MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok, şöyle: Arkadaşlar bütün iş akış şemasını çıkarıp detaylı çalışmalar yaptıktan sonra "Yasal değişiklik olarak bunlara ihtiyacımız var." dedikleri değişiklikleri getirdik zaten yani bir başlangıç fikriyle gelmedik. Aslında bundan önce arkadaşlar bir dört aydır, beş aydır buna çalışıyorlar. Yani bu çalışmanın yasal düzenleme boyutu olacak, burada yapıyoruz. İkincil düzenleme boyutu olacak. Arkadaşlar bunun ikincil düzenleme boyutunu çalışıyor. Özellikle bilgi işlem altyapısıyla ilgili iki kurum bir araya gelecek, bu işle ilgili arkadaşlar, orada yazılım çalışmaları yapılacak. Yine bir de burada bence mükellefin de eğitimi önemli. Mükellefin de bu beyannameleri doldururken hataya düşmemesi lazım. Yani ilk bakışta aslında sistem tam manada bir birleşme değil çünkü arka ofiste yine dağıtıyoruz, yine ayrı ayrı kurumlara gidiyor. Ama bence bu da önemli bir başlangıç. Bu çalışma aslında bir de şunu gösterdi: Sosyal Güvenlik Kurumunun prim tahsilatıyla vergi idaresinin vergi tahsilatı ile ilgili aslında iki ayrı mevzuat var ve birbirinden çok farklı hükümler taşıyor. Yani beyannameyi süresinde vermediniz, primde ayrı ceza sistemi var vergide ayrı ceza sistemi var. Tarhiyat usulleri farklı, tahakkuk usulleri farklı. Tahsilatla ilgili olarak baktığımız zaman zor durum hâli prim tarafından farklı, burada farklı, pişmanlık hükümleri farklı. Aslında şu anda iki bakanlık olarak şöyle bir çalışma başlattık: Sonuçta ister prim olsun ister vergi olsun bir kamu alacağının tespiti, tarhı, tahakkuku ve tahsili söz konusu. O zaman bizim ne yapmamız lazım? İki mevzuat arasındaki farklılıkları gidererek yeknesak yeni bir mevzuat üretelim ve böylelikle mükelleflerimiz prim tahsilatında da, vergi tahsilatında da aynı kurallara muhatap olsunlar. Mevzuat böylelikle daha basit, daha anlaşılır ve birbiriyle uyumlu olur diye bir planımız var. Ekipleri kurduk aslında daha kapsamlı bir çalışmayı orada getireceğiz.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Bakanımız da Bilgi İşlem Daire Başkanlığı yaptı, o zamandan beri bu çalışmalar yürütülüyor. SSK'da çalıştığım dönemde ben de bu konu üzerinde çalıştım. Mükellef tanımı ile iş yeri tanımı veya işveren tanımı SGK'nın farklı.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Farklı, işte onları da değiştireceğiz.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - SGK'daki iş yeriyle ilgili numara, farklılık var, Maliyede daha farklı bir vergi numarası var, ortak değil. Karşılaştırma yapmayı beceremiyoruz. Mesela ben Polatlı'da bir pilot bölge olarak seçtim, orada bir çalışma yapayım dedim, karşılaştırma yapılamadı. SGK açısından mesela kapıcılar bir iş yeridir.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Maliyeden muaf.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Maliyeden muaftır. Tam örtüşmüyor. Bunu ortak hâline getirmek lazım. Yani bu iş yeri, işveren ve mükellef tanımını ortak yapmak lazım. Bir ortak veri tabanı onun için oluşturmak gerekiyor. Bir ortak havuza alınacak. O veri tabanından isteyen istediği bilgiyi çekecek. Çok önemli bir konu ama bu şekilde eksik olacak, sadece böyle henüz detayı belirlenmemiş bir şekilde bu yasayı yapmamız çok eksik olacak. Bu ortak tanımları da oluşturmamız lazım, sonradan büyük sıkıntı çıkarabilecek bu. Bu çok önemli bir konu, çok önemsiyorum, buradaki en önemli maddelerden biri. Devletin yapması gereken bir iş, mükelleflere önemli ölçüde kolaylık sağlıyor, muhakkak olması lazım. Bu denetimi de ortak hâle getiriyor, çok güzel bir şey ama bu şekilde olmasının doğru olmadığını düşünüyorum, sonradan büyük sorunlar çıkabilir. Mükellef tanımı, işveren tanımı ve iş yeri tanımını ortak hâle getirelim. Hep çakışsınlar yani aynı olsun.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ben de bu yapmış olduğumuz düzenleme uygulamaya geçtiğimiz zaman yetersiz kalmasın diye arkadaşları özellikle bu konuda kendilerini uyardım. Şu ana kadarki yapılan çalışmalarda iki kurum müştereken bu düzenlemeler gelirse beyannamelerinin birleştirilmesiyle ilgili mevzuat altyapısının yeterli olacağını düşünüyorlar. Fakat sizin söylediğiniz mükellef tanımı, iş yeri tanımı ve buna bağlı olarak aynı veri tabanını üretmeyle ilgili konu, bana göre, demin ifade ettiğim çalışmayla ancak olur. Yani çok kapsamlı bir şekilde iki mevzuatın karşılaştırılması, ortak noktalarda aynı tanımların yapılması, farklı olan noktalarda bile aynı uygulama standartlarının getirilmesi. Yani böyle bir çalışma bence aslında yeni ve önemli bir çalışma olacak. Ama şu andaki bu çalışmayla beyannamelerin birleştirilmesi için gerekli mevzuat altyapısını kurduğumuzu...