| Konu: | Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 102 |
| Tarih: | 13.07.2021 |
ATAY USLU (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, turizmin ekonomiye kattığı katma değeri, oluşturduğu istihdamı, ilişkili olduğu sektörlere katkısını, refaha katkısını hepimiz biliyoruz. Turizm ülkeler için önemli olduğu kadar dünyamız için de önemlidir çünkü turizm dünyanın en büyük barış projesidir. "Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim, sevilelim. Dünya kimseye kalmaz." der Yunus Emre. Yunus'un ifadeleriyle turizm tanışmaya, işleri kolay kılmaya bir vesiledir.
Saygıdeğer milletvekilleri, pandemi, turizmi hem dünyada hem de ülkemizde çok fazla etkilemiştir; dünyada ve Türkiye'de artan turizm ivmesi kesintiye uğramıştır. Ülkemize 2002 yılında 13 milyon ziyaretçi gelirken 2017 yılında bu sayı 38 milyona, 2019 yılında da 52 milyona çıkmıştır, maalesef, tabii ki 2020 yılında dünyayı saran Covid-19 pandemisi nedeniyle ülkemize 16 milyon kişi, 16 milyon turist gelebilmiştir. Salgından dolayı turizm sektörünün içinde bulunduğu olumsuzlukların azaltılması amacıyla Hükûmetimiz tarafından bir dizi paket hazırlanmış ve sektörün hizmetine, emrine sunulmuştur. Vergi ve istihdam teşvikleri vardır, konaklama ve yeme içme sektöründe KDV oranları yüzde 8'den yüzde 1'e düşürülmüştür, kısa çalışma ödeneği desteği sağlanmıştır, arazi kullanım bedelleri ertelenmiştir, kredi destekleri verilmiştir, seyahat acentelerine, konaklama tesislerine, tur operatörlerine, turist rehberlerine cazip koşullarda kredi sağlanmıştır. Yine, Kredi Garanti Fonu kefaletiyle bankalarımız tarafından sektöre 10 milyar doların üzerinde kredi sağlanmıştır. Yine, Hükûmetimizin aldığı tedbirlerden bir tanesi de Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı'dır. Bu program başarıyla yürütülmüş ve bu süreçte turizme ciddi katkılar sağlamıştır.
Saygıdeğer milletvekilleri, bugün hem aşılamayla hem aldığımız önlemlerle hem de destekler sayesinde turizmde ivme yukarıya doğru dönmüştür. Yıl sonu itibarıyla 25 milyon turist, 20 milyar dolar gelir bekliyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan pandemi sürecinde sektörün taleplerini bire bir takip etmiştir, uluslararası alanda ikili görüşmeler yapmış, turizm için önemli kararlar ve adımlar atmıştır. Yine Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy, Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu bu süreçte, âdeta mekik diplomasisiyle, uçuşların açılması, turizmin açılması için çok yoğun mesai sarf etmiştir; Bakanlarımıza teşekkür ediyoruz. Antalya'daki büyükelçiler toplantısı, Rusya ve Avrupalı muhataplarla sürekli görüşmeler sonuç vermiştir. Bugün, 12 Temmuz itibarıyla ülkemize gelen turist sayısı 8 milyona yaklaşmıştır. Antalya Gazipaşa, Milas-Bodrum, Dalaman, İzmir Adnan Menderes Havalimanlarında hem aylık hem yıllık bazda sayılar da artmaktadır, sayıların ivmesi de artmaktadır.
Değerli milletvekilleri, turizmin başkenti Antalya. Antalya, bizim şehrimiz. Antalya'mız, denizi, kumu, güneşi kadar tarihî ve doğal güzellikleri, kültürel yapıları, kültür rotaları, antik kentleri, lüks otelleri, doğayla iç içe konaklama tesisleriyle dünyanın farklı ülkelerinden birçok turiste ev sahipliği yapmaktadır. Bugün, tatil destinasyonları içerisinde Antalya Havalimanı, dünyada en çok turistin geldiği havalimanlarından biri olmuştur bu ay. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Antalya Havalimanı'na ortalama günlük 300 uçak inmeye başlamıştır yani her üç dakikada 1 uçak inmekte ve Antalya misafirlerini ağırlamaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın, Dışişleri Bakanlığımızın, Sağlık Bakanlığımızın çalışmaları sayesinde Rusya Hükûmeti tarafından kapatılan uçuş trafiği 22 Haziranda açıldı. Son yirmi iki günde yani 22 Hazirandan bugüne kadar Antalya'ya gelen uçak sayısı 1.500, gelen turist sayısı 400 bin olmuştur. Her gün 100 uçak ve 30 bine yakın Rus turist gelmektedir. Antalya'ya gelen turist sayısı bugün itibarıyla toplamda 2,5 milyona yaklaşmıştır. Antalya ve Türkiye turizmde önemli bir tercihtir. Bakın, bir uçuş yasağı vardı; uçuş yasağının kaldırılmasıyla ilgili teşebbüsler, çalışmalar yapıldı, denildi ki: "Uçuş yasağı kalkacak." Bu karar alındıktan iki gün sonra, bir gün sonra uçuşlar başladı. Uçuşların başladığı ilk gün, düşünebiliyor musunuz, yirmi dört saat sonra 30 uçakla 7.500 turist Antalya'ya geldi yani bu, bizim sektörümüzün, turizm sektörümüzün gücünü gösteriyor, kalitesini gösteriyor, Türkiye'nin cazibesini de gösteriyor. Aynı hareketliliği ören yerlerinde de görüyoruz; Phaselis, Olimpos, Patara gibi ören yerlerimizdeki ziyaretçi sayısı pandemi öncesi döneme ulaşmıştır arkadaşlar. Bu, esnaf için çok önemlidir.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Marmaris'te ne?
