GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:105
Tarih:17.07.2021

NURAN İMİR (Şırnak) - Sayın Başkan, Değerli Genel Kurulu, değerli halkımızı ve özellikle engelli yurttaşlarımızı buradan sevgiyle selamlıyorum.

Yaklaşık iki yıldır insanlık tarihinin şahitlik ettiği çok özel bir süreçten geçiyoruz. Hangi ırktan, hangi renkten, hangi cinsten ya da dilden olursak olalım ortaklaştığımız anlar oldu. Hepimiz sağlığımız için endişelendik, hepimiz sevdiklerimizi kaybetmekten korktuk, hepimiz evde kapalı kaldığımız günlerde içimize kadar işleyen yalnızlık duygusunun soğukluğuyla donduk. Bunların tamamı insan olma hasletlerinde bizi birleştiren duygulardır. Şimdi, dünya ve ülke olarak bu durumdan kurtulmak istiyoruz zira sosyal yönümüz maruz kaldığımız izolasyondan hiç tahmin edemediğimiz kadar çok yara aldı. Bu yaraları yine insan ile insan arasında kuracağımız sıcacık duygu bağında şifalandırmaya ihtiyacımız var. Elbet bu günler bitecek, normal yaşamlarımıza geri döneceğiz. Herkes mi? Hayır. Bu oturumun sonunda sizlerin vereceği kararla yaşamlarını üç yıl daha pandemi koşullarında sürdürmek zorunda kalacak milyonlarca yurttaşımız var. Kimler mi? Engelli yurttaşlar ve onların aileleri. Peki, kaç milyon? Onu da bilmiyoruz çünkü ülkemizde kaç milyon engelli yurttaşımızın yaşadığı bilinmiyor lakin resmî tahminlerde 10 milyon engelli yurttaşımızın olduğu söyleniyor. 2005 yılında alınan kararla çözülmesi gereken erişilebilirlik sorunu, önce 2012 yılına, sonra 2018 yılına kadar ertelendi. Geçici 3'üncü madde denilen bu düzenlemeyle on altı yıldır kalıcı bir biçimde erteleniyor. Şimdi bir kez daha üç yıllık bir erteleme gündeme getiriliyor. Konunun öznesi olmayan bizler için üç yıllık bir erteleme sadece. Peki, ya engelliler için? Vereceğiniz bu kararla üç yıllık süre sizin için önemsiz olabilir. Oysaki bu erteleme milyonlarca engelli yurttaşımızın varlığının inkârıdır, onları görmezden gelmektir, yok saymaktır. Bu karar milyonlarca engelli çocuğun ve gencin eğitim hakkının önündeki en büyük engeldir. Bu karar, sağlık hizmetlerinden faydalanmak isteyen engelli yurttaşlarımızın önündeki en büyük engeldir. Bu karar, çalışma yaşamında yer almak isteyen engelli yurttaşlarımızın önündeki en büyük engeldir. Bu karar, sosyal ve kültürel yaşama katılmak isteyen engelli yurttaşlarımızın önündeki en büyük engeldir.

Yıllardır ülkemizde var olan klasik tıbbi model bakış açısıyla engelli olmak, eksiklik, patolojik, anormallik ve deformasyon olarak kabul edildi. Engelliliği sürekli olarak "tam olma" ya da "eksik olma" ikilemiyle açıklamaya çalışıyoruz. "Tam bir insan olmak." ne büyük bir kibir. Hangimiz tam olduğumuzu iddia edebiliriz ki? İnsan olmanın kendisi bir eksikliğin ifadesi değil midir? Engelliliği, başarısız sosyal organizasyonlarla biz inşa ediyoruz. Engelliliği, erişilemeyen binalar, yollar, okullar, fabrikalar, hastaneler, sinemalar, parklar, köprüler, sayamayacağım birçok ulaşım araçlarıyla biz inşa ediyoruz. Engelliliği, erişilemeyen bilgiyle inşa ediyoruz. Engelliliği, bu yurttaşlarımıza verilen her hakkı lütuf gören bizlerin bakış açısıyla biz inşa ediyoruz. Engelliliği, değerli ve iyi olanın standart bir beden ve zihin yapısında olduğunu söyleyen ezberlerimizle biz inşa ediyoruz.

Bu ertelemeye onay verdiğimiz zaman, seçilmişler olarak bir kez daha engelli bir toplumu yeniden ve yeniden inşa etmiş olacağız. Bugün burada böyle bir ertelemeden bahsediyor olmamızın kendisi bizzat engelli bir politikadır. "Yaşam" dediğimiz sadece yemek, içmek ve uyumaktan ibaret değildir, tüm kutsalların ve kadim öğretilerin de dediği gibi: Yaşam, bir arayış ve bir yolculuktan başka nedir ki? Bir arayış, bir soru: Ben kimim? İnsan bilmeyle kendisini gerçekleştirir. İnsan, insanın aynasında kendisini keşfederken aradığı cevaplara ulaşır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

NURAN İMİR (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

İşte, bunun içindir ki birbirimize olan dayanılmaz ihtiyacımız bu ertelemenin kabulüyle eksik kalacak, sadece erişilebilirlik değil milyonlarca engelli yurttaşımızın yol hikâyeleri olacaktır.

Genel Kurulu ve tekrardan, bütün engelli yurttaşlarımızı partimiz adına sevgiyle selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)