KOMİSYON KONUŞMASI

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - O incelemelerde biliyorsunuz, genellikle mükellefi, görünür mükellefi tespit edip rapor yazsanız bile dava konusu edilmediği için kesinleşiyor. Fakat, kesinleştiği için de bu defa karşınızdaki kişinin ödeme noktasında, takibat yapma noktasında çok elinde bir şey yok. Aslında, demin arkadaşlara dedim ki: "Yani, burada bu meseleleri çözecek bir yapısal çözümleme getirin." Bir mükelleften alamayacağın belliyse devlet ve muhasebe kayıtlarında bunu tutmanın bir anlamı yok ama bu şeffaf olsun, hesap verebilir olsun, bir başka kurumun denetimine tabi olsun. Aklıma gelen çözüm de Sayıştayda bu belirtilir... Eskiden vardı, bizim 1050 sayılı Kanun'da bir komisyonumuz vardı. Yani, bu tür bir bağımsız komisyonun incelemesine dayanarak tahsili imkânsız hâle geldiği anlaşılan alacakları silmek lazım. Dolayısıyla, ÖTV'de normalde bizim çok az sayıda vergi mükellefimiz var ve bana göre tahakkuk tahsilat oranı da son derece yüksek. Yani, ÖTV mükelleflerinde çok fazla tahsilatta sorun yok ama buradaki kanun -arkadaşların bana verdiği bilgiye dayanarak söylüyorum- bu 10 numara yağ incelemelerinden geliyor. O konuyla ilgili de, biliyorsunuz, denetim yapmak, rapor yazmak meseleleri çözmüyor, orada da kalıcı bir şekilde eskiden düşük vergi oranlarında bu 10 numaralı yağ temin edilip kaçak yolla başka yerlerde kullanılıyordu. Biz orada yağ üzerindeki verginin baştan tam olarak ödenmesi kuralını getirdik. Eğer kişi yaptığı iş itibarıyla iade alması gereken bir sektördeyse Maliye idaresine müracaat şartı getirdik. Ondan sonra ne oldu? Rakamlar değişti. Orada incelemelerle bu meseleyi çözmek mümkün olmadığını görünce yapısal bir değişiklik yaptık.