| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 20 .11.2014 |
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli Komisyon üyesi milletvekili arkadaşlarım, değerli Komisyon üyeleri, Bakanlık bürokratları; başarılı bir sağlık bütçesi geçmesi umuduyla hepinize saygılar sunuyorum.
Öncelikli olarak, bu hafta Diş Hekimleri Haftası, Ağız Diş Sağlığı Haftası. Bunu bir daha belirterek dikkatinizi çekmek istiyorum.
Gerçi dört yıldır Mecliste bunu sürekli dile getiriyoruz, sürekli diş hekimlerinin ve ağız diş sağlığı bileşenlerinin sorunlarının çözüleceğine dair sözler alıyoruz ama dört yıldır maalesef elimiz boş kaldı. Diş hekimlerinin de hiçbir sorunu çözülmediği gibi sorunlar da daha fazla ağırlaşmaya başladı.
En son hazırlanmakta olan ve ne aşamada olduğunu tam bilemediğimiz ağız ve diş sağlığı hizmeti sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik'le ilgili konuşmak istiyorum şu anda. Sayın Müezzinoğlu ile Türk Dişhekimleri Birliği yetkilileri geçtiğimiz ay bir görüşme gerçekleştirdiler. Ben de kendisiyle Mecliste bir görüşme gerçekleştirdim. Burada Sayın Bakan yönetmelik değişikliği çalışmalarında Birliğin mutlaka yer alacağını belirtti. Sayın Bakanın sözünü unutmaması temennisini buradan bir kez daha yineliyorum. Zira elimize ulaşan taslak, sorunları çözmenin ve ihtiyaçları karşılamanın çok ötesindedir. Geçtiğimiz ocak ayında -ki neredeyse bir sene oluyor- yönetmelikle ilgili Bakanlıkça Türk Dişhekimleri Birliğinden ihtiyaç ve talepler doğrultusunda görüş istenmiştir ama sonrasında bir gelişme yaşanmadığı gibi, Bakanlıktan istenilen taslak çalışma kendilerine ancak salı günü ulaştırılmıştır. Dolayısıyla ne tür bir çalışma yapıldığını bilmeyen birlik yöneticileri bir görüş bildirmek için ancak bir gün, sadece dünü yakalayabilmişlerdir.
Yönetmelikte elbette ihtiyaçlar doğrultusunda eksik kalan hususlar vardır. Neticede on beş yıl önce yayımlanan yönetmelik şu anda geçerliliğini korumaktadır. Her ne kadar eski Bakan Sayın Osman Durmuş döneminde ufak tefek değişikliğe uğrasa da mevcut hâliyle bile mesleğin icrasında engel teşkil etmemektedir. Bunun sebebi, yönetmeliğin onun uygulayıcılarına, yani bizlere, birlik ve odalara danışılarak oluşturulmuş olmasıdır.
Serbest diş hekimliğinin temel sorunları arasında hastaların primini ödedikleri kamu sağlık sigortasının serbest diş hekimliği hizmetinin bedelini karşılamaması, hizmet verdikleri yerlerle ilgili kat malikleri ve belediyelerin karşılanması olanaksız talepleri sayılabilir ancak diş hekimliğinin serbest olarak sunulmasında bu yönetmelikten kaynaklanan hayati bir sorun da bulunmamaktadır.
Bakın, şimdi elimizde yeni bir taslak var. Bir şekilde arkadaşlar o taslağa ulaşıp bizlere gösterdiği zaman hepimiz hakikaten hayretler içinde kaldık.
Şimdi TDB'deki arkadaşlarımız imza kampanyası başlattı. Binlerce diş hekimi imza kampanyasına imza atıyorlar. Yönetmelik hazırlığında Sayın Bakandan ve yönetmeliği hazırlayanlardan bu imza atan arkadaşlarımızın ve Türk Dişhekimleri Birliğinin 10 talebi var.
1)
Mevcut sağlık kuruluşları faaliyetlerini sürdürebilmeli,
2)
Yeni açılacak sağlık kuruluşları için hizmetinin niteliğini artırmakla ilgisi olmayan koşullar getirilmemeli,
3)
Sağlık kuruluşları ancak diş hekimleri tarafından açılabilmeli,
4)
Sağlıkta reklama izin verilmemeli, "tanıtım" adı altında reklama kapı aralanmamalı,
5)
Hasta sırrına saygı gösterilmeli, hastanın açık izni olmadan kişisel verilerinin paylaşılması istenmemelidir.
6)
Olağan denetimler önceden bilgi verilerek yapılmalı, denetimde rehberlik önde tutulmalıdır.
7)
Uygulanacak yaptırımlar ölçülü olmalı,
8)
Diş hekiminin sürekli mesleki eğitimini destekleyen kurallara mutlak yer verilmelidir.
9)
Düzenlemelerde diş hekimi ile meslek örgütü arasındaki bağı gözeten kurallara yer verilmelidir,
10)
Diş hekimliğini ilgilendiren bütün kurallar diş hekimlerinin görüş ve önerilerini etkin biçimde ortaya koyabileceği bir yöntemle yapılmalıdır.
Bu talepleri karşılayan bir yönetmelik hazırlandığı takdirde bir sorun yaşanmayacaktır.
Bir kez daha yineliyorum: Sayın Bakan verdiği sözü tutmalıdır ve bu işin erbaplarını hiçe sayarak bu yönetmeliği hazırlamamalıdır. Aksi hâlde önümüzdeki süreçte geri dönmesi zor sıkıntılar yaşanacaktır.
