| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun Teklifi (2/1310) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 26 .07.2016 |
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlar, ülkemizin içinden geçtiği olağanüstü koşullarda vergi düzenlemesi yapmak, ekonomik düzenlemeler yapmak, dünyanın gözünün üzerimizde olduğu bir sırada gerçekten çok önemlidir. Bunun bilinciyle bu tartışmaların götürülmesinin, yapılmasının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu koşullar altında, ülkemizin genel çıkarları ve ülkemize bakışı değiştirecek nitelikli tartışmalar yapabilmek önemli oluyor. Diğer taraftan da ülke adına, ülkemizde ortaya çıkmış karamsarlığın ortadan kaldırılması adına, şu anda ciddi anlamda ekonomik sıkıntılar içerisine düşmüş ya da değişik uygulamalardan çok farklı olarak etkilenmiş insanlar adına düzenleme yapmak da ayrıca önemli oluyor.
Dünya artık anayasalarına neredeyse "Af kanunu çıkartılmaz." hükümlerini koyarak ekonomik yaşamını sürdürmeye başladı çünkü af kanunlarıyla literatürde eşitsizliğin, af kanunlarıyla ortaya çıkan hakkaniyete aykırı durumların telafisi herhâlde hiç o kadar kolay mümkün olmuyor. Vergi ahlakı denilen kavram kesinlikle erozyona uğratılmaması gereken bir kavram olarak görülüyor. Ama bütün bunlar, ekonomide bazı düzenlemeler veya ekonomide canlanmalar yaratmak için de belirli süreçlerde bu düzenlemelerin yapılmasına engel değil. Özellikle G-20'lerin öncülüğünde sürdürülen bütün dünyada her türlü bilginin erişimini sağlamak suretiyle vergi matrahlarının hiç vergi alınmayan ülkelere kaydırılmasıyla ilgili yapılan çalışmalar, kara parayla ilgili düzenlemeler bu konularda yepyeni bir başlangıcı da gerekli kılıyor, buradaki zorunluluk bu. Yani açıkça, bu düzenlemeyi yapanlar diyorlar ki ülkelere: "Siz de geçmişinizle ilgili hesaplaşmalarınızı yapın. Bu düzenlemelerinizi kara para sayılmayacak şekilde, kara para aklama suçlarına girmeyecek şekilde düzenleyin ve ondan sonra da bilgi değişimiyle beraber insanların yasal düzenlemeler içerisinde ve uluslararası standartlar içerisinde kalmasını sağlayın."
Bu çerçeve içerisinde, ülkemizde yapılan düzenlemelerin de böyle görülmesi gerekiyor. Yani ülkeyle ilgili olarak bu tür düzenlemelerden farklı sonuçlar çıkarmak isteyenlere çok net bir mesaj göndermek gerekir ise bu düzenleme, dünyadaki gelişmelere paralel olarak da ülke içerisinde de bu tür düzenlemeler yapmak suretiyle uluslararası sisteme uyum amacını taşıyor demek gerekir. Buna benziyor mu bu açıdan? Böyle bir mesajın doğru algılanması konusunu gerçekten önemsiyoruz.
Bu, bu tür düzenlemelere taraf olduğumuzu veya sürekli olarak bunların yapılacağı anlamını taşımaz ama bu gerekliliğin, bu Meclisle uyum içerisinde, özellikle belirli kişi ve gruplara çıkar sağlamak amacıyla yapılmadığını ya da belirli zorlukların veya kişiye özgü düzenlemelerin yapılması şeklinde algılanmamalıdır. Yanlış anlaşılmaması için bir defa daha söylüyorum: Bu olgu, dünyadaki değişmelere paralel olarak, ülkemizin de en azından, içerisinden geçtiği düzen içerisinde, sistem içerisinde insanların daha huzurlu, daha barış içerisinde yaşamasına bir katkıda bulunacaksa önemli bir düzenlemedir diyoruz. Ancak, bazı tereddütlerimizin olduğu da bir gerçek. Bu tereddütlerin bu kanunun görüşülmesi sırasında giderilmesi suretiyle, vereceğimiz mesajın daha da güçleneceğini düşünüyorum. Herhangi bir şekilde düzenlenmemesi hâlinde de bu konudaki uyarılarımızın ciddi anlamda herkes tarafından algılanacağını düşünüyoruz.
Söylemeye çalıştığımız olgu, ülkemizde farklı yorumlardan, özellikle hukukun üstünlüğüyle ilgili olarak farklı yorumlar çıkarmaya çalışan kuruluşlara bir mesaj olarak algılanması dileğiyle söylenen sözler. Önemli bir olay. Türkiye'de evrensel kurallara, uluslararası hukuka uygun bir şekilde düzenlemeler yapacağından hiç kimsenin kuşkusu olmamasını istiyoruz. Buradaki katkılarımızla yapılan düzenleme de buna hizmet edecek bir düzenleme olarak algılanmalıdır diyoruz.
O nedenle, ne kadar sağlıklı yapılırsa, ne kadar saydam olursa, özellikle de uluslararası rekabete uygun bir şekilde, başka ülkelerin de zaten yapmaya çalıştıkları düzenlemeler şeklinde algılanırsa, ülkemiz açısından yararlı olacağını düşünüyorum. Çalışmalara katkılarımızın bu şekilde olacağından herkesin emin olmasını isteriz.
Bu değerlendirmeler içerisinde, özellikle tek tek maddelerin yapısına ilişkin olarak, hele kalkıp da tek bir maddenin 5 sayfa sürdüğü bir kanun tasarısının tam olarak görüşülerekten en nitelikli hâle getirildiğini söylemenin de mümkün olmadığının da altını çizmek istiyoruz. Bu bir gerçek, bu olmaz zaten. Ama, niyetin, global olaraktan ne olduğu tam olarak bilinirse, ayrıntıların içerisinden de pek böyle, şeytanın aklına gelmeyen ya da soruna giden, sorun doğuran olayların çakıl taşları olarak algılanmamasını diliyoruz böyle bir olayda.
Temennimiz, bundan sonraki görüşmelerde, bu kadar kapsamlı olan maddelerin hepsinin, böyle bir geceye sıkıştırılarak kesin olarak çıkarılmamasıdır çünkü yapılan her görüşmeden sonra, kesinlikle ve kesinlikle maddelerde daha güzelleşme ortaya çıkıyor. Nitekim, bugün yapılan birkaç saatlik çalışma bile, ciddi anlamda yasanın niteliğini değiştirebilir hâle geldi, yasayla ilgili eleştirilerin bir kısmını ortadan kaldırır hâle geldi. Bütün maddelerin, paragrafların, hatta ve hatta cümlelerin teker teker okunarak, düzenli bir şekilde gözden geçirilerek, soruların hepsine yanıt verilerek yapılmasında çok büyük yarar var, hiç değilse bu atlanılmasın.
Dünyanın gözünün ülkemizde olduğu bir sırada çıkarılacak olan yasal düzenlemenin hakkaniyete, adalete ve uluslararası ilkelere uygun bir düzenleme olduğunun, kesinlikle ve kesinlikle kuşkusu duyulmasın.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.