| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 16.07.2021 |
MHP GRUBU ADINA İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 277 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Kanun teklifine ilişkin değerlendirmelerime geçmeden evvel, Rize'de meydana gelen sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Cenab-ı Allah'tan milletimizi her türlü afet ve musibetten esirgemesini niyaz ediyorum.
Dün 5'inci yılını idrak ettiğimiz 15 Temmuz FETÖ hain darbe girişimini bir kez daha lanetliyor; şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum.
Tarihimizin en büyük ihanetlerinden biri olan 15 Temmuz hain darbe girişimiyle Türkiye işgal edilmek, Türk milleti esir alınmak, demokrasimize pranga vurulmak istenmiştir. 15 Temmuz ne tiyatrodur ne kontrollü darbedir ne de milletimize kurşun sıkan alçaklar garibandır. Bu söylemler vatana ihanete göz yummak, şehitlerimizi ve gazilerimizi yok saymak, 15 Temmuzu meşrulaştırmak ve yalanlar üzerinden mağduriyet algısıyla toplumu kışkırtmak çabasından başka bir anlam taşımamaktadır. 15 Temmuz Türk devletinin ve Türk milletinin bekasına yönelik endişe duyan herkes için de yeni bir başlangıç olmuştur. Devletimizin kuruluş ilkeleri ve cumhuriyetimizin temel nitelikleri esasında ortak bir siyasi tavır belirlenmiş ve 16 Nisan 2017'de aziz millet iradesiyle hükûmet sistemi değiştirilmiş, demokrasimiz güçlendirilmiştir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçilmesiyle birlikte Türkiye parlamenter sistemle yönetildiği dönemdeki siyasi istikrarsızlıklar, hükûmet kurma krizleri, demokrasi dışı müdahaleler ve yürütmedeki çift başlılık sorunlarıyla karşılaşmamıştır. Yasamadaki etkinlik, karar verme sürecindeki hızlanma Türkiye'nin terörle mücadelesinde daha sağlam adımlarla ilerlemesini mümkün kılmıştır. Güvenlik güçleri içine sızan FETÖ'cü hainlerin ayıklanması mücadele kararlılığını ve etkinliğini artıran en önemli unsurlardan birisi olmuştur. 3'üncü yılını dolduran Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi sayesinde Türkiye terörle mücadelesinde destan yazarken Covid-19 salgınıyla mücadele başarısıyla da dünyada öne çıkan ülkelerden biri olmuş, salgının ekonomik ve sosyal hayata etkilerinin en aza indirilmesi için gerekli yasal ve idari düzenlemeleri bir bir hayata geçirmiştir.
Değerli milletvekilleri, görüştüğümüz kanun teklifi vatandaşlarımızın, meslek odalarının ve kamu kurumlarının talep ve beklentilerine yönelik bir muhtevaya sahiptir. Teklifin 1'inci maddesiyle güvenlik korucularımıza ödenen ücretin asgari ücretin altında kalmaması esası getirilmekte, yıl içerisinde güvenlik korucularımızın ücretlerinin asgari ücretin altında kalması hâlinde aradaki farkın tazminat olarak ödenmesi sağlanmaktadır. Bunun yanı sıra terörle mücadelenin önemli unsurları olan ve kendilerine verilen her türlü görevi zor şartlar altında, eksiksiz bir şekilde yerine getiren, bugüne kadar 1.800 şehit, 3 binin üzerinde de gazi vermiş güvenlik korucularımızın statü, emeklilik maaş ve ikramiyesi ile harcırah gibi konulardaki taleplerini karşılamak üzere kapsamlı bir düzenleme yapılmasını gerekli gördüğümüzü de ifade etmek istiyorum.
Teklifin 2'nci maddesiyle Sağlık Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı arasında düzenlenen protokol kapsamında diş protez eğitimi almış olan kişilerin yardımcı personel olarak çalışabilmesi sağlanmaktadır. Düzenlemeyle daha önce eğitim almış ve sertifika verilmiş ancak ilgili yönetmeliğin iptal edilmesi sonucu yardımcı personel olarak çalışma hakkı kaybolmuş 6.100 kişinin mağduriyeti de giderilmektedir.
3'üncü ve 4'üncü maddelerle kambiyo mevzuatı çerçevesinde faaliyet yürüten yetkili müesseselere izin verilmesine ve başvuru ücreti alınmasına yönelik Hazine ve Maliye Bakanlığına yetki verilmekte, devlet ormanlarında Tarım ve Orman Bakanlığının izniyle kurulabilecek olan ulaşım, enerji, haberleşme, doğal gaz ve benzeri tesisler arasına hava ayrıştırma tesisleri de dâhil edilmektedir.
