| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1319) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 16 .08.2016 |
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim.
Sayın Bakanım, bu ülkede 1990'lı yılların başında Hazinenin parasıyla Hazine tahvili satın alan bankalar da gördük. Tek Hazine hesabı uygulaması o zaman inanılmaz derecede önemli idi. Dolayısıyla, kamunun kaynaklarının belirli bir hesapta izlenilmesi... Ki bu sadece bizim ülkemizde değil, başka ülkelerde de "Bu fonlar bütün kaynaklarını merkez bankasında tutarlar." diye özel hükümler var. Dolayısıyla, hem borç alma açısından ve borç kayıtlarının izlenmesi açısından hem de Hazine hesaplarının belirli bir yerde izlenmesi açısından inanılmaz derecede önemli bir olgu olmaktadır belirli bir süre sonra. O nedenle de bu maddeler üzerinde konuşmayı düşünmüyorduk ama tarihe not düşmek gerekiyor. Yani, göz göre göre kalkıp da... Yani izin alsa ne olacak? Yani "Böyle bir olanak yakalamışım, ben böyle borçlanıyorum." dediği zaman, buna Hazine "Hayır." mı diyecek? Yok. "Peki." diyecek ama kayıtlarına geçecek. Sadece bir kayıt olayıdır o, onun dışında başka bir yükümlülük getirmez zaten. Dolayısıyla, "Buradan istisna edilecek, izin almayacak." demenin pek bir anlamı yoktur. İznini alsın, zaten zorluk çıkarmaz Hazine, siz de böylece kayıtlarını izlemiş olursunuz.
Onun dışında da burada yaratılmış olan kaynakların Merkez Bankasında tutulması doğru bir karardır, doğru bir olay olur. Belirli bir süre sonra "Nereye yatıracağız bu kaynakları, hangi banka daha fazla veriyor, hangisi daha az veriyor?" diye sonra aynı bankalardan yeniden borçlanmak zorunda kalabilir Hazine. Bu, geçmişte yaşanan bir olaydır, bilgilerinize sunulur.