ATAY USLU (Devamla) - Patara demişken, Patara Yılı kapsamında bölgede ciddi restorasyon çalışmaları yapıyoruz; Patara Plajı, Likya Meclisi, antik tiyatro, sütunlu yol, Neron Deniz Feneri, şehir kapısında restorasyon çalışmalarımız devam ediyor. Sultan Abdülhamit Han Telsiz Telgraf Müzesi çalışmaları devam ediyor. Kaş Patara'yı görmediyseniz mutlaka görmenizi tavsiye ediyorum.
Antalya için şunu söyleyebilirim: Kış sezonu için de önümüzdeki sezon için de ümitliyiz çünkü kongre ve etkinlik turizmi için rezervasyonlar kabul edilmeye başlandı. İnşallah kışın da yüksek rakamlara ulaşacağız.
İç turizmde de büyük bir hareketlilik var, haziranla beraber bu başladı. Bir taraftan tabii ki yaz tatili, öbür taraftan Kurban Bayramı tatili; dolayısıyla, turizm tesislerinde doluluk oranı yüzde 100'lere ulaştı. 10 milyondan fazla yurttaşımızın tatil için seyahat etmesini bekliyoruz. Arkadaşlar, bu da çok önemli bir rakamdır. AK PARTİ'nin Türkiye'yi getirdiği bir noktadır, 10 milyondan fazla vatandaşımız turizm hizmetinden faydalanıyor.
Sayın milletvekilleri, 2023 yılı için 75 milyon turist, 65 milyar dolar hedefimiz var. Bunu inşallah Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleştireceğiz. Bir yandan turizmi on iki aya yaymaya çalışıyoruz, bir yandan turizmi ülkenin geneline yaymaya çalışıyoruz, diğer yandan altyapılarla, üstyapılarla turizmi geliştirmek için her türlü çalışmayı yapıyoruz. Bu çalışmaları yaparken de yasal ve mevzuat çalışmaları da yapıyoruz. Sektörle yan yana geliyoruz, taleplerini dinliyoruz, onların taleplerini teklife çeviriyoruz. Bu teklif de onlardan bir tanesidir. Rahmetli Turgut Özal, ileri öngörüsüyle 1980'li yıllarda Turizmi Teşvik Kanunu'nu çıkarmıştır. Bu kanun sayesinde turizmde çok ciddi yatırımlar gerçekleştirdik, çok ciddi adımlar gerçekleştirdik. Bu vesileyle Turgut Özal'ı rahmetle bir kez daha anıyorum.
Bugün bu kanunda bazı maddeleri değiştiriyoruz çünkü bazı maddelerin turizmin hızlı gelişimi karşısında uygulanma kabiliyeti azalmıştır, bazı maddelerin turizm sektörünün gelişen ve değişen ihtiyaçları karşısında yetersiz kaldığını gördük, bunları gidermek için bir çalışma yaptık.
Şunu net ifade edeyim: Bu kanun teklifinin hiçbir yerinde belediyelerin ve yerel yönetimlerin yetkileri azaltılmıyor. Bu kanun teklifinin hiçbir yerinde yerel yönetimlerin gelirleri de azaltılmıyor. Bu teklifin hiçbir yerinde Cumhurbaşkanımıza yeni ve özel bir yetki verilmiyor. Bu teklifin hiçbir yerinde doğa harikası hiçbir plaj ve kıyı paralı hâle getirilmiyor, tersine ücretsiz günübirlik alanlarıyla halkın lehine düzenlemeler yapılıyor. Bu teklifin hiçbir yerinde korunan alanlarla ilgili yeni bir düzenleme yok. Okusaydınız bunların hepsini görürdünüz arkadaşlar.
Bakın ne yapılıyor biliyor musunuz? Bir kere, tanımla ilgili tespitler yapıyoruz. Zaten turizm bölgeleri ilan etme yetkisi Cumhurbaşkanına ait, Cumhurbaşkanının yetkilerinde değişiklik ve artış yok, tanımı net hâle getirdik.
