ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Şimdi, Sayın Bakanım, vergi tarifelerinin müterakki olması ve vergi adaletini sağlamaya dönük bu düzenleme nedeniyle herhangi bir itirazı ve herhangi bir karşıtlığı dile getirmiyoruz.

İki: "Asgari ücret 1.300 lira olarak ve net olarak ödenecektir." diye -bu "net" ifadesini asla kimse unutmuyor- sözlerimiz var. Bu Parlamentodan da böyle bir yasa çıktı. Asgari ücretin üzerine ödenen asgari geçim indirimleri vergide adaleti sağlamaya dönük olarak ve çalışanlar, emeğiyle geçinenler açısından pozitif ayrımcılığın gereği olarak onlara verilen bir haktır, bu da tamam.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Kimsenin hakkını elinden almıyoruz.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Doğru.

Şimdi, buraya kadar geldik ama çocuğu olmayan, dolayısıyla, ilave herhangi bir gelir, AGİ almayan kişiler açısından biz 1.300 lirayı sabit tuttuk.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yani, artırdık onların AGİ'sini.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Evet, onları sabit tuttuk ama çocuğu olanlar açısından onu sabit tutmadık çünkü çocuklarına verilen bir haktı oradaki.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır ama düşürmedik.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Onu düşürmediniz ama ona ilave olarak yani bekâra verdiğiniz şeyi ona vermediniz.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ama bakın Sayın Bakanım, asgari geçim indirimi sistemlerinin veya asgari geçim standardı sisteminin uygulandığı ülkeler vardır. Bu ülkelerde gelirin vergi nedeniyle herhangi bir şekilde belli bir miktarın altında hiçbir şekilde düşmemesi öngörülür.

Şimdi, biz iki ayrı politikayı bir araya getiriyoruz. Bakın, bugüne kadar asgari geçim indirimi uygulamasını kişinin şahsi, medeni ve çocuk durumuna bağlı olarak farklılaştırıyor idik. Bu politikamızda bir değişiklik yapıyor muyuz? Yapmıyoruz. Peki, bu politikaya ne yapıyoruz? İlave bir politika daha getiriyoruz. Diyoruz ki: Kişinin geliri ne olursa olsun, asgari bir tutarın altına düşmesin. Burada bu tutara düşmemesi gereken sosyal gruplar kimse medeni ve şahsi durumuna bağlı olmaksızın asgari geçim indirimi standardı olarak belirlediğimiz 1.300 liranın altına düşmemesini sağlıyoruz. Şimdi, bu şu anlama mı geliyor? Bunları niye böyle yapıyorsunuz demek mümkün mü? Yapmamız lazım çünkü diyoruz ki: Hiçbir şekilde kimsenin geliri 1.300 liranın altına düşmesin. Birçok ülkedeki vergi sistemlerinde asgari geçim standardında bu sistem vardır. Aynı ülkelerde yine çocuk sayısına bağlı olarak ilave bir politika seti de vardır. Onun için ikisi birbirinin alternatifi değildir, ikisi ayrı ayrı politika tercihleridir, ikisi de bir araya gelebilir.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Şimdi, Sayın Bakanım, bunu yaşadığınız zaman, daha doğrusu hemen yarın göreceksiniz pek fazla uzun beklememize gerek kalmayacak, önümüzdeki haftadan itibaren de kırk gün beraberiz. Dolayısıyla, bu kırk gün boyunca bu olayı da göreceğiz. Söylemeye çalıştığımız konuyu çok net bir şekilde yani burada çok açık olarak herkes de gördü ki asgari ücret dışında özel olarak da sosyal adaleti sağlamaya dönük olarak başka unsurları hesaba katarak birisinin vergi tarifesinden olan kaybını telafi edemezsiniz. Biz de onu diyoruz. Söylemeye çalıştığımız olay elbette ki müterakki tarife olacak keşke asgari ücret değil de ücretlerin tabanını -taban ücret diyelim onların hepsine- 3 bin lirada başlatıverseydik de ilk aşamadan itibaren hepsi müterakki gelir tarifesine girseydi, burada girmiyor. Biz o nedenle ben "Bir güvenirlilik testinden, sürecinden geçiyoruz." derken bunu kastettim sadece. Biz bunun sözünü kesin olarak... Ben şahsen kırk iki yıllık maliyeci olarak söylüyorum, ben bunu neresinden okursam okuyayım benim gördüğüm gibi anlarım, neresinden bakarsam bakayım. Yani 1.300 lira asgari ücretimizi kesin veriyoruz. Daha önceden kazanılmış hak olan sosyal haklar nedeniyle de kimsenin bir kaybı olmayacak. "Şimdilik böyle yapmıyoruz, farklı şekilde yorumluyoruz." da diyebilirsiniz, o ayrı bir olay ama yorumlamamanız gerekir, bu başınızı ağrıtır, sıkıntı yaratır diyorum sadece.

Teşekkür ederim Başkanım.