KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA HÜSNÜ BOZKURT (Konya) - Ben önce özür diliyorum, biraz geciktim Sayın Başkanım, aşağıda konuşmam vardı. Gündem de uzayınca biraz geç kaldım. Dolayısıyla, Sayın Başkanın açıklamalarının son kısmına yetiştim.

Ben, tabii, hukukçu olmadığım için olaya daha çok hekim gözüyle bakıyorum. Bugün geleceğinizi bildiğim için de ben de -arkadaşlarım kadar detaylı değil ama- dairenizle ilgili bilgi edindim.

Şimdi, tabii, biz bir araştırma komisyonuyuz. Sonuçta, burada Yargıtayın şu ya da bu dairesinin almış olduğu kararları oturup yargılama pozisyonunda değiliz tabii ancak özellikle aşağıda gece yarılarına kadar Danıştayın ve Yargıtayın kazanılmış hakları olan Yargıtay üyelerinin haklarını savunan bir milletvekili olarak tabii ki aldığınız kararları da gözden geçiriyoruz Sayın Başkan.

Ben, bir hekim gözüyle baktığım zaman ülkemizdeki -burada iki aydır pek çok kurumu dinledik, şimdi de yargı veçhesini sizden dinliyoruz- asıl mesele şu bence: Bunu katiyen zatıalinizi kastederek söylemiyorum, lütfen, kişisel bir şey değil, tamamen gördüğüm. Sayısız ilçede ve sayısız okulda kız ya da erkek çocuk istismarlarında genellikle gördüğümüz, okul müdürlerinin öğretmenleri veya olaya karışanları koruma içgüdüsüyle olayı bir an önce örtbas etme eğiliminde oldukları, genel şey bu.

Bu N.Ç. davası kamuoyu gündemine çok geldiği için... Hakikaten tabii çok olabilir bir iş değil. Ben de okudum, rıza karinesi...

Sevgili Başkanım, şimdi, siz hukukçusunuz, ben hekimim. Bu çocuğun ceza ehliyeti var mı yok mu yani biz yaş tayini yaparız. Öyledir ki, işte çocuğun nüfus kâğıdı 5 yaşındayken çıkarılmıştır, kemik yaşı tayininden, kemik ölçümünden "Yaşı 18'dir, ceza ehliyeti vardır." deriz. Ve yasalarımıza göre seçme yaşı, seçilme yaşı 18'dir. Şimdi, seçme için bile yani bir ceza, suç işleme için bile reşit olma karinesi aranırken 18 yaş oluyor da, 23 ayrı erkekle cinsel ilişkiye girmenin 13 yaşında bir çocuk tarafından nasıl rızayla olabildiğini yani bunu gerçekten öğrenmek için sormak istiyorum. Hekim gözüyle anlayamadım ama hukukçu olarak bunu -elbette yasalar şunu diyordur, bunu diyordur- bilmiyorum. Tekrar söylüyorum, arkadaşını yaralamış olan bir delikanlı getirildiği zaman, karşı tarafın avukatı "Bu çocuk değil, erişkindir, kemik yaşı tayini istiyorum." dediği zaman, biz ona bakıyoruz ve diyoruz ki: "Evet, bu çocuk nüfusta 15 yaşında görünmesine rağmen 18 yaşındadır."

Şimdi, burada, bu 13 yaşında çocuğun acaba kemik yaşıyla 18 falan olduğu kabul edilerek mi rızasıyla 23 kişinin tecavüzüne rıza gösterdiği tespit edildi? Ama, aslolan şu tabii -genel olarak sizden bağımsız ya da yargı organlarından bağımsız- ülkemizde bu tür istismar olaylarının genel iklimden kaynaklandığını düşünüyorum yani işte okul, örneğin Karaman olayı, bu Komisyon ona bağlı kuruldu Sayın Başkanım, onun için buradayız hepimiz. Orada da genelde gözlemlediğimiz "Olay konuşulmasın, örtelim.", "Yok canım, yapmamıştır.", "A, o çok iyi bir insan, çok iyi bir..." falan falan... Ve şimdi Karaman olayında bir celsede, üç saatin içinde bir meslektaşınız, sağ olsun, böyle âdeta şey gibi hani Osmanlı döneminde kadının kara defteri açıp "Sana şunu hükmediyorum..." Beş yüz sekiz yıl hapis cezasını verdi, oh ne güzel vicdanlarımız rahat. Hâlbuki, Karaman duruşmasından bugüne tam 28 ayrı ilde tespit ettiğimiz kız ve erkek çocuklarına taciz ve tecavüz olayları var.

Şimdi, burada ben zatıalinizden şunu hakikaten öğrenmek isterim: Biz milletvekilleri olarak -hiç parti farkı gözeterek söylemiyorum; AKP'li kardeşlerimiz, biz, MHP'li arkadaşımız, HDP'li arkadaşımız- hep beraber nasıl bir rapor yazmalıyız? Yani, bizim, tabii ki kalkıp da -çok şükür hâlâ ülkemizde kuvvetler ayrılığı var- burada Yargıtayın filanca dairesine "Bundan sonra kararlarını böyle alsın bu." diye bir rapor düzenlememiz elbette mümkün değil ama ne demeliyiz Sayın Başkan? Nasıl önlenir hakikaten? Tabii "Bu şununla önlenir." diye sizden özel bir şey bekliyor değilim ama çok rica ederim yani bu ülkenin yargısı nasıl olur da 13 yaşında bir çocuğun, çok uzun süren ve ilçedeki kimi kamu görevlilerinin de hatta jandarma komutanının da katıldığı bir toplu tecavüz olayında rızayla yorumlanabilir? Bunu merak ediyorum.

Bir de sizden, gerçekten... Bu konuda cezayla ne yapılabilir yani yapılabilir mi ben çok emin değilim doğrusu, başka şeylere mi bakmalıyız?

Çok teşekkür ederim.