Diğer önemli bir düzenleme ise 2020 yılında meydana gelen depremlerde afetzedelere eşit ölçüde yardım eli uzatılabilmesi ve uygulama birliği sağlanması amacıyla genel hayata etkililik oluru alınmadığı için yapılan düzenlemeye yetişememiş olan bazı il ve ilçelerimiz kapsama dâhil edilmektedir. Böylece binaları zarar gören vatandaşlarımızın konut kredisi alma ve bina yaptırma işlemlerinde olası mağduriyetleri giderilerek hak kayıplarının olmaması amaçlanmaktadır.
6 ve 7'nci maddelerle Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunda tabip ve eczacı olarak görev yapanlara diğer kurumlardaki emsali düzeyinde ücret vermek, kurumsal hafızayı ve kadro istikrarını kalıcı kılmak amacıyla döner sermayeden ek ödeme yapılması imkânı getirilmektedir. Ayrıca götürü bedel üzerinden sağlık hizmeti sunmak üzere Sağlık Bakanlığının kamu kurum ve kuruluşlarıyla protokol yapmasına imkân veren 209 sayılı Kanun'un geçici hükmü sürekli hâle getirilmektedir.
Teklifin 8 ve 9'uncu maddeleriyle Kooperatifler Kanunu'nun ek 4 ve geçici 5'inci maddeleri yürürlükten kaldırılarak üniversiteler dâhil, her ortağın yönetime seçilme açısından eşit olması sağlanmaktadır.
10'uncu maddede İmar Kanunu'nda yapılan düzenlemeyle geçmiş dönemlerde düşük ve cüzi oranlarda yapılan düzenleme ortaklık payı kesintilerini yüzde 45'e tamamlayabilme imkânı getirilmektedir.
12 ve 13'üncü maddelerle Rekabet Kurumunda görevi sona eren bazı personelin aynı konuda belirli süre görev yapamaması ile gümrük mevzuatında yerli üreticiyi koruyucu düzenlemeler yapılmaktadır.
Teklifle getirilen önemli bir düzenleme ise 2016 yılından itibaren uygulanan asgari ücret desteğinin 2021 yılında da devam etmesine yöneliktir. Buna göre, 2021 yılında, istihdamı desteklemek için, iş gücü maliyetlerini azaltmak üzere, sektör ayrımı yapılmaksızın, finansmanı İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacak şekilde, işverenlere ödeyecekleri sigorta priminden mahsup edilecek şekilde aylık 75 lira asgari ücret desteği sağlanmaktadır.
Değerli milletvekilleri, bir başka önemli düzenleme ise terörle mücadelenin etkin bir şekilde sürdürülebilmesi amacıyla, özel bazı hükümlere yönelik sürelerin uzatılmasına ilişkindir. Buna göre, 11'inci maddeyle Terörle Mücadele Kanunu'nda savcılık ve adli makamlara verilmiş olan yetkiler çerçevesinde gözaltı sürelerinin bazı suçlarla ilgili olarak yeniden düzenlenmesine ve ek gözaltı süreleri getirilmesine ilişkin hükümlerin; 20'nci maddeyle terör suçları bakımından yürütülen soruşturma ve kovuşturmalarda kayyum atamalarına karar verildiği takdirde kayyumluk görevinin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından yerine getirilmesinin; 23'üncü maddeyle de terör örgütleriyle mücadele kapsamında kamu görevlilerinin görevden uzaklaştırılması, ihracı rütbelerin geri alınması, mesleğe ilişkin unvanlarının kullanılmaması gibi tedbir düzenlemelerinin süresinin 31 Temmuz 2021 tarihinden itibaren uzatılması öngörülmektedir. Terör bir insanlık suçu, demokrasinin önündeki en büyük engeldir. Teröre karşı ortak bir mücadelede kararlılığı ortaya koymak da hepimizin sorumluluğudur. 15 Temmuz hain darbe girişiminin üstünden beş yıl geçmiş olmasına rağmen hâlen FETÖ'ye ilişkin yakalama ve gözaltılar aralıksız sürmekte, maruz kaldığımız tehdit ve tehlikeler devam etmektedir. Bu nedenle, etkin ve kararlı terör mücadelesinin devamı için genel hükümler dışındaki özel bazı tedbirlerin süresinin uzatılmasını gerekli ve yerinde görüyoruz. İnanıyoruz ki milletimiz terör belasından tamamen kurtulacak, terörün ekonomik ve sosyal hayat üzerindeki tahrip edici etkisi ortadan kalkarak milletimizin huzur ve refahı artacak, Türkiye hasımlarıyla iş birliği yapan hainler temizlendikçe de millî hedeflerimize yürüme irade ve kararlılığımız güçlenecektir.
Bu düşüncelerle kanun teklifinin hayırlı olmasını diliyor, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına sizleri saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)