MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Şimdi, her yeni yapılan yatırıma yapılması için bir teşvik paketi sunuyoruz. "O alanda daha önce yapılmış olan yatırımlar bakımından bu bir rekabet noktasında sıkıntı getirir mi?" konusu; bence böyle bakılmaması gerekiyor. Çünkü var olan yatırım stokuna ilave bir yatırım stokunu ekliyoruz. Bugünden geçmişte de, benzer teşvik... Bakın, biz kaç yılından beri teşvik veriyoruz bölgede? 1960 yılından beri bu ülkede teşvik paketi var. Dolayısıyla, o alanda geçmişteki yatırımlarda da mutlaka bir şekilde ölçeğe göre, sektöre göre, önceliklere göre teşvik verilmiştir. Onun için burada yatırım stokunu artıracak şekilde yaptığım yeni inisiyatifi gidip Rekabet Kuruluna soracak olursam o zaman teşvik paketini hiç uygulayamayız ki? Sadece şöyle, bakın: Yatırımın maliyetinde maliyet azaltıcı bir imkân getiriyoruz. Mesela KDV istisnasında KDV maliyetinden kurtuluyor veya katma değer vergisi iadesinin aslında KDV'nin sadece finansman yükünden kurtuluyor ya da geleceğe dönük olarak kurumlar vergisi istisnası verecek olursam da kazanç istisnası. Dolayısıyla bunların hiçbirisi bir başka firmanın durumuna göre bu firmaya çok özel bir avantaj meydana getirmiyor. Geçmişte öbür firma da aynı teşvikleri almış durumda. Yani böyle bir bakış açısıyla biz yatırım sürecini yavaşlatırız, yatırım sürecini başka bir yere çekeriz. Gerekli olduğunu düşünmüyoruz.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Rekabeti bozabilir. Yani o anlamda rekabeti de bozabilir.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ama bakın şöyle: Serbest piyasa ekonomisi var. Yani ithalat noktasında, gümrük birliği noktasında, Türkiye'nin dışa açık ekonomi politikaları çerçevesinde bugün rekabet aksaklığına neden olacak bir durum yok. Hani, kapalı bir ekonomide yeni bir firmaya büyük bir kapasite oluşturup o firmaya bir kıtlık rantı oluşturabilirsiniz ama mevcut ekonomik yapı buna zaten müsaade etmiyor.