HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ben şunu merak ediyorum: Teknokent 1999'da kurulmuş, o günden bugüne bir dünya markası yaratmış mı? Veya değişik ülkelerde teknokentler var, AR-GE merkezleri var, üretim yapanlar, geliştirenler var; onlarla karşılaştırdığımızda kapasite olarak, nedir başarı oranınız? O size emsal teknokentlerle karşılaştırdığımızda, dünyada, gelişmiş ülkelerde yani Güney Kore'deki bir teknokent -var mıdır, yok mudur onu da bilmiyorum, çok araştırmadım ama- veya işte, bu katma değeri yüksek ürünler dediğimiz teknolojik ürünleri üreten ülkelerdeki teknokentler ile sizin konumunuzu karşılaştırdığınızda neredesiniz siz? Mesele bu.

TÜBİTAK MARMARA TEKNOKENT AŞ GENEL MÜDÜRÜ ORHAN ÇÖMLEK - Şimdi, açıkçası böyle bir rakam olarak "Şuradayız." denilen bir rakam yok ama dünyadaki ilk 10 teknokente bakarsanız bunların 8 tanesi Çin'de, 2 tanesi de Amerika'da. Biri Amerika'daki bildiğimiz silikon vadisi, diğeri orada bildiğimiz "Research Triangle" ve bunların da tarihlerine bakarsanız son altmış yılın içinde kurulanlar. Çin de burada onları takip eden dünya devi noktasında. "Türkiye'deki teknoparklar sıralamada nerede?" derseniz, bence hemen Çin'in arkasından yani bu teknoparkların arkasından geliyor. Türkiye'de başarılı teknopark olarak baktığımızda TÜBİTAK Marmara Teknokent'i, ODTÜ'yü, CYBERPARK'ı, İstanbul Teknik Üniversitesini, ve Yıldız Teknik Üniversitesinin teknoparkını sayabilirsiniz çünkü bunlar ilk kurulan ve devam eden teknoparklar. "Teknoparklarda bir marka yarattık mı, dünya devi yarattık mı?" sorusunun cevabı: Evet yarattık ancak "Bunları marka olarak pazara ulaştırdık mı?" sorusunun cevabında, orada emeklemedeyiz çünkü dünyayla yarışacak ürünleri çıkartmak ayrı bir şey, onları marka hâline getirebilmek ayrı bir şey. Teknokentlerin şu an değer verdiği, önem verdiği, üzerinde durduğu konular bunlar. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Bu firmalara birtakım şeyler yapmamız gerekiyor, ekstra katkılarda bulunmamız gerekiyor. Şu an onları yapıyoruz ancak bugünkü yani 2013-2014'ün konusunda, gündeminde bunlar yok çünkü o zamanlar bunlar Türkiye'de çoğu teknokentte kavramsal olarak konuşulan şeylerdi, kanuni altyapılar da yoktu, şu an kanuni altyapılar da var. Ben arzu ederseniz, eğer vaktimiz de varsa bunlardan teker teker bahsedebilirim. Sadece bir konuyu örnek vereceğim: Şu an millî olarak gizli proje kapsamında araştırılan şu an bizim teknokentimizde -Sayın Başkanım da onu biliyor- millî ilaç projesi var ve bence katrilyon dolarlık bütçelere hükmedecek bir proje ancak gizli olarak devam ediyor. Bizim teknokentimizden çıkmış bir projedir, dokuz aylık bir AR-GE sürecinin arkasından şu an TÜBİTAK onu 1009 programı olarak gündeme aldı, değil mi Sayın Başkanım.