| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/724) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 09 .06.2016 |
FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, kıymetli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli hazırun; ben de iki vilayetteki şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Bu tasarının da hayırlara vesile olmasını inşallah diliyorum.
Şimdi tabii Anayasa Mahkemesi Anayasa'mızın 2'nci ve 10'uncu maddelerine aykırılık tespit ettiği için 5434 sayılı Emekli Sandığı Yasası'nın bu emekli ikramiyesini düzenleyen 89/4'üncü fıkrasını iptal etti. İptal ederken -gerekçeye baktığımızda- işçilerle bir mukayese yapıyor, İş Kanunu'na göre 1475 sayılı 14'üncü maddesine göre kıdem tazminatını çalıştığı tüm süreler için, hizmet akdi devam ettiği müddetçe ne kadar çalışmışsa otuz günlük ücret üzerinden hesaplıyor ve ödüyor. En azından memur ile işçi arasında bir eşit uygulama yok diye bunu iptal etti. Eşitlik ve sosyal hukuk devleti, 2'nci ve 10'uncu maddelere göre ve aradan geçen süre içerisinde de ilgili kişiler idari yargıya taşıdı konuyu, çok sayıda kişi kuruma başvurdu. Bildiğim kadarıyla başvuru 100 binin üzerindedir. Kurum da işlemez hâle gelmiştir. Şu anda en son ne yapıyor? İşte cevap verme süresini, 60 günlük süreyi bekliyor, kişiler dava açıyor. Dolayısıyla tasarı gecikmiş bir tasarıdır diye düşünüyorum ben.
Şimdi, burada üzerinde özellikle durmak istediğim konu, tasarının 1'inci maddesiyle ilgili. 1'inci maddesi, Anayasa Mahkemesi eşitlik ve sosyal hukuk devlet ilkelerine aykırı bularak iptal ettiği bu Emekli Sandığı Yasası'nın ilgili maddesi. Şu anda bizim, tasarının 1'inci maddesinde de benzer hatalar yaptığımız kanaatindeyim. Bunlarla ilgili madde geldiği zaman ayrı ayrı daha da uzun olarak açıklama yapacağım ama şunu söylemek istiyorum ben. En önemli konu burada şu: Özellikle belli bir zaman diliminden önce emekli olanlara yapılacak ödemelerin durumu. Çünkü daha önce memuriyet hizmetinde bulunup bir şekilde memuriyet hizmetinden ayrılan kişilerin daha sonra işte BAĞ-KUR ve sigortalı olarak hizmetlerini tamamladığında emekli ikramiyesi alamıyorlardı, memuriyet hizmetinde Emekli Sandığına geçen sürelerde. Anayasa Mahkemesi bunu da iptal etti. Birkaç defa düzenleme yapıldı. En sonunda çok eskiden çalışanlar mahkemeye gittiler. Bunlara 1 lira, 2 lira, 1 kuruş, 2 kuruş paralar çıktı. Bu da vicdanları rencide etmiştir. Benzer durumla karşı karşıyayız. Dolayısıyla belli bir tarihten önce... Tabii, başka konular var, ben onlara da ilgili madde geldiğinde değineceğim ama özellikle, mesela Sayın Genel Müdürümüz burada, bize bir örnek versin, o örnek üzerinden gidelim. Şimdi, bu tasarı, kamunun iş yükünü, mahkemelerin iş yükünü azaltmaz. Sayın Başkanım, daha da artırabilir. O yüzden öyle bir düzenleme yapalım ki hem adil olsun hem hakça olsun, hiç kimsenin vicdanını da sızlatmasın. Mesele ben şunu diyorum: Bir somut örnek önümüze gelirse üzerinde daha iyi tartışırız 1'inci maddede. Çünkü ek göstergeler zaman zaman arttı. Mesela 1991 yılında öğrenebilirsiniz. 