ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ben Haydar Bey'in konuşmasını tamamlayıcı olarak, Ordu Limanı'nı işleten Çakıroğlu Ordu Liman İşletmesi AŞ, mülkiyeti Türkiye Denizcilik İşletmesine ait Giresun Limanı'nı işleten Çakıroğlu Giresun Liman İşletmesi AŞ, mülkiyeti Türkiye Denizcilik İşletmesine ait Sinop Limanı'nı işleten Çakıroğlu Sinop Liman İşletmesi AŞ ve mülkiyeti Türkiye Denizcilik İşletmesine ait Rize Limanı'nı işleten Riport Rize Limanı İşletmesi Yatırım AŞ'nin bazı yıllarda faaliyet gelirlerinin bir kısmını faaliyet dışı gelirlerde göstermek suretiyle yüzde 25 yerine yüzde 2 Türkiye denizcilik işletmesi payı ödedikleri, böylece bu konularda yüzde 23 oranında Türkiye denizcilik işletmesi paylarının eksik ödenmesine neden oldukları, bu konuda teftiş kurulunca saptanmış veriler ışığında görevlerini yapmadıkları, ihmalde bulundukları... Sonuçta da savcılığa da intikal eden ve savcının da kabul ettiği bir süreç yürüyor, bununla ilgili 2012'den bu yana da devam ediyor. Buradaki amaçlanan, sonuca gitmekten çok, eldekileri hem gereği gibi sahiplenmeme hem de kurumu bu anlamda zarara sokma da söz konusu.

Bir de benim burada tabii dikkatimi çektiği için soruyorum: Şimdi, 15 Temmuz sürecini yaşadığımız için her konuda da benzer soruları yinelemekteyiz. Kurumda şu anda kaç kişi FETÖ soruşturması kapsamında uzaklaştırıldı ve bu işlemlerin içinde olan yöneticilerden kişiler var mı? Yani, devleti kurumsal olarak zarara uğratmış, burada bilinçli olarak yapılması gerekli görevlerin ihmal edildiği kişiler var mı?

Bir de ben Sayın Genel Müdürden bir şey öğrenmek istiyorum. Bu Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ ve Kıyı Emniyet Genel Müdürlüğü arasında müşterek ihtiyaçlar için yapılan protokol çerçevesinde yazılım programı yaptırılması ve buna ilişkin ihalenin Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ tarafından gerçekleştirilmesi sağlanmış ancak söz konusu protokole göre ihale sürecinin tamamlanması ve işin teslim alınmasını müteakip, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ'ye ödenmesi gereken yaklaşık 650 bin liranın, yazılımın birçok eksiğinin bulunduğu ve sistemi kuruluşların da çalıştıramadığı gerekçesiyle ödenmemesinden dolayı konu mahkemeye intikal etmiş ve bu konuda da süren mahkeme sonunda süreç, algıladığım kadarıyla devam ediyor. Bu anlamda, şu anda gelinen nokta nedir? Kurumun bu anlamda zararı nedir? Sorumlular hakkında hangi işlemler yapılmıştır? Bunu da bir açıklarsanız memnun oluruz ya da yazılı yanıt verebilirsiniz.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Gürer.