BURHAN KAYATÜRK (Van) - Sayın Başkanım, öncelikle burada bir eksikliği dile getirmek zorundayım ben. Bu tür toplantılarımızda, bence, öncelikle milletvekillerimizi sorularını sorup bütün sorular sorulduktan sonra diplomatlarımız, bürokratlarımız cevap verirse çok daha iyi olur, bir.

Burada bu sadece bir eksiklik değil, bir eksikliği daha dile getirmek zorundayım. Şimdi, tabii, bu kadar teknik konuların konuşulacağı bir toplantıdır bu ilk yaptığımız toplantı. Şimdi, uzun süredir işte şu burs ne kadar verildi, ne kadar para geldi, ne kadar para gitti... Bence bunlardan çok daha önemlisi... Madem bu bizim ilk toplantımızdı. Bu toplantıda biz Avrupa'nın tavrını tartıştık. Türkiye 15 Temmuzda çok büyük bir felaket yaşadı. Bu felaketi meydana getiren insanlar şu anda cezalandırılıyor. On binlerce insan şu veya bu şekilde cezalandırılacak. Ha, bununlar beraber, bizim bir demokrasi kulübü olarak bildiğimiz Avrupa Birliğinin ve Batı'nın tamamının tavrının ne olduğunu da çok açık bir şekilde dile getirmek Avrupa Birliği Komisyonunun görevidir.

Bu, sadece Türkiye'de Cumhurbaşkanına, Hükûmete, Başbakana yapılan bir hakaret değil bence Batı'dan yapılan şey. Türkiye'nin tamamına, demokrasi değerlerimize ve kendi değerlerine yapılmış bir hakaret olduğunu çok açık bir şekilde bizim dile getirmemiz lazım, bunu Avrupa'da haykırmamız lazım diye düşünüyorum.

Bakın, böyle bir olayda bütün muhalefet partileri bir araya geldi. Yani, Türkiye'de muhalefet partilerinin daha önce Cumhurbaşkanımızla alakalı, Başbakanımızla, Hükûmetimizle alakalı şikâyetleri yok muydu? Vardı. Ama, burada herkes bunu bir yere bıraktı. Eğer PKK terörü olmasaydı, eminim HDP de bu platformun içinde olacaktı. Türkiye'nin bu kadar bir araya geldiği bir dönemde ve demokrasi adına bir araya geldiği bir dönemde, demokrasi kulübü Avrupa'nın, Avrupa Birliğinin bu kadar lakayt kalması kabul edilebilir bir şey değil. Bunu bizim isyanlarımızla dile getirmemiz lazım.

Bakın, dünyanın bütün ülkeleri, demokrasinin olmadığına inandığımız ülkeler dâhil olmak üzere... İşte Bakan Yardımcımızla, Müsteşarımızla beraber biz Pakistan'da bulunduk. Ben buraya geç geldim, özür diliyorum, Pakistan'dan bir heyet kabul ettim. Ama heyeti öyle bir seçmişler ki hem parlamentoda hem senatoda 4 eyalette kendi deyimleriyle kadınlar-erkekler var, kendi deyimleriyle sakallı olanlar var, sakalsız olanlar var, neredeyse Pakistan'ın tamamını alıp "Biz Türk kardeşlerimizle, Türkiye'yle burada dayanışmaya geldik." diyorlar.

Biraz önce Başkanımız çok uygun bir şekilde dile getirdi. Yani bir tek milletvekili bile "Bir dakika. Biz sizin yanınızdayız. Biz şu anda Türkiye'de eksik, hata, yanlış ne varsa onu bir tarafa bırakın demokrasinin yanındayız, daha sonra hesaplaşırız." diyebilirdi. Bizim bunu dile getireceğimize dair bir toplantı olmasını dilerdim. Umarım kısmen de olsa bu hasıl olmuştur.

Ben bunu dile getirmek istedim.

Teşekkür ediyorum.