NECATİ YILMAZ (Ankara) - Gerçekten de sunulan amaçtan uzak bir yasa çalışmasının ortada olduğu buradan da gözüküyor. Gerçekten de on yıllık tecrübesi olan Başkan mı daha gereksinimdir ihtiyaçtır, yoksa altı yıl olan mı? Altı yıl olan daha iyiyse iyiye doğru gidiyoruz, iyiye gidiyoruz.

BAŞKAN - Mukayese doğru değil ama?

İki yıl görev yapacak...

NECATİ YILMAZ (Ankara) - Sonuçta şunu söylüyoruz: Burada hiçbir nokta ihtiyaç üzerinden değil, tanımlanan bir formülasyon üzerinden götürülüyor. Özellikle de şunu söylememiz lazım sevgili arkadaşlar: Bakınız, eğer burayı bir statü hukuku olarak görseydik bakışımız farklı olurdu ama liyakat üzerinden yürüyecek bir iş olarak görüyorsak farklı olurdu. 2 ayrı sistem burada karıştırıldı bir kere, asıl sorun burada. Dolayısıyla, liyakat üzerinden oluyorsa geçen sürenin fazlalaşması tabii ki kurumu tanıma, orada başarılarını gerçekleştirme, diğer üyelere kendini kabul ettirme, o anlamıyla temsiliyette öne çıkma gibi bir sonuç ortaya çıkarabilirdi. Zaten siz burayı seçimle yapıyorsanız, seçimle geliniyorsa bu anlamdaki bekleme süresinin de bir önemi yoktur, bir kıymeti yok ki, seçimle yapıyorsunuz çünkü liyakatin bir önemi kalmıyor bu sistemde.

MURAT GÖKTÜRK (Nevşehir) - Altı yılı dolduranlar arasında.

NECATİ YILMAZ (Ankara) - İşte, bu sefer de karma bir yönteme gidiyorsunuz. Dolayısıyla, öyle olsa da olur, her bir sonucu getirecek ilkeler kaybolur, ilkeler kayboluyor. Dolayısıyla, biz hangi ölçüye göre değerlendirmede bulunacağız bunu göremiyoruz. Kıta Avrupası mı, Anglosakson hukuku mu, hangisi? İkisi de değil. Dolayısıyla, sadece burada bir tek şey var, "Biz yargıyı nasıl araçsal hâle getiririz, biz yargıda Parlamentodan sonra yargıda da şu işleyiş düzenini nasıl devreye sokabiliriz?" gibi bir anlayış var. Burada hayatın her alanını kuşatan bir siyasal yaklaşım var.

Teşekkür ederim.