MUSTAFA BALOĞLU (Konya) - Teşekkür ederim.

Bakanım, değerli Komisyon üyelerimiz, değerli bürokratlarımız, değerli basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Genel sağlık politikaları hakkında birkaç şey söyledikten sonra kendi ilim olan Konya'daki yatırımlardan bahsetmek istiyorum: Öncelikle, gerçekten hem eleştiriler hem katkılar gayet olumlu ve sağlığın geleceği için önemli mesajlar içeriyor. Ben de eski bir sağlık çalışanı olarak... Tabii, belki geçmişi sık sık burada zikretmek bazı arkadaşlarımızı rahatsız ediyor olabilir ama hayat biliyorsunuz geçmişe bakarak anlaşılır, geleceğe bakarak da yaşanır. Geçmişte, sağlığın nereden nereye geldiğini, bir felsefesi olmayan, stratejisi olmayan sağlık sistemlerinden Sağlıkta Dönüşüm Programı altında iddialı, sağlık hizmetlerini Avrupa düzeyinde, OECD ülkeleri düzeyinde bir seviyeye ulaştırmayı hedefleyen bir dönüşüm programının, bugün büyük bir bölümünün başarıya ulaştığını her aşamada görüyoruz.

Dün, sadece küçük hizmetlerle uğraşırken... Ben yaklaşık iki-üç yıllık başhekimlik döneminde bir ameliyathanenin restorasyonunu ve rehabilitasyonunu yaptıramamıştım ama şimdi bunların ötesinde, acillerde bir aletle birçok hastaya, onları yıkayarak steril edecek solüsyon bile bulamadan, onları yıkayarak sütur atarken, şimdi Obeziteyle Mücadele Programı'nı konuşuyoruz, Diyabet Önleme ve Kontrol Programı'nı görüşüyoruz, sağlıklı yaşam problemlerini konuşuyoruz, tütünle mücadeleyi konuşuyoruz ki sadece başlı başına tütünle mücadele bile sağlıkta ne tür mesafeler katettiğimizin çok güzel örneklerinden ve modern dünyanın en önemli göstergelerinden bir tanesi.

Yine, 10 kişinin bir koğuşta yattığı, bir merkezde tedavi edildiği dönemleri gördük. Şimdi, artık nitelikli yatak oranlarımızın yüzde 6'lardan yüzde 45'lere çıktığını görüyoruz ve "şehir hastaneleri" adı altında şu anda planladığımız 50 bin yatağın dönüşümüyle ilgili bir planda artık "akıllı hastaneleri", pnömatik sisteminden kendi enerjisini üretebilen ve hastaların Avrupa'da ne varsa en teknolojik cihazlarla donatılmış ve en güzel hizmetlerin, üstün sağlık hizmetinin alınabildiği merkezleri konuşuyoruz.

Yine, sağlık sisteminde şu anda özellikle son dönemlerde yoğun bakım, radyoloji merkezleri, radyoterapi merkezleri ve perinatal merkezler gibi hizmetlerin devlet hastanelerinde oldukça yaygın hâle getirildiği dönemi ve günleri yaşıyoruz. Yine, çocuk yoğun bakım ve perinatoloji dallarında ilk defa uzman hekimlerin devlet hastanelerinde istihdam edildiği günleri yaşıyoruz.

Geçmişte bir ME hastasının SSK hastanelerinde sedyelerde tedavi edildiğini ve takip edildiğini hepimiz biliyoruz, buradaki meslektaşlarımız bunları çok iyi biliyor. Ama şu anda birçok merkezde anjiyo yapılabilen, stent takılabilen ve diğer teknolojik imkânları kullanabilen ve birçok kardiyovasküler hastaların cerrahiyle birlikte normal yaşama, hayata döndürüldüğü dönemi yaşıyoruz. Bu gerçekten ümit verici ve ben bu Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı başlatan ve bunu büyük oranda başarıya eriştiren tüm Sağlık Bakanlığı ekibini ve fedakâr, cefakâr sağlık kadrolarını tebrik ediyorum.

Tabii, bunların içerisinde aksaklıklar yok mu? Var. Hepimiz bunları görüyoruz ve yeri geldiği zaman bunları uyarıyoruz, katkıda bulunmaya çalışıyoruz, eleştirilerimizi gündeme getiriyoruz ama başından sonuna bakıldığı zaman, bu gerçekten çok önemli bir başarı hikâyesi ve bunu dünya takdir ediyor, zaten halkımız da bunu rahatlıkla görebiliyor. Her aşamada, ağız diş sağlığından koruyucu önlemlere kadar, yine, aile hekimliği sistemi... Bu ülkede her iktidar döneminde aile hekimliği sistemi konuşulmuştur. İktidara gelen her parti veya iktidara talip olan her parti, aile hekimliğiyle ilgili taahhütlerini mutlaka vatandaşlarımıza söylemiştir ama bunu gerçekleştiren yine AK PARTİ iktidarları olmuştur. Tabii ki, maalesef yanlış uygulamalar sonucunda hekim sayımızın azlığı belki aile hekimliği sisteminin tam istediğimiz gibi işlemesine engel olmaktadır ama bu da kabul edersiniz ki yine iktidarımızdan kaynaklanan bir sorun değil, geçmişte uygulanan sağlık politikalarının bir çıktısıdır, bir sonucudur. Yine, aile hekimliği sistemi oluştuktan sonra, Avrupa ülkelerinde bunu görüyoruz yani doktor başına 120 hastaya, 80 hastaya kadar düşen ülkeler var ama biz hâlâ 1 aile hekimine 3 bin hastanın düştüğü bir ülkede yaşıyoruz. İnşallah, hekim sayımızın artışıyla birlikte ve hekimlerimizin özverileriyle bu da çözümlenmiş olacak.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Yazın turistik yerlerde bu rakam şaşıyor, 3 bin oluyor.