1/1/1991 yılında diyelim, herhangi bir unvandan hizmetli olabilir, orta kademede öğretmen olabilir, mühendis olabilir, hâkim, savcı olabilir. Bunların bir yıllık ikramiyesi bugün itibarıyla nedir? Bu kanunun 1'inci maddesine göre dava açtı kişi veyahut dava açmadı, şimdi tasarı geliyor, hesapladık. Hesapladığımızda bir kişinin, mesela hizmetlinin diyelim. İşte derecesi de kaç olsun, 7'nin 9'u. Çok da fazla ilerleyemedikleri için. 7'nci derece 9'uncu kademedeki bir hizmetlinin veyahut işte 1'inci derecedeki bir öğretmenin 1991 yılında emekli olsaydı bir yıllık alacağı ikramiye tutarı nedir şu anda? Bunun, eğer madde görüşülürken gündeme gelirse bu konu, çok daha iyi anlaşılacağı ve bu yanlıştan dönüleceği kanaatindeyim ben. Konuyla ilgili bizim önergemiz de var. Bunu özellikle istiyorum. Yani hazır mıdır, bilmiyorum ama yanınızda varsa, yoksa da telefonla bunları öğrenmek mümkün. Özellikle bu maddenin en önemli konusu tabii ödenecek miktar. Defaten ödeme yapılmıyor. Ondan sonra bir yıllık süre konmuş. Hak düşürücü bir süre. Bu süre kalkabilir. Ödenecek miktar oldukça düşük. 7,5 değil, bu 15 de olabilir çünkü özellikle bu Anayasa Mahkemesinin iptalinden sonra ek göstergesi yüksek olan kişiler, daha bilinçli kişiler müracaat ettiler, mahkeme yoluyla bu hakkı aldılar. Büyük bir kısmı aldı. Alamayan kimdir? Kenarda, köşede kalmış garip insanlarımızdır. Dolayısıyla ödenecek miktarın da öyle ki mesela ne yapacaksınız? 7.500 lirayı ödeyeceksiniz, 7.600 lira hesapladık, 100 lirayı bir yıl sonra faiziyle alacak. Bu doğru bir şey değil. O yüzden kapsamı genişletmek gerektiği kanaatindeyim. Tabii ben kamunun imkânlarını da biliyorum. Yani bu 7,5 değil de işte 30 bin, 40 bin olsun demiyorum ama daha makul bir seviyeye çekebiliriz ama bu maddenin en önemli konusu, gerek kamunun gerek yargının iş yükünü azaltacak, on beş yıl, yirmi yıl önce emekli olanların durumudur. Yani daha önce memuriyette çalışıp emekliliğini BAĞ-KUR ve sigortalı olarak tamamlayanlara Anayasa Mahkemesinin" ikramiye ödenmesi" kararı gibi önüne 1 lira, 2 lira, 3 lira, 5 lira para geçecekse bunu hiç yapmayalım daha iyi veyahut şöyle bir madde koyalım: "Şu tarihten öncekilere hiçbir ikramiye ödenmez." diyelim. Şimdi, mesela, Sosyal Güvenlik Kurumu ne yapıyor? Hesapladı, 10 liraysa -Sayın Genel Müdürüm burada- 10 lira ve altındaki paraları göndermiyorsunuz değil mi, posta masrafı, falan filan diye? Şimdi, hesaplayacaksınız belki 5 lira bile çıkmayacak. Dolayasıyla bu madde daha adil, daha hakça olabilir. Türkiye bir hukuk devletiyse, adalet devletiyse, sosyal bir hukuk devletiyse bunun yeniden ele alınması lazım. Özellikle önceki dönemlerden emekli olmak bakımından. Özellikle rica ediyorum Genel Müdürümüzden. Sayın Başkanım, mesela bu 1/1/1991 itibarıyla değişik unvanlardakiler olabilir, ek göstergeli veya ek göstergesiz kişilere bugün kanun çıktığında ödeyeceğimiz bir yıllık ikramiye miktarı nedir? Bunu öğrenmek istiyorum. Ona göre konuşmamı yapacağım.
Diğer konular da tabii arkadaşlar söyledi. Şuradaki 2016 belgelendirme konusu. Süre yeterli olmayabilir ama "31/12/2016" olarak koymanın belki bir faydası da olabilir. Kişileri daha bir hızlandırabilir. Böyle bir faydası olabilir. Yoksa yetmeyeceğini bu sürenin hepimiz biliyoruz.
1'inci maddede ayrıca açıklamalar yapacağım.
Teşekkür ederim.