| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 16.07.2021 |
İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; 277 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 5'inci maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, teklifin geneli ve maksadı düşünüldüğünde 5'inci madde bütünün aksine millete faydalı bir düzenleme içermektedir ancak bu faydalı düzenleme bile iktidarın kalıcı ve yapısal çözümler üretmekten çok uzak olduğunu göstermektedir. Türkiye'de doğal afet sigortası yani DASK, sadece ev alınır satılırken ya da kiralanırken yaptırılan bir sigorta durumuna gelmiştir. Bunun sonucu olarak olası afetlerde devlet desteğinin alınması kanuni olarak sıkıntıya girmiştir. Bu durumun yanında, devletin afetlerde kredi ve inşa için göstereceği kolaylıkların DASK'a takılmaması için il il, ilçe ilçe isimler yazarak kanun yapılmaktadır. Kanunlar genel ve herkese eşit uygulanacak bir durumda olmalıdır. Her afet olduğunda Mecliste bir torba kanun çıkarıp etkilenen il ve ilçelerin adlarını mı yazacağız? Yazamayacağımız bellidir çünkü Komisyonda gördük ki teklifi hazırlayanlar Van Tuşba'yı, Siirt Kurtalan'ı unutmuşlar, sonradan önergeyle eklemişler.
Dün Rize'de bir sel felaketi oldu, ölenlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet dileriz. Yarın başka bir ilimizde -Allah korusun- bir deprem olabilir. Biz deprem olan her şehrimizi bu kapsama sokmak için yeni bir torba kanun mu ekleyeceğiz? Her şeyi KHK'lerle düzenleyen iktidar böyle bir uygulamayı neden kanun teklifi olarak bir torba kanunda getiriyor? Bütün bunlar, hem yönetme acziyetini göstermektedir hem de faydalı düzenlemeleri getirip OHAL'i uzatma planlarınızı perdeleme amacını göstermektedir. İYİ Parti ve muhalefet, bu konudaki belli başlı maddelere kökten karşıdır; bu teklifi geçirmemek için uğraşacak, siz de vatandaşa diyeceksiniz ki: "Deprem düzenlemesini muhalefet geçirtmedi." Türk milletinin de bizlerin de bu oyunlara artık karnı toktur.
Saygıdeğer milletvekilleri, mevcutta bir Deprem Araştırma Komisyonumuz var; bu Komisyonda, ilgili duruma dair bir çalışma yapılabilir, bu çalışmanın sonucuna göre bir kanun düzenlemesi de teklif edilebilir. Kriterler belirlenir ve her olaya ayrı kanun çıkarmak zorunda kalınmaz. Bu, çok zor bir iş midir Allah aşkına?
Öte yandan, deprem kredileriyle hukuksuz ve temelsiz OHAL uygulamasını uzatmanın ne gibi bir bağlantısı vardır, anlamakta güçlük çekiyoruz? Bu "torba kanun" mantığından artık vazgeçilmesi gerekir. "Gazi Meclis" diye övdüğümüz bu çatıyı her geçen gün daha da itibarsızlaştırıyorsunuz. Millî Mücadele kazanmış bir Meclisi ne hâle soktuğunuzun farkında mısınız? Bu, çok açık bir gaflet hâlidir. Bence, Meclis tatile girince biraz zihninizi boşaltın ve geçmişin muhasebesini yapın; salim kafayla, bu yaptığınız hataları bir düşünün derim yoksa seçime gidene kadar her saniye bu millete bir şeyler kaybettireceksiniz.
Sayın milletvekilleri, afet kredisi ve afet konutlarından bahis açılınca, Bitlis'teki afet konutlarının durumunu sizlere anlatmak isterim. Bu örnek de ülkeyi yönetemediğinizin, ülke kaynaklarını çöpe attığınızın bir kanıtıdır: Bitlis merkeze bağlı köylerde ve Tatvan'da yaşanan afetlerde evleri hasar gören köylüler için afet konutları inşa edilmiştir ancak yapıldıktan sonra altyapısı tamamlanamayan, yanlış yere yapılan ve için vatandaşların taşınması sağlanamayan yüzlerce konut olmuştur; bunlar, yapıldıkları gibi yıkılmıştır. Mesela 2006 yılında inşasına başlanan 326 afet konutu 2017 yılında içine bir kişi bile oturmadan yıkılmıştır; benzer şekilde, 2004'te inşasına başlanan otogar da yine içine kimse girmeden 2016 yılında yıkılmıştır. Bu, devletin kaynaklarını çöpe atmak değil midir Allah aşkına, tüyü bitmemiş yetimin hakkını çarçur etmek değil midir? Yamalı bohça gibi yaptığınız kanunların da yapboza dönen inşaatlarınızın da verdiği zarar artık milletimizin canına tak etmiştir. Size sandıkta derslerini vermek için sabırsızlıkla beklemektedir milletimiz.
Bu düşüncelerle teşekkür ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)