ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Tekrar ediyorum: Herhangi bir şekilde mağduriyeti yok saymak ya da "olmasın" demek adına değil, ama yine usule dair söylüyorum. Bir önceki toplantıda burada hep birlikte görüş alışverişinde bulunarak işçi güvenliğini öne çektik, ama son toplantımızdaki sıralamada, aynı şekilde, biz, yine burada öne çekmeyi mi oyluyoruz, yoksa kendisini mi oyluyoruz?

BAŞKAN - Hayır, kendisini oyluyoruz.

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Dolayısıyla, öne çekmeyi birlikte konuşmadığımız için herhâlde benim kafam karıştı, bir öncekinde birlikte konuşmuştuk.

BAŞKAN - Yok, onu da oylamadık, öyle bir şey yapmadık.

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Ama "Böyle yapalım." dedik, görüştük ve ondan sonra bir oylama aşamasına geçtik.

BAŞKAN - Bakın, ben, o gün bu 28 Şubatı onun akabinde alacaktım, o gün bu işçi haklarıyla ilgili mesele gündeme geldiği için onu öne çektik ve sonuçta böyle bir zaman kaybına vesile oldu, ama bugün 28 Şubatla ilgili önergeyi oylattıracağım.

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Elbette, takdir sizin, bizler de oy vereceğiz, burada sıkıntı yok. Sadece, yine önceliklendirmeyle ilgili Sayın Tanal'ın işaret ettiği yere değinerek, daha güncel olan, örneğin ayrımcılık yasağı ve eşit muameleyle ilgili sırada bekleyenin önüne geçmiş oluyor.

JÜLİDE SARIEROĞLU (Ankara) - Ama bu önergelerin geliş tarihi yok mu Sayın Başkan?

BAŞKAN - Var, şimdi, bakın, bu konuyla ilgili...

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Hanımefendi, geliş tarihine göre, sizin yaptığınız liste üzerinden giderek söylüyorum da o yüzden.

BAŞKAN - Hayır, hayır, o şeyden kaynaklanıyor: Orada da, o konuda da ben çok farklı davrandım...

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Güncel bir ayrımcılık hususu olduğu için önemseyerek soruyorum.

BAŞKAN - Hayır, ondan değil, bakın, olay şundan kaynaklanıyor: Yani o zaman da ben bunu iki toplantı öncesinde de izah ettim. 28 Şubatla ilgili verilen önerge ilk bana verilmişti, benim masamda kaldı. İlk verilen önergelerden birisiydi. O manada o liste doğru değil, ama ben, o dönem arkadaşlara iletmediğim için onlar da 17 Aralık tarihini girdiler, bana da sonradan sordular: "Başkanım, bu şekilde tarih girdik, bunu değiştirelim mi, size verilen tarihi baz alalım mı?" Ben de dedim ki: "Hayır, resmiyete nasıl girdiyse o şekilde alınsın." Ama işin aslı da bu, onu da ifade etmiş olayım.

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Peki, ben son cümlemi şöyle söyleyeyim: O zaman en başa dönerek, insan haklarının zaten kronoloji itibariyle değerlendirmeye alınmasını -o zaman da söylemiştik, ilk tartışmada- doğru bulmadığımı, yöntem olarak ivedilik arz eden konuların önceliklendirilmesi gerektiğini düşünerek, buna ilişkin görüşümü söylemiş olayım...