KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarımız, çok saygıdeğer uzmanlar; şimdi, bu 6'ncı madde, bilirkişilik, hakikaten dün de geneliyle konuştuğumuz gibi, hepimiz açısından zor ve sıkıntılı bir konu. Yargılamamızda etkin bir fonksiyon icra ediyor ancak bugüne kadar hem ceza usulde hem hukuk usulde genel ilkelerle düzenlenmiş, geçmişte listeleri bile olmayan, her hâkimin kendisinin tanıdığı, bildiği yazı işlerindeki kişilere yani dünden bugüne o mahkemede nasıl görülmüşse öyle devam eden bir sistemdi. Son yıllarda adalet komisyonlarında bilirkişilik listeleri oluştu ve listelere göre de kural olarak listeden devam ediyor.

Şimdi, bir kanunla bu yıllardır uygulanagelen fiilî durum olanı ve kısmen de usul mevzuatında olanı, hepsini birleştiren ve biraz daha geniş bir müesseseyle düzenlemeye gayret ediyoruz.

Az önce Ömer Bey ve Mehmet Bey'in 6'ncı maddeyle ilgili genel olarak söyledikleri bilirkişilik daire başkanlığındaki görevlerin çok önemli bir kısmı düzenleme görevi yani fiilen bilirkişi seçme görevi yoktu. Bu, ilgili bölge kurullarının görevi, bir sonraki maddeye geldiğimizde bölge kurullarında yani kimin bilirkişi seçileceğine karar verme yetkisi tamamen hâkimlere ait bir yetki ama genel bir düzenleme yapmamız lazım, bilirkişiyi nasıl seçeceksiniz, evsafı ne olacak, hangi kişi bu işi yapacak veya yapmayacak; bununla ilgili kısmı düzenliyoruz.

Özel hukuk tüzel kişisi (i) ve (j) bendiyle ilgili bir önerge var, bunları, bu yetkilerin kuruluşunu da bölge kurullarına devretmekle ilgili ancak az önce Sayın Başkanın söylediği gibi bir tereddüt var ise biz kendi içimizde bunu konuşup o konuyu yeniden değerlendirmekte... Zira hepimizin son gideceği kapı yargı. Yargı kapısı ne kadar adil, hızlı olursa bu devletin devamlılığı esas ve insanların da huzuru esas. Siyasetname'de deniyor ki: "Küfr ile devlet durar ama adaletsiz bir devlet durmaz." İlk başındaki hükümlerden birisi, adalet her işin başı.

BAŞKAN - Kimin siyasetnamesi?

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Nizamülmülk'ün. Başka bir siyasetname var mı?

BAŞKAN - Ahlakı Alai var, en güzel siyasetname.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Yani hakikaten ben bugünlerde bir kez daha sindire sindire, yavaş yavaş okuyorum, gerçekten adalet kavramı çok önemli. Bu tereddüt çok haksız bir tereddüt değil, tüzel kişilerin bilirkişilik yapması ve buradaki kâr amacıyla ilgili kısım dışlanabilir gibi değil ama "Bu doğru düzenlemeyi nasıl yapalım, yapmalı mıyız"ı tartışalım yani bunda yanlış bir iş yapmamak hepimizin görevi.

Burada esas olan eğer bu tüzel kişiliği devam ettirecek isek sayıyı hem içindeki uzmanlara hem de üst limit olarak tüzel kişiliğe vermeliyiz. Diyelim ki bir kişi yılda 100 dosyaya bakacak, tüzel kişinin bin uzmanı da olsa bin dosyanın üzerinden... Yani 10 katı, 5 katı, belli bir rakamın üstüne çıkmamalı, yoksa Ankara'ya büyük plazalardan birine bir şirket kursun, bütün bilirkişileri toplasın, bu kabul edilebilir bir şey değil. "Biz bunu dışlamıyoruz." dedi ama böyle bir şey olmayacağını, ben bakanlık yetkilisi arkadaşlarla da Sayın bakanımızla da dün görüştüğümde "Bu konuda yetkiyi de zaten bölge kurullarına devrederek çok daha katı, yargılamayı etkilemeyecek bir müesseseyi kurmamız lazım."ı söyledi, inşallah bunu o şekil düzelteceğiz. Yani endişeniz kabul ama arkadaşlar şunu kabul edin: Geçmişteki yargılamalarda, başka dönemlerde, başka iktidarlarda da bu bilirkişilik nasıl seçiliyordu? Lütfen kendimize soralım yani bugün AK PARTİ iktidarda yarın bir başka parti de gelebilir, bu bilirkişilik devam edecek, bu yargılama devam edecek. O zaman bu kanunu parça parça, bölük bölük yapmaktansa doğru dürüst bir kanunla yapmamız doğru.

Bence bu kurul ilkeleri koymalı yani şu ilkelere uygun Odalar Birliği, Mühendisler, Mimarlar Odası, Tabipler Odası uzmanları bildirsin ama ben her bildirilenin uzmanlığını kabul etmek zorunda da değilim. Dolayısıyla hâkim beyler aynı vasıftaki bilirkişilerden birini kabul edip birini kabul etmiyor, ne diyeceğiz buna? Sonuçta hâkim "Ben bunun daha iyi uzman olduğuna karar verdim." diyor. Taraflar anlaşamazsa resen hâkim belirliyor. Ben bu bilirkişiyi yetersiz görüyorum. Defalarca sizler de dosyanızda itirazlar etmişsinizdir. O sebeple bunun "2 kere 2=4" eden bir yolu yok, genel ilkeleri düzenlemesi bakımından doğru.

Teşekkür ediyorum.