gölbaşı'nda değerli arkadaşlarım, andezit taşı, Ankara taşı üretimi özendirilmeli ve güçlendirilmeli. Kamu eğer bir inşaat yapacaksa alacağı taşı Gölbaşı'ndaki Ankara taşından alarak inşaatlarını yapmalı ve Gölbaşı halkı zenginleşmeli.
Yine, Elmadağ'da Çukurcak Barajı yapımı ihalesi bu yıl, söz verildiği hâlde yine yapılmadı. Elmadağ Devlet Hastanesinde yine uzman doktorlarımız yok. Kentsel dönüşümü yaptı Çevre Bakanlığı, 10 tane binayı yarı yolda bıraktı. Eğer Çevre Bakanlığı yapamıyorsa bu 10 bina Elmadağ Belediyesine devredilmeli ve ilçedeki bu çirkinlik bir an önce ortadan kaldırılmalı.
Değerli milletvekilleri -bildiğiniz gibi- "Ankara, Ankara güzel Ankara/ Seni görmek ister her bahtı kara" dizelerini hepiniz hatırlarsınız ama Ankara'mız ve ilçeleri maalesef o kadar bahtı kara oldu ki yirmi yılda her birinin nüfusu yarı yarıya düşmek suretiyle Ankara'mızın ilçeleri Türkiye'nin en mağdur ilçeleri hâline geldi diyor, hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)