KOMİSYON KONUŞMASI

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Kalkınmadaki arkadaşlar ile bizim Maliyedeki arkadaşlar, GFS konusunda hangi alt sektöre gireceği konusunda bir teknik değerlendirme yapıyorlar. Yani oradaki tanım, "şirket" derseniz kamu şirketi tarafına gidiyor, "fon" derseniz genel devlet sektörüne giriyor. Dolayısıyla arkadaşlar, bu IMF'in "manual"i var, o "manual"e göre bir değerlendirme yapacaklar, onu zaten paylaşacağım sizinle. Ama her hâl ve takdirde kamu sektörü dediğimiz gerek IMF'e gerek Eurostat'a raporlanan gerekse Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan kamu sektörü tablosunun içerisinde olduğu net.

ERHAN USTA (Samsun) - Orada bir sorun yok, tamam.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Usta.

ERHAN USTA (Samsun) - O zaman Sayın Bakanın ifade ettiği gibi yani bunu kamu içerisinde, kamu hesapları ve kamu dengeleri içerisinde bir şekilde göstereceğiz. Bu, fon olabilir veya bir kamu şirketi şeklinde olabilir; o konuda arkadaşların eğer kanaatleri netleştiyse onu zaten arkadaşlardan -Sayın Bakanım onlara müsaade edecek- dinleyeceğiz. Ama bu memnuniyet verici bir durum yani en azından sabahki tartışma netleşmiş oldu. Bunu böyle kabul ettiğimizde o zaman gerekçe de bazı düzeltilecek kısımların olması lazım, gerekçeye ilave edilmesi lazım. Öyle bir yetki var mı bilmiyorum...

BAŞKAN - Yok.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Şöyle: Biliyorsunuz biz Türkiye'de hep beraber yani bütün muhalefet partisinden arkadaşlarımız, Hükûmetimiz tarafından da ortaklaşa bir kamu mali yönetim ve kontrol sistemi kuruldu, 4749, hep beraber o dönemde bir reform olarak geçirdik ve o dönemde de özellikle uluslararası mali raporlama, standartlarına uygun bir çerçeve geliştirdik. Hatta dedik ki: "Maliye Bakanlığı 5018'deki yasal çerçeveye bağlı kalmaksızın genel devlet sektörünü belirlemeye yetkilidir." Onun için bizim bu yapmış olduğumuz yasal düzenlemede belirlediğimiz kurumun statüsü, kaynakları ve harcamalarına göre oluşan şablon uluslararası standartlara göre neyi gerektiriyorsa zaten biz ona uymak zorundayız. Çünkü bizim uluslararası yükümlülüklerimiz var, uluslararası piyasalardan borçlanma yapan bir ülkeyiz; dolayısıyla, herhangi bir şekilde hazinenin Türkiye'deki finansman teminine veya kamu kesiminin raporlanmasına ilişkin uluslararası tanımlara uygun bir yapının bunun dışında bırakılması mümkün değil. Bu konuda herhangi bir şekilde tereddüt göstermemiz mümkün değil. Uluslararası standartlar belli, Türkiye'nin bu konudaki yükümlülükleri belli, biz de ona uygun olarak bir raporlama zaten yapacağız.