İkincisi, turizm hizmetleri yönetim birliği kuruyoruz. Bu birlik de Bakanlıkça adına tahsis yapılan yatırımcıların katılımıyla olacak.
Üçüncü bir konu, turizm işletme belgesi. Arkadaşlar, burada da yaptığımız iş, belediyelerin yetkilerini almak değil. Belediyeler yine iş yeri ve çalışma izinlerini verecek. Biraz önce bir sayın milletvekili "Artık verilmeyecek." dedi. Verilecek. Verildikten sonra konaklama konusunda da Turizm Bakanlığı yetkisini kullanacak. Bunu neden yaptık? Bakın, CİMER'e veya başka kurumlara otellerle ilgili, konaklama tesisleriyle ilgili gelen şikâyetlerin yüzde 60-70'i belediye belgeli. Turizm Bakanlığı oraya gidip herhangi bir işlem yapamıyor. Bundan sonra Turizm Bakanlığı gidecek orada işlem yapacak. Bugüne kadar belediye belgeli olan işletmelerin hepsine de otomatik olarak, başvuru durumunda, herhangi bir evrak istenmeden yalnızca bir dilekçeyle basit konaklama tesisi belgesi vereceğiz.
Değerli arkadaşlar, lüks kampçılık turizmini mevzuata kazandırıyoruz. Ama bakın, o maddede çok özel konular var. O maddeyi düzenlerken ne dedik? Temelsiz ahşap platformu, doğal ekosisteme uygunluk, çevre dostu malzeme, kalıcı olmayan yapı, doğal çevreyle uyum. Bakın, bu terimleri özenle bu maddeye dercettik; bunları görmek lazım.
Başka bir konu, tabii ki mera vasfıyla ilgili. Asla Mera Kanunu'nda bir değişiklik yok, tek bir hüküm yok. Yalnızca yaptığımız, mera vasıflı taşınmazların tahsisi konusunda, ot bedeli yatırımcı tarafından ödenecek. Daha önce Turizm Bakanlığı ödüyordu, sonra yatırımcıdan alıyordu, bürokratik bir işlemdi, biz bunu kaldırıyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Kaldırın tümden, meraları da kapatın.
ATAY USLU (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
ATAY USLU (Devamla) - Bir milletvekili Manavgat'la ilgili bahsetti arkadaşlar. Bu kanunun içinde Manavgat'la ilgili gizli bir husus yok. Manavgat'ta bahsedilen alan zaten turizm bölgesi ilan edildi bu kanundan önce, üç yıl, dört yıl önce ilan edilmiş bir yer. Yani ilan edilmiş yerle ilgili tekrar bu kanunun içinde herhangi bir hüküm yok.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Çeşme Alaçatı var bu kanunun içinde.
ATAY USLU (Devamla) - Gerçekten okursanız bunları fark edeceksiniz. Denetim yetkisi herhangi bir kuruluşa aktarılmıyor, taşra teşkilatından bu konuda destek alınıyor. Jeotermal kaynaklı alanların turizm amaçlı kullanımında Turizm Bakanlığına yetkiler veriliyor.
Son bir konu Yunus Emre Vakfı; bu çok önemli bir konu. Yunus Emre Vakfı, Türkçe öğreniminden kültür sanata, Türkoloji çalışmalarından geleneksel sporlara kadar birçok konuda 50 ülkede faaliyet yapıyor. Yunus Emre Vakfının yönetimi, yürütme organı tarafından dendi ki: "Biz daha çok ülkede Türkçe öğretmek istiyoruz. Bu konuda eleman ihtiyacımız var." Yürütmenin böyle bir talebi oldu, bu kanunun içine bu talebi de dercettik, inşallah Yunus Emre Enstitüsü de farklı ülkelerde yeni enstitüler ve yeni merkezler açacak. Bakın, 2021 yılı için enstitünün hedefi şu: Kanada'nın Toronto, Arjantin'in Buenos Aires, Özbekistan'ın Taşkent, Endonezya'nın Jakarta, Nijerya'nın Abuja, Etiyopya'nın Addis Ababa, Umman'ın Maskat, Hindistan'ın Yeni Delhi merkezlerinde yeni merkezler açacaklar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ATAY USLU (Devamla) - Bitirdim Başkanım.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Konuşsun Özgür Bey, konuşsun. Dinleyelim, konuşsun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Bitti, bitti. Bitti Başkanım.
ORHAN SÜMER (Adana) - Çok önemli, devam et o zaman.
BAŞKAN - Tamamlayın efendim.
ATAY USLU (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın milletvekilleri, bu kanun teklifi 2023 turizm hedeflerine ulaşılması için önemlidir. Katkı koyan Komisyon üyelerimize, milletvekillerimize, Bakanlık ve turizm sektörü temsilcilerine teşekkür ediyoruz.
Genel kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)