ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Önce şunu ifade etmek istiyorum: Sayın üye "Daha önce de haklarını alamıyorlardı, biz haklarını veriyoruz, daha ne istiyorlar?" demeye getirdi ama...

SALİH FIRAT (Adıyaman) - Yok öyle demedim.

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Ya o anlama geldi ama öyle değil bu, bunu AKP Hükûmeti vermiyor Sayın Üye, Sayın Vekilim.

SALİH FIRAT (Adıyaman) - Daha önce yapılan bir kanunla verilmiyor. Şu anda kanunu düzeltip veriyoruz.

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Bakın, bunu Anayasa Mahkemesi iptal ediyor, bakın bir buçuk yıl siz bu insanları süründürüyorsunuz mahkeme kapılarında. Şimdi diyorsunuz ki: Çıkan fatura biraz ağır oldu bunu hafifletelim diyorsunuz. Önce bunu bir düzeltelim. Yani bu...

SALİH FIRAT (Adıyaman) - Bir kere bir yanlışı düzeltiyoruz.

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Yani yargı kararlarına hepimiz uyacağız, yani Anayasa Mahkemesi karaları da bütün yargı kararları gibi hepimizi bağlar. Dolayısıyla, yani buna iktidar da Hükûmet de bütün hepimiz uymak zorundayız, hukuk devletinde böyledir. Dolayısıyla, hukuk devletinin gereği olarak bu düzenleme getiriliyor.

Şimdi, burada tabii "7.500 Türk lirasına kadar olan kısmı başvuru tarihinden itibaren üç ay içinde, varsa kalan kısmı ise ilk ödeme tarihinden itibaren hesaplanarak kanuni faiziyle birlikte takip eden yılın aynı ayı içinde ödenir." diye bir hüküm konulmuş. Ya, bu da aslında bana göre hakkın özünü zedeleyen bir düzenleme çünkü siz burada bir dava açan kişilere kazandığı takdirde hemen bu parayı ödüyorsunuz, hakkını ödüyorsunuz, teslim ediyorsunuz ama bu getirdiğiniz düzenlemeyle birlikte 7.500 lirasını şimdi verelim diyorsunuz, geri kalanı da bir sene sonraya verilim diyorsunuz. Üstüne üstlük, bir sene sonraya ötelediğiniz bu hakkı faizsiz verelim diyorsunuz. Bakın, yani bir mağduriyet var zaten, bu insanlar zaten mağdur olmuşlar, bir mağduriyet daha oluşuyor bence burada.

SALİH FIRAT (Adıyaman) - "Faiz eklenerek" diyor.

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Burada devletimiz, yani hep AK PARTİ övünüyor, işte şöyle güçlüyüz, şöyle iyiyiz, şöyle ekonomimiz harika, bütçemiz müthiş hep fazla veriyoruz ama memura gerince yok. Yani olmaz, bunun bir kalemde verilmesi gerekir diye düşünüyoruz. Bu şekliyle zaten hukuka da aykırı olduğunu düşünüyorum.

Öte yandan, avukatların vekâlet ücretiyle ilgili bir indirim söz konusu. Bu idari yargıda, idare mahkemelerinde 2016 yılı için karşı taraf vekâlet ücreti bin TL şimdi, bu 2016 yılı için açılan bir davada. Yani, bu süreçte zaten bunlar bu şekilde sonuçlanacak, bundan sonra da zaten dava açma imkânı yok, devam eden davalar için bu getirilmiş. Yani bin TL'yi 250 TL'ye düşürüyorsunuz. Bakın, bu da açık ve net bir şekilde hukuka aykırı bir düzenleme. Bu Danıştay tarafından iptal edilir veya işte, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilir diye düşünüyorum. Çünkü bakın, avukatlık ücretini, avukatlık asgari ücret tarifesini Barolar Birliği ile Adalet Bakanlığı birlikte belirliyor. Yani, bu rakam Adalet Bakanlığı ve Barolar Birliğinin tekelinde olan bir rakam. Bunu ayrı bir kanuni düzenlemeyle değiştiremezsiniz.

Öte yandan, bin liralık olan ücret 250 TL'ye düşüyor, zaten avukatın resmî bir vergi yükümlülüğü var. 250 TL'nin yüzde 18'i KDV, yüzde 20'si stopaj, baktığımız zaman 140-150 lira civarında bir rakam kalıyor. Yani bu da bir profesyonel bir meslek yürüten bir kişi için son derece düşük bir rakam yani onun emeğini karşılayacak düzeyde değil. Bu boyutuyla da eğer Barolar Birliği bunu yargıya götürürse iptal ettirir diye düşünüyorum.

Maddenin diğer eleştirilerine yönelik itirazlarımızı da önerge üzerinde konuşurken ifade edeceğim.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.