MUSTAFA BALOĞLU (Konya) - Şırnak da bunun içine dâhil mi Hasip Ağabey?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Şırnak'ta da turistik yerlerimiz var. Mesela festivale gidince 30 bine çıkıyor Beytüşşebap'ın nüfusu; 4 bindir, orada yine 1 hekim...

BAŞKAN - Hekim sayısını artıracaklar Sayın Kaplan.

MUSTAFA BALOĞLU (Konya) - İnteraktiften normale dönelim.

Yine, gerçekten bu mücadele metotlarında ve programlarında bağımlılıkla mücadele özellikle gündemde olan bir mücadele. Bunun içine sadece madde bağımlılığı olarak burada alınmış ve buna yönelik zannediyorum Sağlık Bakanlığı bir program uyguluyor ama bunun içerisine ben mutlaka teknolojik bağımlılığın da katılması gerektiğine ve çocuklarımızla, gençlerimizle ilgili, bunlarla ilgili bir çalışma yapılması gerektiğine inanıyorum ve bunun da dikkate alınmasını istiyorum.

Kendi ilim olan Konya'ya gelince, gerçekten Konya'ya yapılan hizmetlerde sağlık alanında oldukça önemli mesafeler katettik. Belki diğer illere de bunun örnek olması açısından onlardan kısaca bahsetmek istiyorum. Şu anda Konya'mızın 31 tane ilçesi var ve bu 31 ilçenin 20 tanesinde şu anda sağlıkla ilgili fizikî yatırımlar var. Özellikle, şu anda inşaat aşamasında olan Seydişehir'imizin, Ilgın'ımızın, Çumra'mızda, Altınekin'imizde, Selçuklu'muzda, Emirgazi'mizde, Çeltik ve Karapınar'da şu anda yüzde 83 seviyelerinden yüzde 90 seviyelerine kadar devam eden inşaatlarımız ve modern hastanelerimiz var. Yine, proje aşamasında Beyşehir ve Kulu ilçemizde şu anda 2 tane hastanemiz proje aşamasında, 150 yataklı ve 75 yataklı. Yine, ihale ve sözleşme aşamasında Ereğli'mizde, güney sınırda Hadim'de, Taşkent'te ve Karatay ilçelerimizde hastanelerimiz var. Yine, Hükûmetimiz döneminde Beyhekim Kampüsü hem fizik tedavi hastanesi hem onkoloji hastanesi hem AMATEM'i hem de genel bir hastaneyle birlikte hizmete girdi ve şu anda yaklaşık yedi sekiz yıldır hizmetlerine devam ediyor. Yine, Cihanbeyli Devlet Hastanesi, Akşehir Devlet Hastanesi şu anda halkımıza hizmet vermeye devam ediyor.

Tabii, Konya'da bu kadar hizmetin içerisinde problemlerimiz de var, bir Numune Hastanesi problemimiz var, Sayın Bakanımız bunu çok yakından biliyor ve takip ediyor. Yasal birtakım sıkıntılardan dolayı, yaklaşık üç yıldır inşaatımız gecikti ama son eylül ayında yapılan yeni bir ihaleyle tekrar Numune Hastanesi şu anda gündemde ve Bakanlığımız onunla ilgili gayet sıkı bir şekilde çalışıyor. Şu anda etrafındaki doğum çocuk hastanesinin yıkımı... Ve Hava Hastanesinde şu anda Konya'mızda Sağlık Bakanlığımızın doktorları tarafından hizmet veriliyor. Hava Hastanesinin boşaltılmasıyla birlikte civarda özel hastane olarak hizmet veren ama şu anda Bakanlığımıza tahsis edilen birtakım yerler var, onlara Kadın Doğum ve Çocuk Hastanemiz taşınacak, Numune Hastanesi de çok kısa bir süre içerisinde Konya halkımızın hizmetine girecek. Yine, şehir hastanesinde Konya'mızda 850 yataklı bir proje var ve bunun Konya'nın ihtiyaçlarının biraz gerisinde kaldığını Bakanlığımızla görüşmelerimizde tespit ettik, bu da 1.400 yatağa çıkarılarak şu anda sözleşmesi imzalandı, yer teslimi yapılmak üzere. Bu da Konya'da 15 kişiye düşen yatak oranımızı Türkiye ortalamasının çok üzerine, 30-31 kişiye çıkaracak bir hizmet olacak.

Ben sağlıkta -biraz önce söylediğim gibi- çok ciddi başarı hikâyeleri gerçekleştirdiğimize inanıyorum ama sağlık dinamik bir sistem, yirmi dört saat hizmet veren, yirmi dört saat çalışılması gereken ve her an her türlü arızanın çıkabileceği, hem teknolojik hem kişisel birtakım sıkıntılardan kaynaklanan arızaların çıkabileceği bir sistem. Bunun için hep birlikte istişare ederek, konuşarak, eksiklikleri gidererek, pozitif anlamda katkı vererek bu hizmeti yürüteceğimize ve ülkemizi sağlık alanında dünyada hatırı sayılır bir ülke hâline getireceğimize inanıyorum.

Bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum, katkıda bulunan herkese de çok teşekkür ediyorum.