Biçim olarak yönetmelikle ilgili eleştiriler bunlardır ancak bunun yanı sıra içerik olarak daha vahim bölümleri vardır. Taslağın mevcut hâli, muayenehaneleri ortadan kaldıran ve diş hekimliği hizmetlerinin büyük merkezler aracılığıyla verilmesinin ve bu merkezlere diş hekimi olmayanların da sermayedar ortak olarak katılabilmesinin önünü açan bir forma sahiptir. En önemli tehlike budur. Bu sayede fiyatların düşeceğini düşünen Sağlık Bakanlığı fiyatların daha artacağını mutlaka görmelidir. Aynı şey tabiplerde olmuştur. Üstelik Sayın Bakan da muayenehanelerin kapatılmasına yönelik herhangi bir düşüncelerinin olmadığını, aksine, bu mesleğin muayenehane temelli olduğunu, meslek dışı kişilerin ağız ve diş sağlığı hizmet sunumu modellerinin hiçbirinde sermayedar olarak bulunmayacağını dile getirmiştir.
Bakınız, bu meslek muayenehane temellidir. Bugün muayenehaneye hizmet veren diş hekimlerinin konuşulması gereken onlarca sorunu varken -ki bunların en başında yine Hükûmetin dile getirdiği kamu hizmet alımı vardır- buraların tasfiye noktasına gelmesi mesleğim adına çok üzücüdür.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Bu kamu hizmet alımının bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir.
Değerli arkadaşlar, bir diğer önemli konu da -ki bununla ilgili bir önerge de vermiştim- muayenehanelerde bulunması gereken ilaçların içinde Diazem ilacının temininde çok ciddi bir zorluk var. Bunu ya odalar sağlayabiliyor yahut da doktor arkadaşlarımız, diş hekimi arkadaşlarımız herhangi bir şeyde kendi adına aile hekimine yazdırıyor, oradan sağlıyor. Çünkü bunların kontrolü sırasında Diazem olmadığı zaman muayenehanelere herhangi bir şekilde ceza geliyor. Bunun bir şekilde yıllık bir hak verilerek muayenehanelerde çözülmesi gerektiğine dair çok arkadaşlarımızın talepleri var. Bazı meslek odalarının da zaman zaman üyelere bunları ücretsiz şekilde dağıttığını görüyoruz.
Yeri gelmişken, diş teknisyenlerinin sorunlarını da bir kez daha dile getirmek istiyorum. Çok ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıyalar. Nedeni ise diş teknisyenliği, birçok sağlık riskini barındıran, ölümcül olabilen meslek hastalıklarının görüldüğü, yasal olarak ağır ve tehlikeli işler kapsamına giren bir meslektir. Diş protezi üretimi sırasında tehlikeli kimyasal maddeler, ağır metaller içeren alaşımlar kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra, kullanılan malzemeden ortamın uygunluğuna değin pek çok unsur hastalıkların ortaya çıkmasında etken olmaktadır. Bu sebeple azımsanmayacak ölçüde de silikozis hatalığı yaygınlaşmıştır.
Bir diğer konu da, 5181 sayılı Kanun'da yapılan değişiklikle diş protez teknisyenlerine verilen diploma ve belge zorunluluğu getirilmesidir. İstanbul'da 1.500-2.000 arası diş laboratuvarı vardır, yalnızca 230'u ruhsatlıdır. İstanbul'da vergi mükellefi olup da belgesi olmayan yüzlerce diş teknisyeni var. Türkiye genelinde bu sayı 3 bin-4 bin civarındadır. Buralarda da yetişmiş 700-800 kalifiye eleman belgesiz çalışmaktadır. Mesleğinde kendisini kanıtlamış diş teknisyenlerinin bile belgeleri olmadığı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen toparlayınız, ikinci kez uzatıyorum.
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Öyle mi? Özür diliyorum Başkanım.
BAŞKAN - Estağfurullah.
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.
Diş teknisyenlerinin birçok sorununu bir an önce halletmemiz lazım. Onların en büyük sorunlarından birisi de ağız diş sağlığı merkezlerinde yaşamış oldukları ihale sistemidir. Yine, bunun yanı sıra kamuda çalışan diş hekimi meslektaşlarımızın performanstan kaynaklanan aşırı çalışma yükü hâlâ devam etmektedir. Belli bir yaşa gelenlerin çok ciddi rahatsızlıkları öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra özlük haklarında çok ciddi... Yani o ay aldıkları maaş özlük haklarına yansımadığı için emekliliğine yansımamaktadır. Emeklilikte çok sıkıntı çekmektedirler. Bunun yanı sıra arkadaşların bu çalışma şartlarının mutlaka düzeltilmesi gerekmektedir diye düşünüyorum. Kamu sağlığında çalışan arkadaşlarımıza mutlaka eğilmeliler.
Günlük bakılan hasta sayısının mutlaka azaltılması gerektiğini söylüyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen...
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Bunun yanı sıra çok kısa bir şey olarak da söyleyeyim, meslektaşlarımızın bu sorunlarının halledilmesi yönünde Sayın Bakanıma bir de şey sormak istiyorum, mesleğimizin dışında: GATA'nın Acıbadem'de bulunan bir hastanesi var, göğüs hastalıkları hastanesi. Burada birtakım inşaat faaliyetleri oluyor. Dışarıda hiçbir şey yazmıyor, içeride birtakım kepçeler dolaşıyor. Burada ne yapılmak istenmekte? GATA kapanacak mı? Kim muhatabımız, askeriye mi, Çevre Bakanlığı mı, siz misiniz? Burada bir an önce cevaplarsanız çok seviniriz.
Paşabahçe'de bir onkoloğumuz var, insanlar çok memnun. Son derece iyi bir onkolog ama tek başına olduğu için hem çalışma şartları çok uzun hem de insanlar istedikleri zaman randevu alamıyorlar. Oraya bir onkoloğun da atanması konusunda Beykozluların talepleri var.
Müsamahanız için teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.