SAĞLIK BAKANI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Arkadaşlarımızın, değerli milletvekillerimizin katkıları için teşekkür ediyorum.

Şimdi, biraz önce de ifade ettim, bu kamu-özel ortaklığı projeleri özellikle sağlıkta Türkiye'de yeni projeler ama dünyada bunu uygulayan birçok ülke var; İngiltere, Japonya, Malezya, İspanya, İtalya gibi. Ben bu ülkelerin hepsini de zamanında ziyaret ettim, uygulamalar nasıl diye onları da yerinde doğrusu değerlendirdim. Bütün bu ülkelerde bu şekilde denetletme usulü var.

Ben arkadaşlarımın görüşüne katılıyorum, elbette çok ciddi bir kapasite oluşturmak lazım Bakanlık bünyesinde ve elbette denetlemeye hâkim olmak gerekiyor, hiçbir itirazım yok. Bunun için de gayret ediyoruz, ciddi bir denetleme kapasitesi de inşallah oluşturacağız, şu anda kısmen bunu oluşturmuş durumdayız. Ancak, belli özel alanlar açısından bunu oluştursanız da işin bir kısmını yine denetleme firmalarına yaptırmanın yararı var, zararı yok. Eğer bu kapasite sizde yoksa, haklısınız, denetleme firmalarının elinde kalırsınız, buradan bir fayda da alamazsınız. Dolayısıyla, normalde bu kamu-özel ortaklığı mantığının bir adımı daha var burada. Nasıl ki tamamen biz yaptırıp, malzemesini biz koyup işletmek yerine Türkiye'ye özgün bir model olan binayı yaptırıp, işte, içine malzemelerini koyup, belli hizmetleri özel sektöre yaptırıp patronluğu biz yapıyorsak, sağlık hizmetlerini tamamen Sağlık Bakanlığı veriyorsa burada da elbette denetlemeyi bizim yapmamız gerekir ama denetlettirme açısından da böyle bir imkâna sahip olmanın ben yararlı olacağına inanıyorum.

Bu arada, önceki kanunda Anayasa Mahkemesi sadece "denetletir." hükmü var sayın milletvekilim. Anayasa Mahkemesi diyor ki: "Peki, denetletir ama bunu denetleyecek firmalarla alakalı olarak ve yaptırımlarla ilgili olarak bize lütfen bir kanun maddesi yazın." Şimdi onu yazıyoruz. Ha gerçekten bu işin sonu da yok yani. Bu kadar detaylı yazmışız, bunu bir yönetmelik kadar da geniş yazabilirsiniz, sayfalar dolusu da; öyle de kanun olmaz herhâlde, öyle de getirsek siz razı olmazsınız. Temel prensipler bence buraya vazedilmiş durumda.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bu hâline de razı değiliz Sayın Bakanım yani yönetmelikle gelse de razı değiliz yani biz bu hâline de razı değiliz.

SAĞLIK BAKANI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Yani, her neyse, tabii, siz öyle düşünüyorsunuz, biz başka düşünüyoruz.

"Bir pilot çalışma yaptık mı?" Elimizde kanun olmadığı için yapamadık. İşte bununla beraber yapacağız tabii bundan sonra.

Maliyetler normal bu işle ilgili ihalelere göre yapılacaktır, İhale Kanunu'na göre ortaya çıkacak. "Türkiye'de bu kapasiteyi geliştirebilir miyiz?" Geliştirebiliriz. Buna ilişkin başka hükümlerden de yararlanarak bu denetletmeyi yapacak, bizim yaptıracağımız firmalara Türkiye'den de ortaklar almayı şart koşabiliriz ya da hizmetin belli bir kısmını Türkiye'den almalarını şart koşabiliriz, böylece de Türkiye'deki kapasiteyi de daha hızlı artırabileceğimiz kanaatindeyim.

Sayın Tamaylıgil dış finansman ve hazine garantisiyle alakalı bir soru sordu. Hazine garantisi alma imkânımız var ama bizim Sağlık Bakanlığının hiçbir projesinde bu bugüne kadar alınmadı. İhtiyaç duyulursa belli bir miktarın üstündeki yatırımlar için bunu kanuna koymuştuk ama buna ihtiyaç duymadık. Kreditörler tarafından bir talep gelmiş değil. Kreditörler aslında bunu işi yapacak müteahhit firmalara fazlasıyla yapıyorlar zaten, o onların alanı ama bizim gördüğümüz şu: Kreditörler bunları müteahhit firmalara yaptırırken, denetlettirme işlemlerini, onlar bizden daha büyük bir kapasiteyle böylece sahip olmuş oluyorlar. Biz onların karşısına benzeri bir kapasiteyi koymak zorundayız ki geride kalmayalım, zaten maddenin amacı da bu.

Son bilgilerin detaylarını veremem Sayın Usta ama şöyle: 18 proje şu anda yürüyor. Mersin yakında hizmete girecek. Bilkent projesi gelecek yıl hizmete girecek. Elimizde 4 proje var, ihale süreçleri tamamlanmak üzere. Şu anda, yanlış hatırlamıyorsam, 23 bin yatak kapasitesi ihale edilmiş ve bu işler yürüyor; nihayetinde de 41 bin yatak kapasitesine ulaşmak istiyoruz. Tabii, farklı yararları var, bunu daha önce de çok tartışmıştık bu alanın yani kamu-özel ortaklığının ama en önemlilerinden birisi finansman meselesidir. Yani Sağlık Bakanlığına verilen yatırım paralarıyla, verilebilen yatırım paralarıyla biz hastanelerimizi otuz seneye yenileme imkânına sahip değildik. Dolayısıyla, bu yöntem hastaneleri erkenden yenileme, vatandaşın hizmetine en mükemmel biçimde sunma ve ödemeleri de peşinden yapma imkânını getiriyor yani işin en önemli taraflarından birisi budur. Beraber Kalkınma Bakanlığında çalıştığımız arkadaşlarımız var. Biz kavga dövüş her sene aldığımızla hesap ediyorduk, otuz seneye bitmez. Depremselliği problemli binalarımız var, işte biraz önce Cerrahpaşadan, Okmeydanından, başka binalardan bahsetti bir milletvekilimiz. Dolayısıyla, ihtiyacı görmek, gördüğümüz ihtiyacın ödemelerini de yıllara sari olarak yapmak yani maksadı bu ve bunun inşallah çok yararlı olacağına da ben inanıyorum.

Teşekkür ediyorum.